sensizliğin sonsuzluğu #13

77 17 0
                                    

Küçük bir odam vardı.
kendi gibi küçük bir de camı vardı.
Önünde ağzına kadar izmarit dolu kül tabağı olan.
Bozuk bir yatağı vardı en son beraber nasıl yattiysa o şekilde duran.
Minik bir televizyonu vardi o odanın dünyaya açılan,
Eskimiş bir avizesi vardı sen geldiğinde elinden geldiğinden daha fazla parlak olmaya çalışan.
Bir de o odanın sahibi vardı sana körkütük aşık,
Şimdi odasından soğuttun sen onu,
televizyon artık yanlızca arabesk müzik çalar oldu,
Avizenin ampulü patladi ve evet! kül tabağı rüzgara dayanamayıp düşmüştü.
Yatağı ise darmadağın etmişti o odanın sahibi.
Televizyonu kapatti ve sonsuza dek ayrıldı o odadan,
Sonra haykıra haykıra bağırdı içine "sensizliğin sonsuzluğuna geliyorum" diye ....

SENSİZliğin SONSUZluğu...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin