Ne Seninle Ne Sensiz (ElBar)

Mutluluk Tablosu

  -Satır arası yorumlarınızı bekliyorum.
           
Işılay beni aradı,yarın Mert'in doğum günüymüş bir şeyler düşünelim dediği için beni Özge'ye çağırıyordu,ve tabii Barış'ı da Mert hariç herkesden yardım almak istiyor hem aynı zaman da yarın da ilişkilerinin birinci yıllarıymış,Mert'in doğum gününde sevgili olmuşlar,hem doğum günü  hemde sevgili oldukları gün bir partiyle ikisini de aradan çıkarıyorlar. Amaa biz de Barış'ın doğum günün de sevgili olduk,bende tek sürprizle aradan çıkarıyorum ama ben biricik sevgilimin doğum gününe sevgili olduğumuz günü karıştırmak istemiyorum,evet bazılarına bu düşüncem saçma geliyor ama biricik sevgilim doğmuş o gün ben neden sevgili olduğumuz tarihi araya katıp ikisini bir kutlayayım ki.
                              ***
Bir yuvarlak masa düşünün,etrafında ise,Şule,Kardelen,Beyza,Onur abi,Özge,Işılay,Sevgilim ve ben oturuyoruz masanın ortasında ise bir kutu var, ve tabii herkesin önünde kağıt ve kalem,herkes aklına gelen fikirleri yazacakmış ve kutuya atacakmışsız. Sanarsınız ki,başbakan seçimi yapıyoruz öyle bi kaos var ortamda,aklıma da bir şey gelmiyor ki,ne yazayım yani ama şimdi sevgilim için düzenleseydik,şuan da otuzdan fazla yazmıştım ama Mert'i tanımadığım için pek fazla daha bir tane bile yazamadım of.
"Mesela bir mekanı kapatsak,etrafı süslesek,bir de dj mükemmel olmaz mı ya',aklıma gelen müthiş fikri yazmak için kalemi elime alıyorum.
1-)Bir mekan kapatarak,süsleme ve dj ile bir parti.
2-) Bir kumsalı parti konseptine uygun süsleyerek bir parti.
                          🍁🍁🍁
Benim bu Mert'den çektiğim dert yetmiyormuş gibi bir de doğum günü organizasyonu çıktı,kapalı bir mekan bul dediler,nereden bulayım ben kapalı mekan,arkadaşların önerisi üzerine bir mekana geldim.
Barın önüne geldiğim de adı çok tanıdık geliyordu. "Özdiken Bar".

~~Yarım saat sonra~~
Adamı ikna etmek ne kadar da zormuş be,bir an sicilimi de isteyecek diye korktum,manyak,deli,cehennem zebanisi kılıklı patron,adı neydi Yunus'du,Yunus Özdiken.
Iyy bir de elmacık kemiğinin üstünde kocaman kafam kadar ben! Allah'ın yarattığı şeyle dalga geçilmez ama bir an için dünyada ki erkeklerden soğudum o derece! Kendimde dahil yani.
Geriye kalan tek şey, mekanla ilgili süslemeleridi ki çok şükür bunu ben yapmayacaktım!
                               ***
"Mekan işini hallettim,mekanın sahibi uyuz birine benziyordu biraz zor oldu. Saat akşam on ile gece onikiye kadar mekanı kapatabildim. Her halde Mert'e üç saat yeter! Dimi?" Sözlerimin üzerine herkes başını sallamıştı. "Sorun yok o zaman. Şimdi müsadenizle sevgilimle gitmek istiyorum."
"Tabii abicim gidebilirsiniz biz geri kalanı hallederiz."
                               ***
Sevgilim kollarımın arasında,karşımız da deniz,uçuşan martılar,martılara simit atan küçük çocuklar. Mutluluk tablom için şatafatlı bir resme gerek yok,yanımda hayatımın anlamı olsun,etrafım da ise mutluluğu resmeden bir kaç olay olsa benim için yeter de artar bile.

Zaten;
Mutluluk, bir duygu. Bir duygunun oluşumu ise düşünce şeklimiz. Çünkü insan, nasıl düşünürse öyle hisseder.

Demezler mi ben böyle düşünüyorum böyle hissediyorum.
Kollarımın arasında ki sevgilim hafifçe yerinden oynayarak
"Sevgilim daldın.","Hayır sevgilim dalmadım ki sadece bir şeyler düşünüyorum." Hafifce muzip bir yüz ifadesiyle
"Düşündüğün şeylerde ben de var mıyım peki?" Sevgilim dediği şey üzerine kahka atıyorum." Tabii ki sen varsın sevgilim. Benim düşündüğüm her şeyde sen varsın!" Kollarım da daha da dönerek yüz yüze gelmemizi sağlıyor. "Peki o zaman ne düşünüyorsun?" Kafamı sağ tarafa doğru eğerek şakağına bir öpücük koydum. "Mutluluk  tablomu,tablomuzu. Sen ol,etrafımız da mutluluğu temsil eden bir kaç olay ya da obje benim için yeterli. Mutluluk tablomda şatafata gerek yok,çünkü en doğallıyla sen varsın,zaten de mutluluk bir duygu değil midir ki,benim mutluluğum da sadece sen varsın,belki ileride eğer çocuğumuz olursa,inşallah o zaman mutlu aile tablom,tablomuz olur,yani kısaca sevgilim hayalini kurduğum her şeyde sen varsın,aynı hayalini kurduğum gelecekte gibi." Ses tonu mu değiştirerek "Peki senin hayallerinde,mutluluk tablonda bana yer var mı?" Sözlerimi bitirdikden sonra,Elçin gözlerini açıp kapattı,duydukları doğru mu diye test etmek için,derin bir nefes aldı tatlı sevgilim "Barış,biliyor musun bazen sana çok kızıyorum. Ne demek hayallerinde ben var mıyım? Bu soruyu sorduğunda göre,akıl sağlığından şüphe ederim! Manyak mısın sen tabii ki varsın,hayallerimde de,mutluluk tablomda da,mutlu aile tablomda da,çünkü sen benim canımın içisin,hem canım hem içim anlıyor musun? O yüzden böyle sorular sorma kırıyorsun beni!"
"Tamam sevgilim sakin ol,şakayla karışık bir soru sordum sana sadece."
                          🍁🍁🍁
Hayal Kurmak.
İki kelime onbir harf,sizce hayallerimiz,iki kelime onbir harflik mi? Bana göre öyle değil. Hayal kurmak,adı üstünde hayal.
Benim hayalim belki başkalarına göre,iki harf onbir harfi doldurmaz ama,bana göre de ne iki kelime onbir harfi,gökyüzü kadar hayal dünyam var benim,masmavi. Hayallerimi süsleyen adam var. Barış. Benim biricik sevgilim. Zaten de hayallerimin hepsi Barışım'la ilgili.
****
Mutluluk Tablosu.
İki kelime onbeş harf. Sizin mutluluğunuz tablosu nasıl ya da nasıl olmasın isterdiniz?
Tanınan kişi olduğum için dışarıdan bir göz benim mutluluğumun tablosunda şatafat,gösteriş gibi şeylerin olacağını düşünüyor.
Peki öyle mi benim tablom? Kesinlikle hayır!
     Benim mutluluk tablom;
Sevgilim ben ve mutluluğumuzu aşkımız gösterecek bir kaç obje. Tablom bundan ibaret. Belki de ileri de Barış'la bir aile kurarsak ki daha evlilik teklifi almadım,ama biraz erken sanki,her neyse olur da evlenip aile kurarsak,mutluluk tablom ailem olacaktır.
                        🍁🍁🍁
Kadının kulaklarında adamın aşk dolu sesi çınlıyordu.
    "Koy başını dizimin üstüne, sen rüyalarına dal, ben cennet güzelliğine."
Ne çok şeyden bahsediyor şu cümle.
Kadın kafasını adamın dizine koyarken.
  "Ne seninle yaşayabilirim ne de sensiz."
Adam şaşkınlığını gizlemeden sordu.
    "Ne demek,ne seninle yaşayabilirim ne sensiz?"
Kadın,adamın dizinde ki başını,dizine sürterek.
   "Yani diyorum ki şaşkın sevgilim. Ne seninle yaşayabilirim,çünkü heyecandan ölürüm. Ne de sensiz yaşayabilirim,çünkü sensizlikten ölürüm."
Adam kadının kolundan nazikçe tutup kaldırdı dizinden. Adam elleri arasına aldı kadının yüzünü. Alınlarını birbirine yasladı adam. Dudakları arasında çok ama çok az boşluk kalmıştı.
    "Her şey için daha çok yeniyiz sevgilim. Tüm korkularımızı,heycanlarımızı,-gülerek- kıskançlıklarımızı aşacağız sevgilim. Ben inanıyorum hemde çok yakında." Adam sözlerinin bitmesi üzerine sevgilisinin alt dudağını dudakları arasına almıştı bile.
  Onların mutluluk tablosu ikisinin 
olduğu,birbirine sarıldığı bir poz ve etraflarında onların mutlu oldukları ana tanık olan insanlar,obejeler. Bu iki aşığın şuan ki mutluluk tablosu bu, bakarsınız iki yıla kalmaz mutluluk tablolarında bir bebiş görürüz. Bunu bilemeyiz zaman gösterir...

Ne demiş genç yazar Dilek abla;
Kalp Görmez hisseder.
Biz onların aşkını görmüyoruz ama hissediyoruz....
                             🍁🍁🍁
Hello ben geldim🙌!
Bölüm pek içime sinmedi, hatalarım varsa maruz görün efendim (:
4bin okumayı geçtik hatta baya yarıladık bile. Çok ama çok teşekkür ederim size😘
Bu aradaa.
Benim hayal dünyamda ki DefÖm'ü okumak isterseniz profilimde.
Aydınlığa Doğru-(DefÖm) bir bakın derim.

Asıl bombaya gelirsek Yunus geldi😒 ve ben bombayı patlattım.
Bakalım diğer bölüm de neler olacak.
Haftaya görüşmek üzre.
Sağlıklı kalın. Mutlu yaşayın umudunuzu hiç ama hiç yitirmeyin.
-Ezgi💫