"STAJYER HAYATİM"

bölüm 20

Koşarak kapıyı açtım,
-Hosgeldiniz.
-Cansu: hoşbulduk canım.
-Buyrun,gelin içeri..
Ve içeri girdiler, salona geçip oturduk.ben çay koymaya gittim,cansu ve ecede beraber geldiler.
-Ece: naptınız canım bugün?
-Sizden ayrıldıktan sonra markete gittik,eksikleri aldık geldik.
-Cansu: berkle mi gittiniz?
-Evet canım,o şımarıkla gittik,aslında gelirken bişey oldu.
-Ece: noldu kız? Çatlatma söylesene.
-Marketten çıktık,eve doğru gelirken ara sokağa girdik,bir malzeme unutmuşum Berk almaya gitti.bende Berk gelene kadar biraz ilerledim.bir serseri laf attı bana,bende biraz, kendimi korumak amacıyla o serseriyi dövdüm.
-cansu: Ne! Sen bir adamı mı dövdün?
-napiym bana asiliyordu.
-Ece: eee ,sonra noldu? anlatsana.
-ya nolsun,adamı doverken Berk geldi beni tuttu.noldunu sorunca ,bende asıldığıni söyledim.bu sefer berk adamı dövmeye başladı.zor zakat Berki eve getirdim.
-Ece: kızım ,Berk bildiğin seni korumuş.
-hictebile,ben zaten adamı dövmüştüm,Berk sonradan geldi.
-Cansu: eee! Eve gelince noldu?
-Eve geldik,Berk bana "birdaha tek başına kapının önüne bile cikmiycan Başak" dedi.
-Ece: sen ne dedin??
-Kızdım,sen benim eşim değilsin,sevgilim değilsin, ailemde değilsin bana karisamazsin dedim.
-Cansu: tatlım çok sert konuşmuşsun yaa.
-Aman boşver,onun kirilicak kalbi bile yok.sonra benim elimi tutup kapıya yasladi ve "ben sana" dedi,susup gitti .Kapıyı çarpıp odasına girdi.
-Ece: Başak ben sana aşığım diyicekti, berk..
-Ne alakası var canım,yok öyle birşey.neyse kapatalım bu konuyu.
-Cansu: eceeee, yakında yeni bir nikah olucak,haberin olsun.
-Ece: kesinlikle katılıyorum cansu, başakla berkte evlenirse tam kadro oluruz
-Kizlar, saçmalamayin öyle birşey olmuycak.cunku,ben bir erkek istemiyorum.soz konusu bile olamaz..

Dedim ve tabakları çıkarıp kurabiyeleri hazırladım,kızlarda çay bardaklarını hazırladı.tabaklari servis ettik,çayları verdim.sohbete başladık.
-Murat: gençler, yarın ilk iş gününüz hazır olun çalışmaya.
-Bulut: evet ya, hem okuyup hem calişicaz, güzel birşey...
-Berk:ben ilk defa calişicam , heyecanlıyım.
-Murat: ben anlamıyorum, Berk kardeşim!ailen çok zengin baban iş adamı,senin burda ne işin var.git hayatını yaşa.
-Berk: babam kendi ayaklarimin üstünde durmam için beni okuttu, ailemden destek almayıp kendi başıma okuycam ben.
-Bulut: helal kardeşim doğru yoldasin.
-Cansu: kızlar,siz nasıl hissediyorsunuz, çalışmaya hazır mısınız?
-Ece: ben zaten İzmir'de de çalışıyordum,kafede garsonluk yapıyordum.o yüzden rahatım.
-Ben,ilk defa calişicam biraz heyecan var..Sabah olsun hayır olsun, bakalım nolucak...
-Berk: gençler,bugün Başak bir adam dövdü.haberiniz var mı?
-Murat: yuhhh!Şaka yapıyorsun demi?
-Gayet ciddiyim,adam asılmış basakta bildiğin adamı dövmüş.hatta ben geldiğimde tekme atiyodu zor tuttum.
-Bulut: helal olsun yenge! Valla, sana bişey olmaz.
-Tabiki, dövücem bulut enişte! Kimse bana asilamaz.
-Ece: benim arkadaşım bir tane yaa,çok sevdim ben Başaği.
-bende sizi çok sevdim kızlar,canimsiniz...
-Murat: yenge!Bizim kizlarada öğret kurabiye yapmayı.valla çok lezzetli olmuş .Eline sağlık...
-Bulut: evet yenge! Gerçekten çok güzel olmuşlar...
-Afiyet olsun.

Biraz sohbet ettik, saat 22:45 oldu.
-Murat: biz kalkalim arkadaşlar.yarın okula, oradan işe geçeriz...
-Bulut: bizde kalkalim.
-ece: tamm canım kalkalim.
-Otursaydiniz ,daha erken..
-Berk: aynen gençler daha erken.
-Cansu: sağolun ama kalkalim biz.

Dediler ve gittiler.bende etrafı toplayıp bulaşıkları makineye dizdim ve makineyi calistirdim.İçeri geçip oturdum .Berkte geldi oturdu:
-Berk: özür dilerim.
-Ne için?
-Berk: marketten gelince sana biraz sert davrandım.
-Ben unuttum bile,sende takılma.
-Berk: peki!Bu arada, kurabiyeleri çok lezzetli yapmışsın.eline sağlık..
-Afiyet olsun.
-Berk: hem asabi,hem becerikli.iyiymiş!!!
-Cok iyide döverim,ona göre akıllı ol bence.
-Berk: hmm anladım patron!
-hahh! Manyaksin sen. hadi  ben uyuycam iyi geceler.
-Berk: sanada iyi geceler..
Odama geçtim ve herzamanki gibi alarmı kurup uyudum...