"Bana bir daha Suho demezsen sevinirim. Sen de herkes gibi adımla seslen. Senin koruyucun değilim artık. Suho demene gerek yok. Adım Junmyeon."
"Sana böyle seslenmemi sen istemiştin. Ailemizin koruyucusu olduğunu bu yüzden-"
"Aile nedir biliyor mu...
Endişe ve merak arası hislerle Baekhyun'a ve Suho'nun babasına baktık. Salona geçip oturdular. Gayet rahatlardı.
Baekhyun: "Merak etme Jiyon, hala otur sen de. Sakin olun. Raporlar sunulunca herhangi bir ölüm riski görülmediği anlaşıldı. Evli ve çocuklu oluşu artı puan kazandırdı. Kendini çok güzel anlattı. Herkes hayran hayran dinledi."
Baba: "Baekhyun sağ olsun şirket çalışanlarına isim kullanmadan istediklerini diyebilecekleri bir anket yaptırmış, o ankette en çok sevilen ve liderliğinden memnun olunan müdür Junmyeon seçilmiş."
Gözlerimizin içi dahi gülmeye başladı. Suho'nun babası kendi oğlunu bile övmezken Baekhyun hakkında böyle gururla konuşunca ben de kayın validem de gözle görülür şekilde mutlu olmuştuk.
"Gerçekten mi? Çok teşekkürler Baekhyun."
Baekhyun: "Ben çok bir şey yapmadım ya. Junmyeon abimin başarılı bir müdür ve ahlaklı bir aile babası oluşu dikkat çekti. Hastalığı da ölümcül olmadığı için onu şirketten atmak aptal bir hamle olurdu."
Baba: "Olsun Baekhyun, o ankette ikinci olan lider sensin. Bu ne demek? Bunca zaman şirketin iki koluna da iyi baktın demek. Her şey için teşekkürler. Sen olmasan..."
Anne: "İkna oldular mı peki?"
Baba: "Hele bi olmasınlar! 32 hissedarın 26'sı Junmyeon'un müdür olarak kalmasını istedi."
Baekhyun: "Hatta 8 tanesi şirketteki hisselerinin artmasını bile söyledi. O kadar olmasa da şirketteki yeri sabit kalsın diye bir talep sunduk ve oy çokluğu ile kabul edildi."
Suho'nun annesiyle birbirimize sarıldık. İkimiz de bir oh çektik!
"Peki Junmyeon nerede şimdi?"
Baekhyun: "Bizi bıraktı. Bir yere uğrayacakmış. Gelir birazdan."
Baba: "Gelin bakın size kimin toplantı sırasındaki fotoğrafını göstereceğim. Çaktırmadan çektim. Taemin gel buraya aslanım! Bak babana, çok havalı değil mi?"
Taemin: "Ooo~~ babam annemin söylediği kıyafeti giymiş. Yine çok yakışıklı. Dede, senin de baban öyle yakışıklı mı?"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Baba: "Hepimiz birbirimize benzediğimize göre benim babam da ben de sen de Junmyeon da yakışıklıyız."
Taemin: "Hayır dede biz benzemiyoruz, sen yakışıklı değilsin ki!"
"Kim Taemin! O nasıl söz? Dedeye öyle denir mi?"
Baba: "İstediğini desin karışma çocuğa."
Anne: "Bence de. Çocuklar dürüst ve dobra olurlar. Bırak konuşsun."
Baba: "Hayırdır hanım? İçinde bir şey mi var? Ne yani yakışıklı değil miyim?"
Anne: "Öyle misin? Bak fotoğraftaki dalyan gibi oğluma! Bak Baekhyun'a! Onların yanında senin gençliğin biraz... nasıl desem... ortalamanın altında."
