⚜ 20. Bölüm ⚜

8.1K 289 10
                                    

Kaya Duman.
"Ağabey en büyük düşmanımız karşımıza çıkmak üzere Sevda ve Su tehlikeye girebilir" dedi Fatih yorgun bir sesle, en büyük düşmanım beni öldürmek için intikama yemin ettiği için geliyordu çünkü daha öncelerde de düşmandık şirket olayları falan yüzünden ama bu daha farklı bir boyuttaydı beni yok edip şirketimi yakıp kül etmek ardından kendisi şirketimin üstüne şirket dikmek istiyordu ama çok gözlerdi.
"Bir yolunu bulacağız Gönül'e söyle tetikte kalsın"
"Ağabey gel inat etme Sevda'yı ve Su'yu Londra'ya götürelim güvende kalsınlar"
"Yapamam Fatih gözlerimin önünde olmaları gerek...benim şu çetelerle ilgilenmem gerekiyor senin görevin ise Sevda'yla Su'ya sahip çıkman" dediğimde sıkıntıyla nefesini verdi ve arabadan indi bende telefonumu çıkarıp Gönül'ü aradım iki çalışta açtı hemen.
"Söyle Kaya"
"Gönül birşey olacak olursa anında bana haber et telefonları dinle"
"Merak etme" dediğinde kapattım ve şirkete gitmek için gaza bastım ama daha caddeye çıkamadan karşıma bir anda çıkan lüks araçla solladım ve yana kaydım peşlerinde tam beş araba vardı belimden silahı çıkarıp önümdeki araca baktığımda hiç şaşırmamıştım Şahin beydi beni öldürmek ve şirketimi batırmak isteyen adam, o anda gaza basınca üzerime doğru geldi bende hemen geriye gitmeye çalıştım ama yandan gelen araçla direksiyonu tutamadım ve araba bir kez takla attığında kafamı sert bir yere vurduğum gibi bilincim gitmişti.
Sevda Sancak.
   "Annesinin bir tanesi" dedim kızımı kucağıma alıp onu mutfağa götürerek, mamasını yapıp onu çocuk koltuğuna oturttum ve mamasını yedirmeye başladım telefonum çalınca diğer yandan kızımı yedirip diğer yandan telefona cevap verdim. "Alo?"
   "Sevda benim Fatih"
   "Efendim Fatih?"
   "Ağabeyim bir çeteden bahsetti sana değil mi?"
   "Evet"
   "Onların yanına gitti benden seni korumamı istedi bilgin olsun ama şuan bir işim çıktı bilirsin banka şirket sorunları falan"
   "Sorun değil Fatih"
   "Bir saate orada olacağım"
   "Tamam" dediğimde kapattım ve telefonu masaya koyup kızımı yedirmeye devam ettim iştahlı iştahlı yerken diğer yandan konuşuyordu.
   "Anne babam nerede?"
   "İşe gitti kızım akşam gelecek"
   "Yanına gidelim"
   "Gidemeyiz güzelim baban çok yorgun birde biz üstüne gidersek daha çok yorulur ve bizimle ilgilenemez" dediğimde dudaklarını büzüp mamasını yemeye devam etti, sıcak ballı süt hazırlayıp biberonuna koydum ve kucağıma alıp içirmeye başladım gözleri yavaş yavaş kapanmaya başlayınca gülümsedim, emziği ağzına verip kollarımda sallamaya başladığımda etrafıma bakındım korumalar yoktu yine de bunun üzerinde fazla durmayıp uyutmaya çalıştım kızımı. Yatağına yatırdığımda alnını öptüm ve odasından çıkıp kapıyı kapattım aşağı indiğimde kapı gürültüyle çalınca korkudan yerimde sıçradım, içimi bir panik kaplamıştı diğer yandan kapı gürültüyle çakarken diğer yandan telefonum çalıyordu kapıyı açtığımda oldukça yaşlı bir adam gördüm iyi giyinimli beyaz saçları ensesine uzanıyor mavi gözleri ruhsuzca bana bakıyordu, kaşlarımı çattım. "Buyrun? Ne istemiştiniz?"
   "Kocan olacak adamı öldürdük mü bilemem ama senin işin hepten bitti kızının da öyle" dediğinde korku vücudumu kapladı o anda hızla kapıyı kapattığımda kilitledim ve korkudan ağlamaya başlayarak hemen elime telefonu aldım Fatih hala arıyordu hemen açıp ağlayarak konuştum.
   "Fatih çabuk gel bir kaç adam geldi eve çabuk" dediğimde kapı bir anda kırılınca çığlık attım ve elimden telefonu düşürüp kızımın yanına gitmek için yukarı çıktım.
   "O kocan olacak adamın intikamına seni geberteceğim!" diye gürlediğinde bir silah sesi duymamla sırtımda hissettiğim keskin acı yüzünden bağırdım, ardından bir kurşun daha saplandı sırtıma ve acıyla bağırıp dizlerimin üzerine çökerken tek düşünebildiğim Kaya ve Su olmuştu gözlerimden yaşlar gelince sırtımda hissettiğim acıyla yere uzandım ve ağlayarak yukarıya baktım, yukarıdan kızımın ağlama sesi gelince gözlerim karardı.
Kaya Duman.
   Gözlerimi açtığımda alnımdan kanlar akıyordu o sırada ambulans sesleri duyunca elimi alnıma koyup inleyerek yerimde doğruldum o anda Fatih ismimi bağırarak yanıma geldi ve hurdaya dönmüş arabanın kapısını tutup çekti açılmayınca silahla kilide vurdu öksürerek arabadan indiğimde Fatih bana öfkeyle ve endişeyle bakıyordu, kaşlarımı çattım. "Ne oldu Fatih neden öyle bakıyorsun?"
   "Ağabey Sevda aradı..." bir anda gözlerini kaçırıp elleriyle yüzünü kapatınca korkuyla ve hüzünle kollarını tutup sarstım.
   "Ne oldu söylesene!"
   "Ağabey aradığında bir kaç adamın içeri girdiğini söyledi o anda iki el silah sesi duyunca..." beynimden vurulmuşa dönmüştüm, ciğerimde hissettiğim büyük bir volkan ve acı yüreğimi küle çevirmişti sanki hüzünle sarsıldım ve başımı iki yana salladım.
   "Sevda'm" dediğim gibi koşmaya başladım ve Fatih'in arabasına bindim oda hemen bana yetişip arabaya bindi ve ambulansa bizi takip etmesini söyleyince gaza bastığım gibi eve gittim. Geldiğimde yüreğim yanmaya öfkeden kudurmaya hazırdım, içeri girdiğimde Sevda'mı yüz üstü kanlar içinde yatarken görünce bağırarak yanına gittim kollarını tutup kucağıma çektim ve onu sarstım o sırada kızımın çığlık atar gibi ağlama seslerini duydum Fatih hemen yukarı çıkınca gözlerime yaşlar dolmuş bir şekilde elimi yanağına koydum. "Hayır Sevda'm sakın kendini bırakma yalvarırım bırakma kendini aşkım ömrüm kaderim yalvarırım! Uyan!" diye bağırdım ve ağlamaya başlayarak sarstım o sırada içeri giren sağlıkçıları ve sedyeyi görünce hemen onu kucağıma alıp yan yatırdım ağlayarak peşinden giderken arkamdan Fatih seslendi.
   "Ağabey ben buradayım" dediğinde ağlayarak başımı salladım ve bende ambulansla birlikte gittim. Hastaneye geldiğimizde onu hemen ameliyata aldılar bende bekleme salonuna girip ellerimi başıma dayadım, hissettiğim acının tarifi yoktu kelimelere dökemiyordum...ona öyle bir aşık olmuştum ki deliye dönüyordum onu öyle kanlar içinde yatarken görünce tekrar gözlerime yaşlar doldu sessizce ağlamaya başladığımda kulağımda onun sesini duydum.
Ah Kaya ben sana söyledim gideyim diye, keşke engel olmasaydın. Böyle olmasının sebebi sensin.
   "Ah be gülüm...sonumun böyle olacağını bilseydim seni yanıma almazdım ilk gördüğüm günden beri... biliyorum Sevda'm aşkım gülüm herşeyim...hepsi benim yüzümden hepsi benim suçum...keşke sevmeseydim seni...seni sevmek istemedim ama sevdim işte...mutlu olacağın yerde bıçak altındasın" dediğimde yumruğumu duvara geçirdim ve hıçkırdım yanıma gelen hemşireyi fark ettiğimde tekrar bakışlarımı yere indirdim.
   "Yaralısınız izin verin ilk müdahaleyi yapayım?"
   "İstemiyorum...tek istediğim karımın iyileşmesi" dediğimde başını salladı ve yanımdan gitti ben tekrar oturdum yerime, telefonum çalınca açtım. "Ne oldu Fatih?"
   "Ağabey çetedekilerin işlerini halletim ayrıca sana ve Sevda'ya bunları yapanları bulduk ağabey Gönül ben ve adamlarımızla iş birliği yaptık"
   "O adamı ben öldüreceğim" dedim dişlerimi sıkarak.
   "Merak etme ağabey şimdi oraya gidiyoruz sen geldiğinde son görev bitecek"
   "Kızım...o nasıl onu kime bıraktın?" diye sordum endişeyle.
   "Merak etme ağabey Gönül onunla ilgileniyor senin evinde ayrıca Sevda nasıl durumu iyi mi?"
   "Daha belli değil yeni girdi ameliyata...çok korkuyorum Fatih ya onu kaybedersem?" bu düşünce aklıma gelince gözlerim doldu yüreğim sızladı ama öyle bir içli sızlamaydı ki...vücudumu yakıp götürmüştü ateşiyle, derin bir iç çekti.
   "Ağabey merak etme o düzelecek o iyileşecek kızınız için hayata dönecek" dediğinde kapattım hiçbir şey söylemedim.
    Aradan geçen üç saatin ardından ameliyat kapısı açılınca hemen ayağı kalkıp doktora baktım bana hafifçe gülümseyerek bakınca endişeyle yüzüne baktım.
   "Karım nasıl doktor bey?"
   "Kurşunların biri derine girmiş ama merak etmeyin çok fazla kötü değil hayati tehlikesi yok bir gün yoğun bakımda kalsın önlem için sonra odaya aldığımızda üç gün sonra taburcu ederiz" dediğinde ellerimle yüzümü sıvazlayıp gülümseyerek şükür ettim ve yanaklarımı sildim doktor da gülümseyerek bana baktı, yutkundum.
   "Onu ne zaman görürüm doktor bey?"
   "Yoğun bakıma aldığımızda...ama on dakikadan fazla durmayın" dediğinde başımı salladım ve teşekkür ettim yanımdan gidince sedyeyle ameliyathaneden çıkan Sevda'mı görünce hemen demirleri tuttum ve gülümseyerek yüzüne bakıp elini elimin arasına aldım. "İyi olacaksın sevgilim söz veriyorum sana...dünyanın en mutlu kadını yapacağım seni" dediğimde onu yoğun bakıma almak için başka bir kapıya götürdüklerinde aklıma o adamın yaptıkları gelince öfkeyle dişlerimi sıktım ve elime telefonu alıp Fatih'i aradım hemen açmıştı. "Sevda iyi yoğun bakıma alacaklar bir gece gözlem altında tutacaklar hayati tehlikesi yok doktor söyledi"
   "Oh be şükürler olsun"
   "O adam nerede şimdi?"
   "Bizim sürekli geldiğimiz terk edilmiş evde ve şuan ona bakıyorum"
   "Testereleri hazırla...unutamayacağı bir işkenceye şahit olacak bedeni!"

⚜ Seni Sevmek İstemedim ⚜Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin