"SADECE SEN"

SARHOŞ

Nazlı dan
Kararımı hızlı vermek zorundaydım. Ya burda kalıp benliğimi alan adamı ifsa edicektim ya da kendi ayaklarımın üzerinde durup askım için savasıcaktım . Ben ikinci olanı seçtim. Arkamı döndüm ve babama son bir kez baktım.
Nazlı: Ne var biliyor musun? Sen bu kadarsın işte. Ama üzgünüm baba bu hayatta paradan daha önemli şeyler var mesela ask.
Uraz Bey: Gidiyosun yani ?
Nazlı: Evet gidiyorum
Uraz Bey: kredi kartlarını masanın üzerine bırak sonra çık git bu evden biraz burnun sürtsün bakalım
    Kafamı salladım ve kredi kartlarımın hepsini masaya fırlattım. Araba anahtarımı da fırlattım.
Nazlı: Bunlarsız yaşayamam ben sanki. Al senin olsun hepsi.
Uraz Bey: çok pişman olacaksın nazlı
Nazlı: Unuttun mu baba ben Nazlı Yılmaz ım senin inatçı prensesin.. o yüzden bana bunlar sökmez. Hoşçakal
   Dedim ve kapıyı çarpıp çıktım. Annem ağlıyodu ona bakıp kafamı olumsuz anlamda salladım eşyalarımı bi çantaya tıktım ve evden çıktım. Evet kalacak bir yerim yoktu. Aslında kızlara gidebilirdim ama bu yaşadıklarım ağır şeylerdi ve benim bunu sindirmeye ihtiyacım vardı. Hadi kızım nazlı tabanlarına kuvvet.

Savaş tan

Odanın içinde dönüp duruyordum.Aklım nazlıdaydı. Bizim çocuklarda burdaydı.

mert : Ehh yeter be bro.Başım döndü amk kalkın mekana geçelim

savaş: lan oğlum saçmalamayın mekan falan istemiyorum ben

can: noldu lan sen bi nazlı kuzusu oldun gel işte

savaş : hayır dedim oğlum kız gelirse evde bulamaz işte

Rüzgar: lan hadi hadi niye gelsin kız bu saatte hadi

savaş: çok durmam bak baştan söylüyorum

kerem: tamam be ne uzattın he

   dediler ve mekana doğru yola çıktık.Aslında biraz kafa dağıtsam iyi olacaktı. Mekana geçtik içecek bişeyler sipariş verdik. Bir grup kız bizim masaya bakıp kıkırdıyolardı ama onlarla ilgilenicek bir vakit yoktu.Göz devirmekle yetindim. Sonra bizimkileri dinlemeye başladım.

kerem: hatunlarda fenaymış he

rüzgar: lan oğlum özge olmasaydı şu sarışına uçardım ben

can: noldu lan aşık mı oldun sen

rüzgar: aşığım tabi oğlum özge oyar beni askım benim ya

mert: ooo yanmışsınız siz birader

kerem: diyene bak sende kapılıyosun oğlum 

can: kapıldı bile oğlum böyle seviyo buda

mert: kes lan kes

  o sırada içkilerimiz yenilendi onları da kafaya diktik. biraz dağıtmak iyi gelebilirdi.

(Multiyi açın)

Nazlı dan

Sahile doğru yürümeye başladım. Savaşı arıyordum ama telefonu kapalıydı. Gözyaşlarım benden bağımsız akıyordu. Şuan kendimi gerçekten kötü hissediyorum. Sorun para değildi babamın bana bu şekilde davranmasıydı. Boş boş yürürken adımın seslenilmesiyle o tarafa döndüm. 

x: nazlıydı dimi

nazlı: evet  dedim. bu sınıfa yeni gelen çocuktu. adını hatırlayamıyordum.

x: berk

nazlı: efendim?

x: adım diyorum hatırlayamadın sanırım. Berk ben.

nazlı: ya berk şu tanışma faslı başka zaman olsa şuan pek havamda değilim de hem arkadaşlarında var 

berk: he yok onlar gidiyo zaten