SİL BAŞTAN

11. BÖLÜM - KISKANÇLIK

MULTİMEDİA : ELİF

MERHABA ARKADAŞLAR BÖLÜM ÇOK GEÇ OLDU FARKINDAYIM AMA BAZI SORUNLAR YAŞADIM VE O YÜZDEN BÖLÜM GEÇ GELDİ. UMARIM BÖLÜMÜ BEĞENİRSİNİZ. SİZDEN RİCAM OKUDUĞUNUZ ZAMAN LÜTFEN OY VERMEYİ UNUTMAYIN. OYLAR BİRAZ DÜŞÜK VE BU BENİM MORALİMİ BOZUYOR SADECE SİZDEN İSTEĞİM OKUYORSANIZ OY VERMEYİ BANA ÇOK GÖRMEYİN😢😢😢 DAHA FAZLA UZATIYORUM VE SİZİ FIRINDAN YENİ ÇIKMIŞ TAZE BÖLÜMLE BAŞ BAŞA BIRAKIYORUM 😊😊😊

BU BÖLÜMÜ eliadora'YA ARMAĞAN EDİYORUM 😚😚😚

İYİ OKUMALAR 📖

****************

Hicran elinde sıcak çikolatası ile kış bahçesinde oturmuş kararla çevrili bahçeye bakıyordu. Karın havada ahenkle süzülüp narin bir şekilde yere konuşu huzur veriyordu içine. Her kış olduğu gibi elinde sıcak çikolatası camın kenarında yağan karı izliyor bazen ise kitap okuyordu. Geçen kış yabancı ülkede yabancı insanların arasında geçmişti kışı. Orada hayatı değişmiş öğrendikleri ile kendini büyümüş hissediyordu. Kalan tedavisini azimle 2 senede bitirmiş aynı zamanda ise yarım kalan lise sınavını tamamlamıştı. Tedavisi yarım kalsada babası para buldukça okutmuş lise sınavının ikinci döneminde okuyacak para bulamamıştı. Orada gittiğinde hem tedavisi hemde liseyi bitirmişti. Fuat Bey kendisine Bu hırsla gidersen babana iki senede kavuşursun. Dediğinde Hicran daha çok heveslenip eğitimini tamamlamıştı. Ağır başlı olmayı, birçok işini kendi halledebilmeyi, erkeklere her ağzına gelini söylememesi ve erkeklerle fazla yakınlık kurmaması gerektiğini biliyordu. Bu zorlu dönemde kendisine Elif yardım etmişti. Hafta sonları dışarıya çıkarak yemek yemişlerdi, sinemaya gitmişlerdi, birçok aktiviteler yapmışlardı ve Hicran ise kendine hem kardeş hemde arkadaş bulduğu için çok mutlu olmuştu. Kız kıza olduğu için bazı laf atanlar olsada Elif hakkından gelmiş bazı zamanlar ise Selim Bey'in ayarladığı koruma kendilerini korumuştu ama bunlardan ne Elif'in nede Hicran'ın haberi vardı.

Cama vuran kar topuyla çığlığı basarken oturduğu yerden fırlayarak arkasındaki masaya kolunu çarpan Hicran acıyla dirseğini tutarak camdan dışarı baktı. Düşüncelere daldığı için karşısında kendisine sırıtarak el sallayan Halil'i görmemiş bunu fırsat bilen Halil ise genç kızın baktığı cama fırlatarak korkutmuştu. Hicran kolunu ovarak sinirle Halil'e baktı ve arkasını dönüp kapıya doğru giderek hırsla kapıyı açtı. Kapıyı çarparak kapatıp Halil'e doğru döndüğü an suratına yediği yumuşak kar topuyla neye uğradığını şaşırırken Halil'e arkasını dönerek suratını temizledi. Sırtına atılan kar toplarına aldırış etmeden yere eğilerek karları avucuna alırıp sıkarak top haline getirip yere koydu. Halil'in kendisine kar topu atışını umursamadan cephanelik hazırlayan Hicran gülümseyerek hepsini kucağına alıp Halil'e döndü. Halil genç kızın kucağında bir yığın kar topu görünce gülümsemesi yavaş yavaş solmaya başladı. Hicran Halil'in boş anını yakalayarak suratına kar topunu yapıştırdığında Halil kendine gelerek genç kıza kaşlarını çattı. Hicran paltosunun bir ucunu yukarı kıvırarak bütün kar toplarının hepsini oraya yığmış bir eliyle paltosunun ucunu tutarken diğer eliyle Halil'e el sallayarak bir kar topu daha alıp fırlattı. Halil ikinci gelen kar topunu farkederek hemen arkasını dönüp kar topunun suratına değilde sırtına gelmesini sağladı. Eğilerek kar topu yaparken kulağına gelen karla inledi.

"Bu haksızlık ama kulağımın içine girdi. "

Hicran kaşlarını kaldırarak parmağıyla Halil'i gösterdi.

" Sana mı? Hiçte bile ben orada kar topu yaparken sende bana fırlatıyordun. Ödeş...."

Hicran ağzına  giren karla cümlesi yarım kalırken ağzındaki karı tükürmeye başladı. Halil ise Hicran'ın şekilden şekile giren suratına bakarak kahkahayı basarken Hicran sinirle yerinde tepinerek bağırmaya başladı.