*14

17.5K 827 250
                                    

"Öncelikle, şunu öğrenmek zorundayım. Rüzgar'la alakalı bundan sonra ilerleyeceğimiz yolu seçmek açısından en kritik nokta bu. Boşanmayı düşünüyor musunuz?"

--- flashback ---
1 sene önce

Hayatta her şeyin Defne'nin üstüne geldiği anlardan birisidir. Rüzgar ateşlenmiştir. Zaten annesine bağımlı olan Rüzgar, uykuluyken, hastayken fazlaca mızmızlanmaktadır. Defne banyoya kadar bile gitse hemen ağlamaya başlamaktadır.

"Böyle zamanlarda eksikliğini daha çok hissediyorum Ömer. Neredesin? Bak oğlumuz hasta. Tuvalete bile gidemiyorum; yalnız bırakamıyorum. Kendime iyi bakmazsam, ona kim bakacak? Aşağıya inip yemek yemek zorundayım, bitap düşeceğim yoksa ama onu yalnız bırakıp aşağıya inemiyorum. Nihan'ı mı arayayım yine, gelmesi için. Rüzgar her hastalandığında, insanları sırayla aramaya çalışan bir insana dönüştüm. Sağ olsunlar, ellerinden gelenin fazlasını, yürekten yapıyorlar ama tüm şehir toplansalar sen değiller. Hiçbiri onun babası değil. Nerdesin Ömer?"

Defne, Rüzgar'ın ateşinin biraz olsun düşmesine sevinir. Başındaki bez ısındığı için, yenisini yapmak üzere banyoya gider. Defne daha bezi ıslatmadan, Rüzgar çığlık çığlığa ağlamaya başlar. Defne daha fazla direnmez ve İso'ya mesaj çeker;

"Rüzgar'ın ateşi çıktı. Gelebilir misin?"

Çok geçmeden İso gelir ve Rüzgar'ı biraz olsun oyalamayı başarır. Defne de bu sırada daha rahat hareket eder. Biraz olsun dinlenip, enerji toplamayı başarır. Rüzgar tamamen uykunun kollarına daldığında, Defne, İso ile beraber aşağıya iner ve bitki çayı içerler.

İso: Böyle zamanlarda o heriften daha çok nefret ediyorum.

Defne: Bir saniye düşünmeden gelirdi bir çocuğu olduğunu bilseydi.

İso: Defo sen ne diyosun? Dört sene geçmiş, adam dönmemiş kızım. 3,5 yaşında bir oğlu var, yukarıda hasta yatıyor. Çocuğu olduğunu bilmemesi bizim suçumuz mu? Gelseydi. Dönseydi.

Defne: İso cidden zaten beynim allak bullak. Abimle tartıştık şu boşanma olayını biliyorsun. 'Boşanacaksın' diye tutturdu yine. Anneannem de ona hak veriyor çıldırıyorum. Hadi anneannem bilmiyor kiralık aşk hikayesini, abime n'oluyor? Aramız feci bozuk hala. Nihan falan da seyrek arayabiliyor, adam tepesinde kızın. Onu da suçluyor, benden yana olduğu zamanlarda. Neriman Yenge'm, amcam, Pamir ve Koray sabah Sude'nin yanına uçtular; doğum günü için. Sinan'la Seda balayında hala. Şükrü Abi memleketine gitti üç gün önce. Yani şu an arayabileceğim tek kişi sendin. Ve sen de Allah aşkına yapma!

İso: Serdar'la konuştuk, haberim var. Haksız değil bence. Ya Ömer'le hala evli kalman çok saçma değil mi? Hayat akıp gidiyor kızım. Dört senedir görmediğin bir adamla evlisin. Gelinliğini üzerinden çıkartamadan seni terk eden bir adamla evlisin!

Defne: Lütfen başlama.

İso: Defo! Hep aynı cevap. Her seferinde aynı şey. Yeter artık kızım! "İplikçi" soyadını taşımak ağrına gitmiyor mu? Ya sen böyle birisi değildin. Adamın evinde yaşıyorsun, soyadını kullanıyorsun, şirketinde çalışıyorsun. Neden? Seni terk eden, dinlemeyen, affetmeyen bir adamdan neden boşanıp kendi hayatını kurmuyorsun?!

Defne: İso! Sen ne diyorsun ya? Benim yukarıda oğlum hasta yatıyor. Şu an oturup boşanma konuşmanın sırası mı? Dört sene önce ne düşünüyorsam hala aynı düşünüyorum. O İSTERSE BOŞANMA DAVASI AÇAR!

İso: Ben inanamıyorum sana ya. Hala Ömer'e hak veriyorsun. Hala anlıyorsun onu. Tamam Defo, ilk gittiğinde belki ben de hak verdim. Biraz zaman geçti gelmedi. Daha zaman geçti gelmedi. Hiç gelmedi! Dört sene boyunca gelmemiş, daha gelir mi? Hadi o gelmiyor, sen neden kendine gelmiyorsun artık?

Kiralık Aşk -Rüzgarlı GünlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin