0.6 - nobody like you

722 47 15
                                    

🔙

Tam televizyonda en sevdiğim filmi tekrar izlemek üzere koltuğa yerleşmiştim ki telefonum çaldı.
Ginger Corduroy 💛 arıyor...
"Efendim Wendy?"
"Partiye geliyorsun değil mi?"
"Evet. Yani sanırım"
"Güzel hazırlanmak için size geliyorum annene söylersin tamam mı"
"Gel ama daha partiye..." saatime baktım "4 saat var. Biraz erken değil mi?"
"Değil. Geliyorum!"
"Tamam görüşürüz"
Telefonu kapattım. Heyecanımı belli etmesem de biraz fazla heycanlıydım. Wendy kesinlikle bunu günler öncesinden anladığı için bu kadar erken bana yardıma geliyordu.

Neden heyecanlandığımı bilmiyorum ama diğer partilere göre bu sefer içimde kötü bir his yok. Belki de sevdiğim çocuğa ait olan partiye gittiğim içindir. Umarım umduğum gibi güzel gider ve umarım Candy bir şeyler bulmuştur.

Düşüncelerimi kapı zili böldü. Wendy gelmişti. "Selam"
"Merhaba" dedim.
"Şimdi önce beni hazırlayalım çünkü görünüşe göre seni hazırlamak uzun sürecek."
"Neden ki?"
"Bebeğim sen daha duş bile almamışsın, pijamalarınlasın ve hey... Tanrım daha dişlerini de mi fırçalamadın?"
"Kahvaltıdan yeni kalktım. Her neyse ben duşa gireyim sen de hazırlan"
"Tamamdır."

Yarım saat sonra duştan çıktığımda Wendy'nin makyajını bitirmek üzere olduğunu gördüm bir tek saçları kalmıştı.

"Hazırım!"
"Saçların?"
"Paz sana ne oldu? Düzleştirdiğimi görmedin mi?"
"Şimdi gördüm."
"Hey... Kötü mü olmuş"
"Hayır güzel ama neden ki?"
"Ya şey partiye Robbie de geliyormuş."
Güldüm. "Anladım. Peki beni nasıl hazırlayacağız?"
"İzle ve gör"
Önce makyajımla başladı. Fazla makyaja ihtiyacım olmadığını söyleyerek gözaltlarıma kapatıcı, gözlerime biraz toz pembe far, rimel ve bej rengi göz kalemi, geriye kalan kısımlar için de allık ve dudak rengi ruj sürdü. Fena olmamıştı. Hatta uzun zaman sonra kendimi ilk kez beğenmiştim galiba.

Saçlarım içinde sarı saçlarıma maşa yaptı. Ama öyle kalıp gibi duranlardan değil. Yapaylıktan tamamen uzak, sanki saçlarım doğal dalgalıymış gibiydi.

Kıyafet olarak gece mavisi bir elbise almıştım. Onun gözlerinin rengindeydi (👗 bunun kemersiz ve mavi rengini düşünün) ve mükemmeldi. İlk gördüğümde resmen aşık olmuştum. Denediğimde ise belime tam oturmuştu. Sanki bana özel dikilmiş gibi hissetiriyordu. Wendy bile elbiseyi ilk gördüğünde çığlık atıp, "Aman Tanrım bu mükemmel! Harika görünüyorsun!!" dedi "Etkilenmememesi mümkün değil." "Öyle deme. Burda Dipper'dan bahsediyoruz." dedim ama hala içimde küçücük bir umut vardı. Belki birazcık, çok değil birazcık beni beğenirdi. Umarım en azından partide olduğumu fark eder. Eder değil mi?

🌙⚡️🌙⚡️🌙⚡️🌙⚡️

Partiye otobüsle gittik. Bizim evin üç katı olan bir evin önünde durduk. Ev fazla büyüktü. Saray gibi de değildi ama Dipper ve Mabel'ın annesi veya babası olmadan yalnız yaşadıklarını biliyordum. Bu ev fazla değil miydi? İçeri girdiğimizde aniden gelen yüksek ses kulaklarımı doldurmuştu. Tanrım, bu şarkıya bayılıyorum!

Baby, this is what you came for...
Lightning strikes everytime you move...
And everybody's watching her
But she's looking at you.

Kendimi tutamayarak kalabalığın arasına karışıp dans etmeye başladım. Wendy de bana katılınca ikimiz de ne de olsa kimse bizi görmediği için (parti fazla kalabalıktı bütün okul davetliydi) deli gibi dans etmeye başladık. Şarkı bittiğinde karaoke partisinin başlayacağı anons edildi. En yakın arkadaşım resmen atladı ve ikimizin ismini yazdırdı.

"Wendy napıyorsun? Utanırım ben sen tek söyle"
"Hadi ama tek söyleyemeyeceğimi ikimizde biliyoruz. Ayrıca sesinde güzel"
"Sana hayır diyemiyorum ki"
"Oleyy" ellerini çırptı.

Sıra bize geldiğinde ellerim titreyerek mikrofonu aldım. Doğal olarak Dipper da izleyecekti ve umuyordum ki sözleri unutmazdım.

Şarkı başladı

Crushin' hit a wall
Right now i need a miracle
Hurry up now i need a miracle

Runin' out of time
I really thought you were on my side
But now there's nobody by my side

I think i'm losing my mind now
It's in my head darling i hope that
You'll be here when i need you the most so
Don''t let me down.

Bittiğinde hala ellerimin titrediğini farkettim
Mikrofonu bıraktım ve sahneden indim

"Aman tanrım bu... bu muhteşemdi!"

"Biliyorum!"

Hiç bu kadarına cesaret edememiştim. Sevdiğim çocuğun partisinde, onun önünde şarkı söylemek ha? Bu... bu bana çok fazlaydı. Sanırım yavaş yavaş kör oluyorum. Ve garip bir şekilde bundan şikayetçi değildim. Aksine hoşuma gidiyordu ama asıl aklımda hala aynı soru vardı: Herkesleşiyor muyum ben?

Onca kalabalıkta nihayet Candy'i bulabilmiştik
Bir şeyler yakaladığını, ama netleştirmek için bazı insanlarla konuşması gerektiğini söyledi.
"Peki, ama benim hakkımda bir ipucu verme tamam mı?"
"Ne zaman yaptım ki?"
"Yapmadın ama yine de işte ..."
"Tamam sen bana bırak"

⚡️🌙⚡️🌙⚡️🌙⚡️

Partinin bitiminde dışarıda otobüs beklerken Candy usulca yanıma yaklaşıp dedi ki
"Üzülerek söylüyorum"
Hayır olmamalı.
"Sana kötü bir haberim var. Akşam bana yaz sana ayrıntıları anlatırım."
"Kahretsin."
"Üzgünüm" dedi ve ortadan kayboldu.
"Paz... Bizim eve gidelim mi?"
"Hayır Wen. Yalnız kalmak istiyorum."

Eve geldiğimde resmen sersemlemiş olarak odama gittim. Kendimi yatağa attım ve Candy'e mesaj attım.

Pazzy🦋: Hazırım sanırım.

Sweetie: Bundan hoşlanmadığını biliyorum bu yüzden alıştırmadan söyleyeceğim.

Dipper Jade'den hoşlanıyormuş ve yakın zamanda çıkacaklar.

Pazzy🦋: Ne?

Sweetie: İstersen senin için Louise'den daha çok bilgi alabilirim.

Pazzy🦋: Bunu istemiyorum.

Pazzy🦋 çevrimdışı

Lanet olsun. Kahretsin. Jade'i gerçekten arkadaşım sanmıştım. Ama artık öyle olduğunu sanmıyorum. Herneyse sadece müzik dinleyip bu odanın karanlığına gözyaşlarımı karıştırmak istiyorum.

I'm alive
Living just a beating heart
Cause we won't admit we've taken it too far
I know it's love cause she'll always be the first.
Just don't make up excuses when it hurts
But i'm alone again
And all i want is to feel again
There's nobody like you
I'm screaming I don't want you but
You know that i do.

wonderstruck (Reverse Falls - DipCifica)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin