"Defol. Seni bir daha görmeyeceğim Hancıoğlu. Bana sırf senin teklifini kabul ettim diye herkesin altına yatan biriymişim gibi durmadan imalar da bulunamazsın. Ben ne senin ne de başkasının metresi değilim. Şimdi çık ofisimden."
Beni çatık kaşlarla şaşkınca dinledikten sonra ağzını birkaç defa bir şeyler söyleyecekmiş gibi oynattı sonra vazgeçip hızla arkasını dönüp çıktı.
Bu adam benim imtihanım olacaktı. Beni yakarcasına alıp geçecekti. O beni geçecekti ama ben ondan, o benden nasıl geçecektik onu bilmiyordum.
Gözümden akan bir damla yaşı hızla sildim. O herif için gözyaşı akıtmanın bir anlamı yoktu.
Değmezdi.
Beni gözünde herkesle yatan bir fahişe olarak gören adama değmezdi.
Biliyordum, beni cayır cayır yakacaktı ama bilmediğim asıl yanacak olanın o olduğuydu.
En az benim kadar. Benden kat kat fazla.
6. Bölüm
Olan biten her şeyden sonra Eda'ya haber verip hızla şirketten çıktım. Daha fazla durup düşünmenin bir anlamı yoktu. Eve gidip sıcak çikolatamı yaptıktan sonra pijamalarımla birlikte yemyeşil bahçemi gören koltuğuma kurulup huzur dolu yarım saat geçirdim. Akşam Ali gelecekti bu yüzden kalkıp hazırlık yapmam gerekiyordu. Gelirken alışverişte yapmamıştım yani hemen hazırlanıp çıkmam gerekiyordu.
Üstüme gri bir tayt ve yarım spor atletlerden geçirip saçlarımı tepemden sıkıca toplayıp anahtarımı ve cüzdanımı alıp çıktım evden. Tabi çıktığım gibi karşımda arabasını park eden bir Baran görmeyi beklemiyordum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Arabadan inip yanıma gelmesini bekledim. Eve falan uğramış olmalıydı çünkü üzerinde her zaman olduğu gibi mükemmel bir takım elbise değil de bacaklarını saran bir kot pantolonla mavi bir gömlek giymişti. Yok, yasaklanmalıydı bu adamın böyle giyinmesi. Sağlığa zararlıydı. En azından benim sağlığıma.