evlilik mi? ben mi ¿♡¿

yaşlı sarışın

ayaz bana ve insanlara bakıp güülümsedi.
ne yapıyorsun sen ? dedim kızarak
eğer şimdi bırakırsan zeynebe vermeye çalıştığın iyi izlenim yok olucak.
ailelerimiz bugün sözleniceğimiz için burdalar. ve sen şimdi bırakıp gidersen...
 her şeyin sorumlusu suçlusu sen olucaksın.dedi ayaz

sendennefret ediyorum ayaz. ve bunu çok ağır ödüceksin hemde çok...

yüzüğü alıp herkesin yanına gittik. ceylin abla bana ve ayaza bakıp duruyordu.
artık sözü keselim dedi annem.

ah anne ah.. beni kessen daha iyiydi.

asya yüzüğü alıp kutu açılmıyor demesin mi? öldürücem asya seni ...

nehir bize kıkırdı bunların suçlusu oydu. beni ve ayazı sürekli bir araya getirmeye çalışanda oydu.

ceylin abla yanıma gelip asyayın koluna girip biz seninle anlaşırız sonra dedi ve yüzük kutusunu alıp ayazın babasına verdi.

ne söylesem bilemiyorum dedi oktay bey gülerek.
sonrada babama dönüp ''dünür sen bir şeyler söyle'' dedi.

mutluluğa ilk adımları bu yolun devamınıda beraber mutlu şekilde tamamlarlar inşallah. dedi ve gözleri doldu.

asya babamın  koluna girip gülümsemeye devam etti.

yüzükler takıldı ve oktay bey ile babam aynı anda kurdeleyi kestiler.

ayaz benim babamın elini öptü. bende oktay beyin. sonra annelerin  eli öpüldü.

sonunda bu günleride gördüm dedi annem.

eh dünür artık çeyiz işlerine başlayalım dedi zuhal hanım.

bizde gençler olarak bu günü kutlayalım dedi tayfun abi.
harika dedi asya nehirde eklendi alyada onlara üçüncü ek.

ceylin abla kızları zuhal hanıma bırakıp eşiyle önden yürüdü.

arkalarında alya asya ekin beraber yürüyorlardı. batuhan nehir zeynep ve tümay konuşarak yürümeye başlamışlardı.

arkada ayaz ben ve ailelerimiz kalmıştı.

birer keyif kahvsi içeriz değil mi dünür? dedi oktay bey.

biz geç geliriz baba nazlıyı ben bırakırım eve dedi ayaz.
tama oğlum gidin eylenin siz dedi annem.
cok gecikmeyin oğlum yinede dedi zuhal hanım

tamam anneciğim dedi ayaz ve koluma girip beni sürükledi.

sadece dışarıya çıkana kadar beni sürülemesine izin verdim.

herkes arabalara binmişti.

hadi bu benim arabam dedi ayaz.

sonra kapımı açtı onun yanına gidip suratına tüm gücümle tokat attım.
başı yana döndü ve kaldırmadı.
etraftaki insanlar bize bakıyordu.

nazlıı... dedi ve başını kaldıracakken bir tokat daha attım.

özürdile... üçüncü takadı attım.

insanlar etrafta toplanmış bizi izliyorlardı.

ayaz önümden çakilip iki adım geriledi.

ben sanmıştım ki...

asla seni sevmicem asla....

arabaya bindim ve kapıyı kapattım.
ayazda arabaya bindi. telefonu çalmaya başladı.

tayfun abi biz  başka bir yere gidiyoruz. nazlıyla konuşacaklafımız var dedi ayaz.

tamam biz bir saate yanınıza geliriz dedi ve telefonu kapattı.

nereye gittiğimizi sormamıştım tek kelime bile etmemiştim.
 beni tüm şehri gören bir restoranta getirdi.

yemek yrmisin ? dedi.

hıh dedim suratına bakarak yanımıza gelen garsonun gösterdiği masaya gitmek yerine
 ayazın''' özel bir yer istediğimi inci hanıma söylemiştim ''dedi ayaz.

benim bir bilgim yok dedi garson.
inci hanıma haber verin gelip ilgilensin ozaman dedi ayaz.

sen ne yaptığını sanıyorsun ne fark eder ayaz. kutlama mı yapıcağımızı sanıyorsun? diye kızdım.

sadece konuşucaz ve saatlerdir açım nekadar kötüde olsa iyiye çevirmeye çalışıyorum dedi.

yapabileceğini sanıyormusun? dedim küçümseyerek.

seni bu duruma ben soktum ve en kısa sürede halledicez. biticek. dedi ayaz
bunu yapmadan önce neden düşünmedin? dedim.
ayakta tartışıyorduk.

 ve beyaz mini elbiseli sarışın bir kadın ayazın omzuna gülümseyerek dokundu.
ayaz  bey dedi  gülümseyerek.

merhaba inci hanım dedi ayaz gülümseyerek.

istediniz masayı daha önce rezerve yapılmış. ama sizin için başka bir yer var izin verin önce gösteriyim.
dedi kadın

ayaz bana dönüp bakmak istermisin dedi. kadın bana bakıp süzdü.

küçümsemişmiydi o beni.

olur dedim ayaza gülümseyerek.

ayaz bana yol verdi ve ilerledik. üst kata çıktık

bir kaç masanın cam kenarına özel bölmelerle yerleştirilmiş bir alandı .

ayaz bana bakıp beğendin mi ? diye sordu.

inci hanım da küçümseyerek bana bakmaya devam ediyordu .

idare eder dedim gülümseyerek .

kadın şaşkınlıla baktı ve burası özel rezarvasyon yaptırdığımız bir bölümdür dedi kadın.

daha iyi yerlerde gördüm dedim gülümseyerek. ayaz gülümseyip oturalım mı dedi bana bakarak.

olur dedim ayaza bakıp.

burdan daha iyi bir yer bulabileceğinizi sanmıyorum dedi kadın.

sözümüzü kutlamaya buraya geldik nişan kutlamasında sizide çağırırız  daha güzel bir yer olup olmadığını kendiniz görürsünüz.
tabi hala yaşıyor olursanız dedim gülümseyerek.

kadın ağzı açık bana bakarken menü alalım mı artık açıktım dedim.

tabi dedi ve gitti.
ayaz bana gülerek bakıyordu.
ne var? dedim kızarak.
nişan kutlaması ha dedi ayaz daha çok gülerek o

ne yani o yaşlı  sarışınla mı nişanlamayı tercih ederdin ? dedim sırıtarak.

o arkadaşım. dedi ayaz
 yinede yaşlı bir sarışın dedim ve susup dışarı baktım. sözlendiği kıza karşılık arkadaşını mı savunuyordu? hem de onu yiyecek gibi bakan bir arkadaşı.

sözü atmanın yolunu bulup bu işten rezil olmadan ailemi üzmeden kurtulayım ben başka bir şey istemiyorum dedim ayaza bakmadan.

başımı çevirdiğimde ayaz masada yoktu.

sarışın kadın gelmiş ve onunla girişte bir şey konuşuyordu.

bu kadarına da pes doğrusu...

ayaz gülerek yanıma geldiğinde umarım bu gülüşünün nedeni bizi soktuğun çıkmaz duruma çözüm bulduğun içindir dedim.

ayaz donup kalmıştı ama bunu hak etmişti