🔜
Sahile indiğimde saat geç olmuştu ama umrumda değildi. Sadece buralarda yürüyüp anlamak istiyorum. Tanrım, uyuşmuş gibiyim. O günden beri bu konuyu fazla düşünmeye başladım. Eskiden ara ara aklıma gelirdi ve atlattığımı, yaralarımın geçtiğini düşünürdüm. Şimdi ise tekrar kanıyor. Göz göze geldiğimizde yeni bir yara mı açıldı yoksa asla diğeri geçmedi mi?
Tam şurada bana gülümsemişti. Tamam, belki bir 'ilk öpücük' değildi, ama hiç kimseye gülmeyen bir adamın uzun zaman sonra sadece bana gülmesini bir şeye değişmezdim.
İşte burada da telefonda beni acımasızca işlettiği zaman Wendy'nin yanında ağlıyordum.
Burada da bana her şeyin bittiğini söylemişti. Bir daha da buraya hiç gelmemiştim zaten. Şimdiye kadar.
Sanırım buraya düşüncelerimden kurtulmak için gelmiştim değil mi? Ah, harika. Tamamen kafamdan attım cidden.
Yürürken karanlığın içinde bır ışık gördüm. Sebepsizce merak edip oraya doğru yürümeye başladım. Yürüdükçe ışık mavi bir üçgene dönüşüyordu. Tanrım! Yoksa bu... yoksa bu... telepati çadırı mı?
Koşmaya başladım. Karanlıkta etrafımda ne olduğunu asla bilmeden sadece ışığa doğru koşuyordum. Koştukça farkettim o sembolü gördüm. Orası, orasıydı. Bir an içeri girmekle girmemek arasında kararsız kaldım. Sonuçta içerde Gleeful İkizleri vardı değil mi?
Son anda girmeye karar verdim. Hayatımda şimdiye kadar çok kötü kararlar vermiştim, umarım bu onlardan biri olmazdı.
İçeri girip arkalarda bir yere oturdum. Herkes büyülenmiş gibi gösteriyi izliyordu. Sahnede gönüllü biri arıyorlardı. Kimse korkudan olamayınca, Mabel ön sıralardan birini kaldırdı. Kaldırdığı kişi erkekti, benden 1-2 yaş büyük gibiydi, ve oldukça tanıdık görünüyordu. Bir dakika yoksa bu... Robbie? Tabi ya! Mabel özelikle onu seçmişti, oyunu ona anlatmış olmamalılardı. Mabel Robbie'nin hafızasını sildikden sonra kendisini yok edeceğini söyledi. Hiçkimse birşey anlamamıştı. Ama yaptı. İnsanlar büyülendiler. Mabel ve Dipper'in ise yüzlerinde memnuniyet ifadesi vardı. Tanrım onlar cidden çok yeteneklilerdi. Bir an kendim de gösterinin büyüsüne kapıldığımı hissedip kendime geldim. Burada daha fazla duramazdım. Beni görürse ne olacaktı? Sessiz adımlarla çıktım çünkü çok fazla yankı yapıyordu. Onu tekrardan görmek kalbimi çok hızlandırmıştı. Eve gitmeye karar verdim. Taksiye binip eve doğru yol aldım. Odama çıktım, duş aldım, giyindim. Tam kitap okumaya dalmışken telefonuma gelen mesaj sesiyle irkildim.
Bilinmeyen: Neden gösteriye geldin?
Bilinmeyen: Tanrım, dikkatim o kadar dağıldı ki.
Bilinmeyen: Gösteriye gelip arkalara oturmak yerine o gün benimle konuşabilirdin.
Bilinmeyen: Çünkü seninle daha çok göz göze gelmek istiyorum.
Pacifica: Dipper?
![](https://img.wattpad.com/cover/95442697-288-k879187.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
wonderstruck (Reverse Falls - DipCifica)
Fiksi PenggemarSLOW UPDATE. "Ben Hatırlıyorum. Ya sen?" (Tüm hakları Dipper Gleeful'un aslında hiç var olamamış mavi gözlerinde saklıdır.) --> Kapaktaki orijinal (yazısız ve filtresiz) fotoğraf (fanart) bana ait değildir.