Güzel gözlü kanadı kırık bir ateşböceği...
Ve onu herşeyden çok isteyen güçlü imparator karınca....
Bakışlarıyla herkesi büyüleyen güzeller güzeli bir kadın... Bir oyuncu...
Melis Çakır....
Ve onu kuklaya çevirmek isteyen bir a...
Buraya ilk geldiğim gün herşeyden habersiz yeni filmimin yapımcısı Muhteşem Ali Eroğlu ile tanışmayı ve onun bu muazzam şirketinden defolup kendi "normal" hayatıma geri dönmeyi planlıyordum.
Fakat işler hiç de planladığım gibi gitmemişti...
Şimdi yine onun odasındaydım. Fakat bu sefer benim için bir film yapımcısından çok daha fazlasıydı.
Koltuğuna geçip oturdum. İçerdeki kapıdan girip küçük bir odaya geçti. Orada beni ilgilendirmeyen şeyler olduğunu rahatlıkla görebiliyordum. Telefonumla uğraşmaya başlamıştım.
Yaklaşık beş dakika sonra odanın disaridan bakan kapısı açıldı.Ve içeriye minik burunlu uzun boylu güzel giyimli bir kız girdi. Fiziken de güzellik bakımından giyiminden pek aşşağı kalır yanı yoktu. Beni gördüğü sırada içeriye girerken gördüğüm yüzündeki büyük gülümseme birdenbire sönüverdi.
Yüzü sevimliydi, beyaz tenli ve narin görünümlü hoş bir kızdı...
Peki şuan Ali'nin odasında olmasının sebebi neydi? Beni Ali'nin koltuğunda gördüğünde az önce güller açan zarif yüzü resmen sararıp soldu.
-Ben Ali'ye bakmıştım ama?
Bu durumda bozuntuya vermemem en iyisi olacaktı sanırım.
-Ali bey içeride az önce toplantıya gerekli dosyalar için girdi. İsterseniz cagirabilirim.
Bu kız kim ? Niye "Ali" diyor?
Tamam en azından artık şu tutukluğu bırakıp tekrar konuşmaya girdi.
-Gerek yok bebeğim, o gelir zaten.
Ukala... Kim olduğunu sanıyor ki? Köşedeki koltuğa oturdu. Ali geldiğinde elbette ağzının payını bildirir. Dur biraz! Ali'nin bir akrabası filan olmasın bu sakın..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yok ya!! hiç benzemiyor ki...
-Büşra?
Sağımdan gelen tok sesle irkilip sesin sahibi olan kişiye , Ali'ye doğru baktım...
Hayırdır Ali ? Kızı görünce bir tutuldun bir dibin düştü?
-Sen ne zaman geldin?
Sanırım , isminin Büşra olduğunu öğrendiğim bu kız uzun bir süredir yoktu.
Fakat bu rahat tavırları ve kendini beğenmiş ukala davranışları hiç de hoşuma gitmiyordu.
.....Ki Ali'ye bakışlarından bile buna pay verebiliyordum....
-Ben hiç gitmedim ki Ali.. sadece uzaklastım diyelim. Ama bu gitmekten sayılmaz değil mi? Ve tabii bununla beraber merak ettiğim bir soru daha var. Bu eleman neden senin koltuğunda? Ona patronun kim olduğunu öğretmedin mi Ali?
