Hayatım bir film şeridi gibi geciyor gözlerimin önünden.. Bembeyaz loş ışığın ardından gecen anlar. Önce çocukluğum sonra okul hayatım daha sonra ise evlendigim anlar geciyor gözümün önünden.. Ve daha sonra hayatımdaki insanlar Annem, Babam, Abim, Emir ve bir Bebek! Daha hiç görmediğim bir bebek geçti gözümün önünden beyaz loş ışığın arasında adeta bir ay parçası gibi parıldıyordu.. Daha sonra bir ses duydum 'Anne' diye.. Sonra bir ses daha yine aynı ses ' Bırakma Anne' diyordu bu sefer. Ben o sesin geldiği yöne doğru koşuyordum sanki yıllarca bir kafeste kalmış ve o kafesten kurtulmus gibi.. Ama herseferin de düşüyordum.. Ve ben koştukça o ses kısılıyor artık yakın bulduğum ses kendini yitiriyordu.. Artık o ses yoktu. Güç alıp yeniden ayağa kalktığımda ses artık çıkmıyordu.. Ve ben kendimi yitiriyordum.Güçsüz ve yorgundum. Gittikçe kendimi kaybediyor.. Bana gelen ağır uykuya teslim oluyordum.
"Doktor Bey hastanın nabzı düşüyor!"
"Olamaz! Bebeği aileye verin"
"Doktor bey kalp atışını alamıyoruz!!"
"Hemen şok cihazını getirin. Hemen!!"
EMİR'in AĞZINDAN
Eda'yı içeri alalı 1 saat olmuştu artık bekleyemiyordum. Sonunda dayanamayıp ameliyathanenin kapısına doğru sinir ve telaşla gittim. Kapının yanındaki tuşlara deli gibi basıp ameliyathanenin kapısını yumrukluyordum. Baran annem ve babam beni tutmaya çalışıyorlardı ama ben bir türlü sakin olamıyordum. Kızım ve karımın durumunu bilmeden burda gecen zaman bana yıl gibi geliyordu! Tam kapıya bir yumruk daha atacaktım ki kapı açıldı kapıda hemşire ve elinde bir bebek belirdi! Az da olsa rahatlamıştım.. Annem babam ve baran hemsireye doğru geldiler onlarda sevinçliydiler. Ben hemsireye doğru gittim ve bebeği kucağıma aldım
"Bu, bu benim kızım mı?"
"Evet ama biryerde yanlışınız var"
Ne? Dermiş gibi kaşlarımı kaldırdım hemşireye
"Bebek Erkek"
Ben şok olmuştum.. Ama bu şok eda için sevindigimdendi artık o zerda denen lanet kızla evlenmeme gerek yoktu.. Eda da üzülüp kendini yıpratmayacaktı. Ben oğluma baktım ve alnından öptüm.. Kız olsada farketmezdi benim için evlat kızda olsa erkek de olsa sonuçta evlat benimde başından beri erkek olsun demem eda içindi zaten. Ve oldu Gelişin herşeyi düzeltti oğlum.. Aslında benim kız çocuklarına ayrı bir ilgim vardı.. Giyimleri nazları hep hoşuma gitmisti benim.. İçimde bir buruk oluşmadı degil aslında kendimi kız babası olmaya hazırlamıştım isim bile bulmuştu eda hem oda kız istiyordu ama olsun kısmette erkek varmış.
Ben oğluma uzun uzun bakıp koklarken anam girdi devreye
"Ne erkek mi ?!"
"Evet hanımefendi erkek. bebek bizi yanılttı.. Eminim ultrason hatası zaten anne 1 kere gelmis kontrole birdaha ultrasyona girseydi erkek oldugunu doktor bey bildirirdi:)"
"Ver bana emir ver. Ver. Ver."
"Al ana al dikkat et"
"Veliahtımız doğdu Veliahtımız! Yemin olsun kurbanlar kesip fakire yoksula yardımlar yapıp davul çaldıracağım.. "
"Haklısın Nihal. Baran hemen konaktakileri ara yemekler yapıp dağıtsınlar"
"Hemen baba."
Onlar konuşup bebeği severken benim aklım eda'ya takılmıştı peki bebek sağlıkla çok şükür doğdu ama eda? Ona noldu?
"Hemsire hanım karım nerede ne zaman çıkacak? Bebek geldiğine göre oda şimdi gelir değil mi?"
"Emir Bey... Şey karınızın hakkında kesin bir bilgi veremeyeceğim. Kusura bakmayin şimdi iceri girmem gerek."
"Ne demek oluyo bu ya! Nasıl kesin bir bilgi veremeyecegim karımın durumu nasıl!!"
Ben bağırıp çağırırken hemşire çoktan içeri girmişti. Ben gene küplere binmiştim. Meraklanıyordum baranın annemin ve babamın tesellisiyle duruyordum. Ve Eda'ya birsey olmasın diye dua ediyordum. Bebeği yeni doğan odasına götürmüşlerdi. Ben ise çaresizce oturup düşünüyordum.
EDA'nın kaldığı yerden Devam
"Dereceyi 250 ye al!"
"Hazır doktor bey"
Doktor şoku edaya uygular
"Döndüremedik! 275 e al!"
Bir defa daha uygular doktor
"Yine olmadı! 300 e al!"
Ve bu sefer eda döner!
"Hastayı kurtardık doktor bey"
"Oh allahım. Çok şükür.. Hastanın durumu hala kritik. Ve kötü bir durum var. Hasta komaya girebilir. Yoğun bakıma alalım ve sık sık gözetelim eğer tekrar böyle bir durum olursa geri döndürme şansımız olamayabilir."
"Peki doktor bey"
YAZARDAN DEVAM
Doktor ameliyathaneden çıkar ve durumu aileye anlatır bu duruma Emir çok sinirlenir bağırır ve öfkesinden üzüntüsünden doktora tehditler savurur. Baran yengesinin durumuna üzülür. Nihal hanım edaya yaptıklarından pismanlık duyar. Halil ağa ise hem gelinine hem oğluna hem de torununa üzülür çünkü edaya birsey olursa torunu annesiz kalacaktı daha kokusunu icine çekemeden bu dünyadan göçüp gidebilirdi masum genç anne..
EMIRDEN DEVAM
Bir ev. Ve küçük bir bahçe. Bahçede top oynayan koşuşturan bir çocuk, arkasından da koşma düşeceksin diyen bir anne.. İşten gelen bir baba elinde bir hediye paketi diger elinde ise bir demek çiçek.. Böyle olmalıydı bizim hayatımız. Çok romantik bir insan degildim ama böyle hayal etmistim hep. Şuan ise ben karımın yoğun bakım odasının önünde kafamı odanın camına yaslamış gözümde olan yaşları serbest bırakıyordum.. Hayatım da hiç bu kadar canım yana yana ağlamamıştım belkide.. Ama şuan canım öyle yanıyor ki utanmasam haykırarak hastaneyi dağıtarak ağlayacaktım. Ama ben bütün hepsini gözümden seri olarak akan damlalara sığdırmıştım.. Yeni doğan ünitesinde daha annesinin kokusunu hissedememis bir bebeğim ve karşımda yoğun bakımda bebegini hic gormemis onu öpüp koklama imkanı olmamıs bir anne var.. Ben ise burada çaresizce durmaktan başka birşey yapamıyorum. Kendime de kızıyordum.. Neden elimden birsey gelmiyor? diye. Tek yapabildiğim şey oturup karımın sağlığına kavuşmasını beklemek.. Ama yinede edanın var olduğunu bilmek, görmek bana yetiyor sanırım.. Eda benim sonradan farkına vardığım şansım mutluluğumdu şimdi ise o mutluluğumun beni ve bebegimi bırakıp gitmesine izin vermeyeceğim.
BİR BÖLÜMÜN DAHA SONUNA GELDİK CANIM OKURLARIIM😆😆
NASILDI YENI BÖLÜM DAYANAMADIM YAZDIM.. VOTE VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN SAKIN NE KADAR COK VOTE VE "yorum" O KADAR CABUK BÖLÜM SIZLERI SEVIYORUMMM😘😘

ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÖRE SONUCU EVLİLİK
ChickLitNefret ile başladı... Aradan zaman geçti. Kalbimin kilitli kapılarını Kelebekler çaldı. Kalbim kelebeklere ısındı, saklı kapılarını açmaya karar verdi. Ama bir soru sordu önce onlara, kapılarını açmaya emin olmak için. 'Bir gün sonra beni terk etme...