*27

14.1K 700 136
                                    

Defne güne gözlerini açtığında, Ömer'in yanında olmadığını fark eder. Normal zamanda yatağın içinde dönecek ve biraz olsun keyif yapacak olan kadın, derhal aşağıya iner. Ömer, Defne'nin geldiğini fark etmemiş gibi; altında eşofman, üstü çıplak, ıslık çalarak mutfakta kahvaltı hazırlamaktadır. Defne bir süre kocasını mutlulukla izler... Ardından, gidip arkasından sarılır. Defne'nin kendisine sinsice gelip sarıldığını -ve zaten öncesinde bir süredir onu izlediğini- hisseden Ömer'in yüzünde çapkın bir gülümseme oluşur. Bir süre tepki vermez ve Defne bunu fark etmeden öylece sarılı kalır. Ardından Ömer, Defne'ye bir çırpıda döner ve onu kucağına alarak hızlıca mutfak tezgahına oturtur. Bir elini, Defne'nin beline sabitler ve ağzının içine de dilimlenmiş bir salatalık yerleştirir. Defne, salatalığı yerken muzipçe gülümsemeye başlar; aklına gelen şeyi Ömer de Defne'nin dudaklarının arasından çıkan soruyla hatırlar; 6 sene öncesine gider...

"Bir şey sorucam, sorucam ama beni çok geyik bulursun diye korkuyorum. Yaa! Gülme! Olağanüstü zeki bir adamla birlikte olmanın ne demek olduğunu bilmiyorsun......Neden ben?"

Defne'nin suratındaki aynı muzip ifade, Ömer'de de görülür.

Defne: Neden ben?

Ömer: Çok geyiksin... İşin gücün komiklikler şakalar falan.

Defne: Aaa ben çok ciddiyim! Neden ben?

Ömer: Aldık zamanında başımıza bir bela... Sonra kurtulamadık...

Defne: Ya! Çok kötüsün.

Ömer, usulca Defne'nin dudaklarına yaklaşır ve küçük bir öpücük kondurur. Ardından, dudaklarını Defne'nin dudaklarına değdirerek cevap verir...

Ömer: İyi ki sen. Hep sen. Sadece sen.

***
(Buradan sonrası +18 sahne içermektedir. Rahatsız olacaklar okumayabilirler.)

Defne, kocaman gülümseyerek, kollarını Ömer'in boynuna dolayarak; dudaklarını tekrar Ömer'in dudaklarıyla buluşturur ve öpüşmeye başlarlar. İkisinin aklından geçen düşünce de aynıdır; iyi ki o gün ve hala birbirlerinde oldukları... Ömer, Defne'yi usulca mutfak tazgahına yatırır ve bir süre daha öpüşmeye devam ederler. Daha sonra Ömer'in eli, Defne'nin bacaklarının arasından yavaşça yukarılara doğru bir gezintiye çıkar. Ömer, elini hafifçe bastırdığında Defne'nin ağzından çıkan küçük iniltiler; Ömer'in ağzının içinde kaybolur. Ömer elini Defne'nin bacaklarının aralandığı yerde sert dokunuşlarla gezdirdikçe; Defne ve Ömer'in öpüşmesi gitgide daha ateşli bir hal almaya başlar. Defne, Ömer'in saç tellerini oldukça güçlü çekmeye başladığında Ömer'in eli Defne'nin pijamasının ve iç çamaşırının içine girer. Ömer'in parmakları, bir o kadar yavaş hareketlerle ama sert bir şekilde, Defne'nin iç çamaşırının içindeki yolculuğuna devam ederken; Defne'nin ağzından çıkan iniltilerin şiddeti yükselir ve Ömer'in alt dudağını ısırır. Ömer, Defne'nin pijamasını ve iç çamaşırını sıyırarak çıkarır, aynı zamanda kendisi de eşohmanından ve çamaşırından bir çırpıda kurtulur. Defne'nin bacaklarını kendi beline dolar. Tekrar Defne'nin dudaklarına doğru eğilir ve öpüşmeye başlarlar. Biraz sonra Defne ve Ömer'in bedenleri buluştuğunda; Defne evde yalnız olmalarının getirdiği rahatlıkla, ses tellerini, zorlamak istercesine  kullanır. Ömer, Defne'nin bedenini, üzerindeki t-shirtten ve sütyenden kurtarır. Karısıyla bedenlerini ayırmadan, elleriyle, karnından göğüslerine kadar bir yolculuğa çıkar ve bir süre orada kalır. Defne'nin ağzından çıkan "Seni seviyorum" tüm evi doldururken, Ömer, karısının dudaklarına bıraktığı güçlü bir öpücükle karşılığını verir. Dakikalar boyunca birbirlerinin ruhlarında kaybolurlar. Ardından Ömer, Defne'yi kucağında yol boyunca yüzünün her zerresini öpücüklere boğarak banyoya taşır.

Kiralık Aşk -Rüzgarlı GünlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin