√1.PART\YANGIN√

71 10 9
                                    

Cem adrian - sessizce

"Bilmezsin Bilmezsin nasıl olur insan nasıl olur aysız gece yanlızken üşüdüğnü sanırsın aniden ağladığnı duyarsın birinin içinde hıçkırarak sessizce... "

" Ölmüş zamanlarda yas tutarak yaşıyoruz..."

Bölüm10:" yangın"

Bir zaman düşünün hiç geçmeyen,geçsede ölü olan.Ceset kokularıyla kaplı ,kanı çekilmiş ruhları barındıran,Akrep ve yelkovanın birbirine düşman kesilerek durması,hareket ettiklerinde ise nefretle ilerledikleri ölü zamanlar .kiminin neşeyle, bir bitkinin tohumu gibi umutla toprağa düşüp filizlenmesini beklerken,kiminin ise yaşlı,yaprakları dökülüp çırıl çıplak kalmış bir ağaç gibi sessiz,kimsesiz,çıplak ve umutsuzdur.

Bu umutsuzluk akrep ve yelkovanın ilerleyişine kara bir ruh gibi dolanır,umutsuzluk arttıkça kara ruh her geçen salisede akrep ve yelkovana çivilenir.Akrep ve yelkovan önce yavaşlar,kara ruh tamamen tutsak olunca ölürler.

Zaman ölür,

Geriye yas kalır bu yüzden,

Ölmüş zamanlarda yas tutarak yaşıyoruz...

Güneşin kendini gösterdiği ender anlardan,odamın penceresinden ben burdayım dermişçisine gözlerimi tekmelediği için yüzümü buruşturarak ağlamaktan acıyan ve şişen gözlerimi zorlukla araladım.

Puslu ruh halime göre fazla aydınlık bir gündü. Gözlerimi geri kapatarak sağ tarafıma dönerek iyice bacaklarımı kendime çektim . Bir elimi dizlerimin arasına koyup diğer elimi başımın altına koyudum.Gözlerimi açsamda kapatsamda sanki birşey batıyormuşcasına ağrıyordu.Ne zamandır uyduğmu bilmiyordum ama havanın aydınlanmasından uzun bir süredir uyuduğum kesindi.Vücudum sanki uyurken dayak yemişçesine ağrıyordu.Ama ben uyanıkken dayak yemiştim...
Acı bedenimi ve ruhumu bir küf misali ele geçirmişti.

Acı inasanı bazı şeylere uzaklaştırıdı bazen ise sonsuza dek yakınlaştırırdı.Ben uzaklaşıyordum.Kendimden ,ruhumdan herşeyden.

Gözlerimi açtım,kapattım. Sırt üstü uzanarak ölmüş bakışlarımı mezarı olan
Tavana sabitledim.Düşünceler zehir misali beynime enjekte edilince,biran şoka girmişçesine titreyeceğimi sandım.

Benim saçlarımı okşamıştı..

Ilık bir zehir akarken içimden ilk defa bu zehirin beni öldüreceğinden şüphe ettiğim için korktum.herdaim karanlık olan ruhumun en derinliklerinde saklı oln mabet cehennem yeşili tarafından bulunarak ateşe verilmişti.o iblis Tarık ' ı beni döverken görmüstü .içimdeki hüzün kesesi içi su dolu balon misali patlayarak içindeki su görünümlü ama yakıcı olan sıvı patlayarak ruhuma yayılarak ilerlerken beynime ulaşan İblisler bana bir tek şeyi fısıldıyordu.

O bana acımıştı.

Bana herkez acırdı.

Şeytanlarımı taşladım,bağırdım,çağırdım,Böyle bir şey olmasını istemiyordum.kime neydiki benden?
Acımasındı bana.

Huzursuzluğun yuva kurduğu kalbimde içimde oluşan sıkıntıyla derin bir of çekerek yatağımda oturur hale gelerek sırtımı yatak başlığına dayadım.
O sırada gözlerim tek bir noktaya çivilendi.

Cehennem yeşili...

Yatağımın sağ tarafında duvara dayalı olan siyah koltuğa bacaklarını açmış yayvan bir şekilde otruyordu.bir tutam saçı herzamanki gibi bağımsızlığnı ilan etmişti.
Siyah dar tişörtü vücut hatlarını sergilerken yüz hatları yine aynı sertlikteydi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 09, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

YEŞİLCEHENNEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin