⚜ 21. Bölüm ⚜

7.1K 269 9
                                    

   "Ne oldu Kaya bey çok mu acı yaşadınız karınıza birşey olacak diye?" diye dalga geçer gibi konuştu benimle Şahin bey, öfkeyle dişlerimi sıkıp elime aldığım muştayla sert bir yumruk indirdim tam çenesine ve öfkeyle bağırarak konuştum.
"Sen sanıyorsun ki ben dineceğim hayır asla...ben asla dinmem!" dediğimde bir daha yumruk attım sevdiğim kadın için, attığı iki kurşuna karşılık on defa muştayla vurdum en sonunda ağzından kan gelip öksürmeye başlayınca geri çekildim ve elime aldığım bahçe makasıyla yanına gidip acımasız ve gözü dönmüş bir şekilde bacağına sapladığımda gür bir çığlık atıp başını arkaya attı, makası döndürmeye başladığımda acı bir inleme çıktı ağzından. "Bu karım içindi seni orospu çocuğu!" diye gürlediğimde depoda büyük bir yankı yaptı ve geri çekildiğimde bu sefer elime keskin bir bıçak alıp yanına gittim korkuyla yüzüme bakınca gülümsedim. "Yaptığın planladığın herşey için bedeline hitaben benden sana bir işkence hediyesi" dedim ve yüzünün bazı yerlerine derin kesikler açtığımda kadın gibi çığlık attığında güldüm ve geri çekilip Fatih'e baktım hazırda bekliyordu. "On kemiğini kırın sonra onu testerenin önüne atın münasip yerine yerleştir ama" dediğimde başını salladı ve gülümseyerek ellerini kıtlattı, depodan çıktığımda son görevi tamamlamış ve arabama binip eve doğru gitmeye başlamıştım ilk önce kızımı görmem gerekiyordu. Eve geldiğimde içeri girdim Gönül kızımı kucağına almış dikkatini oyuncaklara vermesini ister gibi anlatıp duruyordu ama inatçı ve huysuz kızım ağlamaya başlayınca gülümseyerek yanına gittim, Gönül gülümsedi ve bana uzattı kızım beni görünce hemen ağlamayı kesip kollarını bana uzatınca aldım ve yanaklarını öpüp sıkıca sarıldım oda minik kollarıyla boynumu sardı ve göz yaşlarını silip burnunu çekti.
"Baba annem nerede?"
"Annen gelecek prensesim bir işi çıktı gelecek o"
"Onu özledim" dediğinde yine ağlamaya başlayınca derin bir iç çekip Gönül'e baktım.
"Mamasını yedi mi?"
"Sütünü bile içirdim ama uyumak istemiyor illa annesinin kollarında uyumak istediğini söyledi" dediğinde gülümsedim ve kızıma baktım uykudan gözleri kapandı kapanacaktı hem uykusuzluğun huysuzluğu vardı hemde annesinin özlemini çekiyordu, tekrar derin bir iç çekip kollarıma yatırdım ve Gönül'ün elinde tuttuğu pembe emziği alıp ağzına koydum iştahlı iştahlı emerken elini parmağıma koydu ve sıktı ağlamaya başladığında onun başını alıp omzuma yatırdım ve sallayarak bir oraya bir buraya gitmeye başladım.
"Kızım ağlama annen gelecek" dediğimde minik kollarını boynuma dolayıp burnunu çekti emziğini emmeye devam edince derin bir nefes aldım ve yukarı odasına çıktım, sallamaya devam ederek ona baktığımda gözlerini kapatmıştı ama emziği emmeye devam ediyordu. Yarım saatin ardından emziği ağzından düşünce onu yatağına yatırdım ve yanına iki yastık koydum aşağı indiğimde Gönül koltuktan kalkmış bana bakıyordu.
"Sevda nasıl Kaya?"
"Yoğun bakıma aldılar bir gün orada tutacaklar sonra odaya alacaklarını söylediler"
"Uyudu mu Su?"
