Acıdı. Çok Acıdı. Böyle sola doğru bir taraf.. Önce yandı sonra acıdı.
Ama belirtmedim. Ne acıdı dedim, nede yandı dedim.
Çünkü biliyordum... Onunki de önce yanıp, sonra acımıştı. Belki benimki kadar belki benimkinden fazla...Gözlerimi açtığımda göz göze geldik. Gözünü kırpmadan beni izliyordu. Gözümü kırpıştırıp yüzümü ovduktan sonra yatakta dik şekle geldim ve yataktan çıkmak için yorganı ayaklarımla ittim.
"Lütfen, gitme."
Dedi bileğimden yavaşça tutup.
"Miran'a bakacaktım."
Dedim yeniden oturup..
"Saat daha yedi. Uyuyordur."
Dedi.
Kolumdan nazikçe tutup beni tekrar yatırdı. Ona dönmemi sağladı ve o da benim gibi döndü. Birbirimize bakıyorduk. Gözleri ifadesizdi..
Sol yanağıma elini koydu ve okşamaya başladı. İstemsizce gözlerim kapandı..
"Bana kızgın mısın?"
Diye fısıldadı yüzüme. Nefesi tenime değiyordu.
"Bilmiyorum.."
Diye fısıldadım aynı onun gibi.
Gerçekten bilmiyordum. Birşey hissedemiyordum.. Yaşadığı şeyler çok ağır olabilirdi ancak karşımda eski sevgilisi için ağlaması pekala da beni etkilemişti. Ama bu yüzden ona küsemez, trip atamazdım. Mantıksız olurdu. Ona soğuk davranabilirdim ama küsemezdim. Kırılmış mıydım?.. Evet. Kızmış mıydım.? Hayır..
Kızmaya hakkım yoktu. Ağır şeyler, her insanın kaldıramayacağı şeyler yaşamıştı. Bu dönemde ona destek olmalıydım. Küserek, kızarak, trip atarak köstek değil.
"Peki ya kırgın mısın?"
"Karşımda eski sevgilin için ağladın.. Bu benim için basit birşey değil. Evet kırıldım. Ama kızmadım. Bunun için seninle küsmem de. Saçma olur"
"Haklısın. Ama..."
Dedi ve gözleri çekmeceye kaydı.
"Ben dün gece hiç uyumadım."
Diye de devam etti."Ve bir karar aldım. Onu uyguladım.."
Dedi.
Ne kararı almıştı?
"Ben dün gece Elis'e veda ettim Eda..
Ben dün onun günlüğünü yaktım.. Ve sabah 6'da kargoya verdim, İzmir'e yolladım. Ortak arkadaşımız olan Kaan'dan günlüğün küllerini Elis'in uçurumdan düştüğü denize dökmesini istedim. Hatta videosunu çekip bana yolladı.. Elis'in gittiği gibi günlüğünde o denizde yok olmasını istedim.."İnanamıyordum. Bu adam kaç senedir vazgeçemediği ve ellettirmeye bile kıyamadığı günlüğü önce yaktı, sonra denize savurttu. Peki ya niçin? Benim için... Beni sevdiği için.
Komodinin üzerinden telefonunu aldı ve videoyu açtı. Kumral saçlı beyaz tenli uzun boylu ve fit vücutlu bir erkek belirdi kamerada. Ardından konuşmaya başladı.
"Emir, merhaba kardeşim. Senin isteğini gerçekleştirmeye bu uçuruma geldim.. Birazdan Elis'in günlüğünün küllerini elis'in yok olduğu uçuruma dökeceğim..
Kutunun kapağını açıyorum şu an...
Döküyorum kardeşim."Dedi ve elindeki kutuyu denize boşalttı. Denizin hırçın dalgalarına külleri döktü. Ardından kutuyuda attı ve
"Benden bu kadar... Hoşçakal, kendine iyi bak kardeşim."
Dedi ve video bitti...
Sonra Emir önce bana baktı ardından videonun sağ üst köşesindeki çöp kutusuna basıp sil butonunuda tuşladıktan sonra telefonu bıraktı.
"Elis gitti... Benim için ağır oldu ama o artık yok. Onu atlatmam uzun ve ağır sürdü ama atlattım. Zor oldu çok zor oldu ama başardım. Bundan sonra sen ben ve oğlumuz.. Seni seviyorum Eda..
Dün gece beni dinlediğin ve anladığın için teşekkür ederim sana Sevgilim.."Dedi bana...
Ve anladım ki ben bu adama aittim. Bu adam beni seviyordu ve bende onu..
Sarıldım ona...
Her zaman yanında olduğumu, onu sevdiğimi belirtmek adına.KISA BIR BOLUM OLDU AMA OLSUN 2 GÜN ÜST ÜSTE YAZDIM YAHU!😂
Sizleri seviyorummm💕💞
KENDINIZE IYI BAKIN💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÖRE SONUCU EVLİLİK
ChickLitNefret ile başladı... Aradan zaman geçti. Kalbimin kilitli kapılarını Kelebekler çaldı. Kalbim kelebeklere ısındı, saklı kapılarını açmaya karar verdi. Ama bir soru sordu önce onlara, kapılarını açmaya emin olmak için. 'Bir gün sonra beni terk etme...