Cama sertçe vuran yağmur damlaları fırtınanın şiddetlendiğinin habercisiydi. Gözlerini dışarıya sabitleyip izlemeye başladı. Kapı hızlıca tıklandı.
"Gir."
İçeriye giren Maria reverans yaptı.
"Kraliçe Diana sizi odasında görmek
istiyor."
"Pekala."Larissa Kapının kapanma sesiyle yerinden kalktı. Buradan gitmesine az kalmıştı. O hiçbir zaman ne tahtın varisi olacaktı ne de ailesi tarafından sevilen bir kız. Farklı olduğu için,boyun eğmediği için buna mecbur olduğunu biliyordu. Fakat asla huylarından vazgeçmeyecekti. Saçını açıp odadan çıktı. Annesinin odasına gelince kapıyı çalıp girdi.
"Ah,gel Larissa.."
Larissa yatağa doğru yaklaştı.
"Bavulunu hazırladını mı?"
"Hazırlayacağım."
"Acele et, yarın akşam yola çıkacaksınız."
"Daha 2 günüm var sanıyordum."
"Kız kardeşim Evelyn ve ailesi yarın yola çıkmaya karar verdiler. Seni de onlarla birlikte uğurlayacağız."Larissa başını salladı.
"Bu kararıma karşı çıkmadığın için sevindim.. Larissa ne kadar zorluk çıkardığının farkında değilsin. Bu senin içinde çok iyi olacak."
"Olmayacak" diye fısıldadı.
"Duymadım?."
"Olacak. İzninizle ben çıkayım,yarın için hazırlanmam lâzım anne."
"İyi geceler Lariss."
Larissa odadan çıkıp hızlıca odasına yürümeye başladı.
----
Düşes Evelyn piposundan bir nefes alıp yavaşça geri üfledi."Diana, Larissa'yı Fransa'ya yollayacak. Tabii bize Lariss'in orada tamamlaması gereken işleri olduğunu söyledi. Doğrusu kimse kızını sürgün ettiğini söylemeyez değil mi Charles?"
Dük Charles kısa çaplı bir kahkaha patlattı.
"Haklısın,Evelyn."
Leonard başını gülümseyerek kaldırdı, bu düşes oğlu olduğu oyunu çok iyi devam ettiriyorlardı. Bu lüks hayattan oldukça memnundu. Boğazını temizledi ve konuşmaya başladı.
"Burada benim ne yapmam gerekiyor Charles?"
"Düşünmemiz gerek,Leo. Öyle bir hamle yapmalıyız ki, bu oyunun devamı rahatlıkla gelebilsin."
Leonard başını sallayıp önündeki viskisinden bir yudum aldı.
Düşes Evelyn kolyesiyle oynamayı bırakıp bakışlarını odada gezdirdi. O sırada Dük Charles konuşmaya başladı.
"Larissa'yı ya yanımızda misafir efmek istediğimizi söyleyeceğiz, ya da Leonard birkaç günlüğüne Fransa'ya gidecek."
Evelyn seslice güldü.
"Kız benden nefret ediyor Charles.Bizde misafir olmayı kabul edeceğini sanmıyorum . Ayrıca Leonard'ı asla Fransaya yollamayacağız. Yanlış bir hareket yapmayacağı birşeyleri ağzından kaçırmayacağı ne mâlum. Onun bizim fikirlerimize ihtiyacı var."
Leonard gözlerini devirdi.
"Unutma Charles. Leonard gerçek bir soylu değil. Ayrıca kendisinin de buna itirazı yok değil mi Leo?" Dedi ve kaşını kaldırıp gülümsedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Taht Oyunu
Tarihi KurguAşk; Bazen insanı kendi benliğinden tamamen ayıran Bazen de o bastırdığı, kaybolmuş benliğini bulan iki insan arasındaki en mucize duygudur. ''beklenmedik anda,bazı nedenlerin sonucunda bile olsa Ah Leo, sen herşeye değersin.''