"Uyudu...burada kal olur mu ona göz kulak ol"
"Sen hiç merak etme" dedi gülümseyerek bende başımı sallayıp Sevda'mın yanına gitmek için evden çıktım. Hastaneye geldiğimde içeri girdim ve yoğun bakım ünitesinin önüne geldim ona baktığımda gülümsedim o sırada doktor yanıma gelince içeri girmem için izin aldım yeşil önlükleri giyip yanına gittim ve bir sandalye çekip oturdum elini ellerimin arasına aldım ve öptüm.
"Sevda'm" dediğimde hiçbir tepki göstermedi derin bir iç çekip tekrar elini öptüm. "Seni sevmek istemedim Sevda'm ama insanın kalbine, yüreğine söz geçirmesine imkan yok... bunu ben bile yapamadıysam kimse yapamaz...aç gözlerini cezalandırma beni" dediğimde tek ses kalp atışlarını gösteren aletin 'Dıt dıt' sesleri olmuştu, elini tekrar öptüm. "Kızımız çok iyi sakın dert etme...gülüm benim bu söylediklerimi duyduğunu biliyorum ilaçlar yüzünden gözlerini açamıyorsun biliyorum...merak etme bu son görevimdi ve bitti artık iş adamı olacağım ve mutlu bir aile olmamız için elimden geleni yapacağım" dediğimde hafifçe elimi sıktı gözlerimi yüzüne çevirdiğimde derin bir nefes aldığını kaşlarını çattığını gördüm gülümseyerek yerimden kalkıp alnını öptüğümde inlemeye benzer bir ses çıkardı yaklaştığımda ismimi fısıldayınca elimi yanağına koydum. "Yorma bir tanem kendini"
"Kaya"
"Yorma güzelim kendini"
"Kızımız..."
"O çok iyi mamasını yedi sütünü içti şimdi evde uyuyor merak etme" dediğimde çatılı kaşları düzeldi elimi tekrar sıkıp bırakınca tekrar alnını öptüm o sırada doktor bu kadar yeterli olduğunu yavaş yavaş uyandığını ve bu gece odaya alacaklarını söyleyince onu tekrar öpüp yoğun bakımdan çıktım.
Akşam olduğunda Toprak, Ali ve Derya gelmişti ziyarete ardından Fatih'te gelmişti, Sevda'mı odaya aldıklarında ben direk yanına gitmiştim hemşire ona serum takıp gittiğinde yanına oturdum ve elini tuttum hafifçe gözlerini açıp cam mavisi gözleriyle bana bakınca gülümsedim. "Hele şükür" dediğimde gülümsedi ve elimi sıkıp yutkundu.
"Kızımız iyi mi Kaya?" diye sordu çatlak sesiyle, başımla onayalım.
"Hiç merak etme o gayet iyi"
"Ne zaman çıkacağım buradan?"
"Doktor iki gün sonra taburcu olabileceğini söyledi"
"İki gün çok fazla ben kızımı görmek istiyorum"
"Saçmalama Sevda iyileşmedin henüz"
"Kaya benimle tartışma lütfen dinlemeyeceğim çünkü...kızımı görmek istiyorum beni ona götür lütfen" dediğinde sıkıntıyla nefesimi bırakıp Fatih'i çağırdım geldiğinde ona doktora para vermesini ve hemen şimdi taburcu olmak için rapor hazırlamasını evden bir pantolon ve tişört bir de ayakkabı getirmesini istedim başını sallayıp yanımdan gidince bütün arkadaşları yavaş yavaş odaya girmişti geçmiş olsun dileklerini söylediklerinde gülümseyerek karşılık vermişti.
Sevda Sancak.
Zor bela pantolonu giyindiğimde Kaya sırtımı fazla zorlamamamı ve tişörtü kendisi giydirmeye başlayınca hayran hayran ona bakmış ve yanağını öpmüştüm, kolunu belime atıp beni yavaş yavaş hastanenin çıkışına doğru götürdü. "Kaya"
"Söyle gülüm" dediğinde yutkunarak ona baktım.
"Ben çok acıktım başım dönüyor"
"Hemen bir restorana gideriz" dediğinde başımı salladım. Birlikte restorana girdiğimizde yemeğimizi yedik Toprak, Ali ve Derya'yla vedalaşıp arabaya bindik ve eve doğru ilerlemeye başladık. Eve geldiğimizde arabadan indim ve evin kapısına yaklaştım kızımın ağlama sesi gelince üzüntüyle kapıyı çaldım bir kadın kapıyı açınca şaşkına girsem de hemen bakışlarımı Kaya'ya çevirdim oda hemen açıklama yaptı. "Gönül... mafya çetelerini araştırıp bize yerlerini söyleyen kişi" dediğinde tekrar kıza döndüm sarı saçlarını salık bırakmış siyah gözleriyle bana bakıyordu gülümseyerek bende hafifçe gülümseyip içeri girdim kızım ağlayarak bana döndü ve bir anda beni görünce kollarını heyecanla bana uzattı gülümseyerek onu kucağıma aldığımda Gönül konuştu.
"İlla annem diyor" dediğinde güldüm ve kızın omzunu sıvazladım.
"Teşekkür ederim ben yokken onun yanında durdun"
"Estağfurallah canım her zaman" dediğinde bizden izin isteyip evine gideceğini söyleyince izin vermiştik Fatih bize gülümseyerek bakıp kapıyı kapatınca kollarını göğsünde bağladı bende kızıma bakıp yanaklarını öptüm onun cennet kokusunu içime çektim bağrıma bastım ve deli gibi öptüm onu oda gıdıklanınca güldü.
"Anne beraber yatalım" dediğinde güldüm ve başımı salladım, sütünü hazırlamak için Su'yu Kaya'ya verdim ve mutfağa girdim sütünü ısıtıp içine balı ekledim ve karıştırıp salona girdim Kaya ve Su gülüşerek birbirleriyle oyun oynarken bende yanlarına gittim.
"Evet minik cadım sütün hazır hadi iç de yatalım artık geç oldu" dediğimde babasının üstünden kalkıp kucağıma oturdu ve biberonunu elimden alıp ağzına attı ve içmeye başladı Kaya yanıma gelip ona gülümseyerek bakınca bende ona baktım.
"Ne güzel içiyor sütünü" dediğinde güldüm.
"Canın mı çekti?"
"Olabilir"
"Sana da yaparım" dediğimde kıkırdadı ve gözlerini sırtıma çevirdi hafifçe dişlerini sıktı.
"Canın acıyor mu gülüm?"
"Hayır Kaya'm acımıyor"
"Doğruyu söyle"
"Vallahi acımıyor" dediğimde içi rahat bir şekilde derin bir iç çekti.
"Ben gidip üstüme rahat birşeyler giyeyim sonra birlikte kızımızla uyuruz"
"Tamam" dediğimde kızıma baktım sütünü bitirmiş uykulu gözlerle bana bakıyordu. "Emzik ister misin prensesim?" diye sorduğumda ağzını şapırdattı ve başını salladı, odasına girdiğimde ağzına emziği verip sallamaya başladım ve odama girdim Kaya tişörtünü giydiğinde gülümsedim ve yatağa yaklaştım Su'yu yatağa yatırıp üstüme rahat birşeyler giydim zor bela Kaya ise Su'yu sallayıp gülümseyerek birşeyler anlatıyordu gözleri yavaş yavaş kapanınca yanlarına gittim, Su tamamen uyuyunca onu ortaya yatırdık ve ikimiz iki yanına uzandığımızda birbirimize gülümseyerek baktık. "Kaya bitti mi bu mafya olayları falan?"
"Söz verdim ve tutuyorum yerime başkasını bulacağım yarın"
"Seni seviyorum" dediğimde uzanıp alnımı öptü.
"Bende seni seviyorum Sevda'm" dediğinde gülümsedim.

⚜ Seni Sevmek İstemedim ⚜Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin