Boys Over Flowers

39 16 7
                                    

Yeni bir güne araladığımda gözümü üzerini giyinen Lee min'le karşılaştım. Gülümseyip yataktan çıktım. Kahvaltı yapalım diye mutfağa girdiğimde arkamdan gelip ''çıkmam lazım üzgünüm diyerek eğilip yanağıma bir öpücük kondurdu.

Peki deyip yolcu ettikten sonra saat daha erken biraz pinekleyebilirim düşüncesiyle sıcak yatağıma tekrar döndüm. Elime telefonu alıp haberler sosyal hesaplar derken onlardan çıkıp kore hakkında bilgi edinmeye başladım. Sonuçta koreli bir sevgilim var.

Türkiye'de oldukça popüler olduğunu ögrendiğimde ilgim dahada artıyordu.

Üstelik Herkesin övdüğü Türk genç kızların takip ettiği diziler ve oyuncuları vardı. Aklımın bir köşesine not ettim kızların ilgisi bu kadar çokken yanından ayrılmamalıyım.

Çocuğunlukla simaları birbirlerini anımsatan benzeyen oldukça içten bir milletti. Sevmeye ısınmaya başlamıştım. Çok popüler olan bir diziyi açıp izlemeye başladım. Dizi bizim Türk filmi tadında zengin erkek fakir kız ama dizi izlemeyen ben benim bile ilgimi çekmişti. Farklı bir havası vardı. Başrol oyuncusunu Lee min benzetmeye başlamıştım. Araştırdığımda korede oldukça ünlü bir oyuncuymuş. Laptop alıp dizeye orda devam etmeye başladım.

Dizinin adı boys flowers izlemeye devam ettim. 2,3,4 derken baktım baya sardı. Ama artık işe gitmeliydim. Akşama izlerim diyerek bilgisayarı kapatıp hazırlanmak için giyinme odasına geçtim.

_______

Şirkete geldiğimde odaya geçip işe koyuldum. Tüm işler birikmiş kontrol etmem gereken yığınla iş vardı. Herkes şirket sahiplerini sadece imza attığını düşünüyor. Bence hiçte öyle değil.. Halimi gören stajer bile sanacaktır. Söylene söylene tüm projelere bakmaya başladım.

Aralıksız saatlerce uğraş sarfedip projeleri inceledim. Son aşamasında yüzde seksen kadar sorun olduğunu gördüm tek düşüncem '' Ne yani ben sabahtan beri boşunamı kafa patlattım oldu. Üstelik nasıl benim masama kadar incelenmeden gelir. Hala aklım almıyordu.

Odadan çıkıp çizim ekimin odasına gittim. Normalde böyle bir huyum yoktu genelde yapmazdım. Bence yapmakta geç kalmışım. Odaya girdiğinde birinin ağzında sigara cama yaslanmış dışarıya üflüyor. Diğer iki kişi karşılıklı kahve içiyor. İki kişi masasında bile yok. Masasında üç kişi normal çalışır vaziyette sanarken biri başka sitelerde geziniyordu. Müdürünüz nerde diye bağırmamla arkamda beliren Güneş hanım diyen Oktay beye baktım.

Bana buranın vaziyetini açıklarmısınız ? Oktay bey diye çıkışmamla sus pus karşımda dikilmeye başladı. Sen kaşındın diye düşünüp ağzıma geleni söyledim.

Arkasından ''Çizim ekimi tüm kadro kovulmuştur diyip odadan çıktım.

Kendi odama geldiğimde kapının çalınmasıyla odama giren Oktay beye döndüm. Güneş hanım Lütfen konuşalım böyle dağıtmayalım ekibi..
Karşıma geçip birde rahat tavırla konuşmuyor mu bune Allah aşkına kim var sanıyor karşısında..

Sadece ekip değil sizde kovuldunuz !ama Güneş hanım ben babanızla bile çalıştım. Sanki babamla çalışması benimle çalışması için şart.

Masamda gördüklerinizin hepsi sorunlu proje bence çalışmaya çalışmışsınız. Kendim çizerim daha iyi yapmadığım iş değil. Artık çıkın odamdan masanızı toplayın.

Bütün gün saçma işlerle uğraşmıştım kafamı toparlamak için 1057 tuşladım. Didem bana bir sütlü kahve getirirmisin ?

Didem sessiz sakin bir kızdı. Beni yormuyordu en azından , peki efendim diyip kapattı. Bilgisayarda son işlerimi halledip camın kenarına oturdum. Zaman çoktan akşamı bulmuştu. Güneşin batışını izlerken Didem gelmiş kahvemi vermiş gitmişti bile.

  🍁 GÜNEŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin