11:Biraz Cesaret

618 13 2
                                    

 Merhaba arkadaşlar

İçimde sonsuz bir istekle bu bölümü yazdım.Gifte Begüm'ün Orkun'a bakışını anlatmaya çalıtım ama ne kadar olmuş bilemiyorum.İnşallah bu bölümü beğenirsiniz.Şarkıyı da dinlemenizi öneririm.Şarkıyı seçmeme yardım eden dostuma sevgiler :)

Keyifli okumalar herkese :)

 Sonra haftasonu sinemaya gitmeye karar verdiler.Benimse bu hafta sonu için başka planlarım vardı.

...

 Evet bu haftasonu için bomba planlarım vardı.Mesela sabah erken kalkp koşmayı düşünüyordum.Aslında bu planların yeni olduğunu söyleyemeyeceğim.buraya taşındığımızdan beri her hafta sonu erkenden kalkıp eve sadece 3-4 dakikalık uzaklıkta bulunan suni gölete gidip koşmayı planlamıştım.Tabiki de hiçbir zaman bunu başaramadım ama bu haftasonu kararlıydı ve sabah erken kalkıp koşacaktım.

 Geceden yarın sabah giyeceğim eşofmanlarımı hazırladım.Aynanın karşısına geçip saçımı topuz mu yapsam yoksa at kuyruğu mu yapsam diye bile düşündüm.Sanırım at kuyruğu en iyisiydi.Bir tek ayakkabılarım kalmıştı.Ayakkabı dolabının önüne geçip eskiden sık sık giydiğim beyaz spor ayakkabılarımı aramaya başladım.Annem ayakkabılarımı saklamış mıydı?Niye bulamıyordum ben bu ayakkabıları ya ?Odama geçip bir kaç ayakkabı kutusunu daha karıştıdım.Sonunda bulmuştum ve yarınki koşu için hazırdım.Çalar saatimi 7.30'a ayarlayıp kitabımı aldım elime.Kitap okurken uyuyakalmak bir numaralı favorimdi.

 Alarm delice ötüyordu.

"Bir hafta sonu sus da uyuyayım azıcık." Sanırım alarmla konuşuyordum.Birden farkettim ki ben bu sabah kalkıp koşacaktım.Sonra birden yataktan fırladım.Hemen hazırladığım eşofmanlarımı giydim.Telefonumu kapayıp odada bıraktım,anneme not yazıp evden çıktım.

Suni göletin oraya geldim ve koşmaya başladım.Sanki koştukça bütün dertlerimi unutuyordum.Sabahın serin havası yüzüme vurdukça yüreğime mutluluk düşüyor her bir adımda daha bir mutlu oluyordum.Göletin sonuna bir bank vardı.Biraz soluklanmak iyi gelebilirdi.Banka doğru koştum ve biraz dinlenmek için oturdum.Önümdeki ağaçlara bakarak düşüncelere daldım.Orkun'u düşünüyordum.Beni nasıl bu kadar kolay etkilemişti ?Anlayamıyordum.Keşke şuan yanımda olsaydı.Ne bileyim bir yerden çıkıp gelseydi.

"Günaydın Begüm." düşüncelerimi bölen sesle birdenn irkilmiştim.Kafamı çevirdiğimde ve üstünde eşofmanları,uzun zamandır koşmaktan nefes nefese kalmış Orkun'u gördüm.

"Günaydın."

"Sende mi koşuyordun.Hatrey daha önce nasıl karşılaşmadık?"

"Aslında bugün yeni başladım koşmaya diyebilirim.Kafa dağıtmak için biraz."

"Emin ol anlıyorum seni." Şu meşhur gülümsemesiyle gözlerimin içine öyle bir bakıyordu ki resmen kelimeler boğazımda düğüm oluyordu.Ne diyeceğimi bilemedim.Sustum.

"Kahvaltı etmedin di mi?" 

"Hayır.Koşmadan önce bir şeyler yemek sence de biraz saçma değil mi ?"

"Bence de saçma.Neyse bakma sen benim konuşmalarıma sanırım saçmalamaya başladım.Hadi gel benimle seni güzel bir yere götüreceğim." Güzel bir yer mi nereye gidiyorduk ?Neyse onunla gidiyorken buranın neresi olduğunun pek bir önemi yoktu ama yanımds bir kuruş bile para yoktu.Off ben bu ayrıntıyı nasıl unutmuştum ya.Aferin Begüm insan yanına hiç mi para almaz.Salak mısın kızım sen? diye geçiriyordum içimden.

Ritmli bir şekilde koşuyorduk.orkun bir yandan koşarken arada bir bana bakıyordu.en sonunda geleceğimiz yere varmıştı.Göletin yanında hoş bir kafeydi burası.Orkun'la bir masaya oturduk.

SENDEN BAŞKAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin