PLASTİK ÇİÇEKLER

131 64 11
                                    

 Ben "Siyahın adamıyım." veya "Kar beyazım." diyemedim hiçbir zaman. Rengarenk de olamadım. Renksiz, şeffaf bir adamım ben. Çünkü renklerimi bile kaybettim. Bir insanın aklının alabileceği her şey terk etti beni. Yani yalnızlığı oynuyorum her perdede.

Mesela, toplama işlemindeki sıfır gibiyim ve aynı zamanda çarpma işlemindeki bir gibi. Öyle etkisiz ve gereksiz. Fakat ikisini bir araya getirip on numara olamadım. Eğer olsaydım, şimdi yanımda birileri olurdu ve ben gamzelerimi gösteriyor olurdum.

Azra, iki seçenek, yani hayalleri ile benim aramda kalıp beni tercih etmemiş ve gitmişti. Belki de hiç iki seçenek arasında kalmadan hayallerini seçmiştir, kim bilir? Sonra temelli gitme kararı aldı sanırım, hayallerine uçtuğu uçak arıza yaparak denize çakıldı ve onun cansız bedenine bile ulaşamadım. Ölü, diri seveceğim yetmiyormuş gibi yokluğunu da sevdim böylece.

Sonra sen geldin Asuman. Derdimi anlatacak tek bir arkadaşım yokken, ailem dahi yokken yanımda, sen geldin. Seninle gece gündüz konuştuk. Yalnızken kafamdan geçen her şeyi artık dıştan anlatabiliyordum. İnsanın sevilmek kadar anlaşılmaya da ihtiyacı oluyor, sen beni anladın. Bunu biliyorum çünkü sen de yaşadın benzer şeyleri. Senin de kıymetlilerini şu önümde uzanan sinsi deniz aldı yanından. Sen de yaşadın kaybın hırçın rüzgarını.

Sonra sen de gittin Asuman, hangi nedenden dolayı olduğu fark eder mi?

Bir saate yakın kumsalda oturdum öylece. Ne yapacağımı düşündüm. Sonra oturarak bir şeyi değiştiremeyeceğimi düşünerek kalktım ve onu bulma ihtimaliyle onunla daha önce karşılaştığımız yere gittim. Yarım saat de burada oturdum ama gelmedi. Zaten havalar bozduğundan pek gelen giden yoktu ama onun için fark etmeyeceğini düşündüm. Tabii hasta olduğunu aklıma getirince burada olmama ihtimali de yükseldi. Tekrar kalktım ve sokaklarda dolaşmaya başladım. Daha önce bu kumsala geldiğine göre bu civarda olmalıydı evi. Sokak sokak aradım. Olur olmaz insanları ona benzettim ama bir iz bulamadım.

Onu bulamayacağımı kabullenmenin sessizliğiyle eve doğru yürümeye koyuldum. Eski günlerime geri dönecektim. Alışveriş yapmayacak ve çiçekleri sulamayacaktım.

İçeyim bari, dedim. Tekel bayiye girecekken iki dükkan ötedeki marketten çıkan kişiyi görmemle içime umut tohumları ekildi. O gün kavga ettiğim, Asuman'ı rahatsız eden eski sevgilisini gördüm. Hakkında fazla konuşmamıştık, sadece Asuman'ı aldattığını biliyordum.

Bayiye girmekten vazgeçip belki Asuman'a ulaşırım ümidiyle onun peşinden gittim. Ara sokağa saptı. Kapüşonumun şapkasını kapatıp sokak boyunca onu takip ettim. Geçtiğim yolları dikkatle hafızama kazıdım.

Kavga ettiğimiz için değil, o gerçekten kötü birine benziyordu. Yürüyüşünde bile tekin olmayan bir şeyler seziyordum. Onun kötülüğüne inandıkça Asuman'a ulaşma isteğim de artıyordu. Çünkü korumak istiyordum onu bu kötülükten.

Kırmızı duvarları olan tek katlı bir evin önünde durunca bir kaç metre uzaktaki bir ağacın arkasına dikildim. Kapıya vurdu. Kapı açıldığında kapıda Asuman'ın yaşlarında sarışın bir kadın belirdi. Asuman olmadığını görünce içimdeki umut kırıntılarını kuşlara yem ettim. Kadın onun elindeki market poşetlerini aldı, biraz konuştular. Birbirlerine gülümsedikten sonra birbirlerinin yanaklarını öpüp vedalaştılar. Fakat kuşlar umut yemediği için onu takip etmeye devam ettim. Belki bu sefer yolu Asuman'a düşerdi. Geri kalan yolu da aklıma kazıdım. Bu sefer iki katlı bir evin önünde durdu ve ben bir kaç metre ötede bir duvarın arkasına saklandım. Yine kapıya vurdu. Kapıyı açan olmadı. Fakat içerideki biriyle konuştuğunu dudaklarının kıpırdayışından anladım. Kapı açılmamaya devam edince kapıya ardı ardına sert sert vurdu. Kapı açılırken kalbim son hız atıyordu. N'olur, dedim. N'olur, o olsun.. Başka bir şey istesem olacakmış, kapıda Asuman belirdi. "Beni rahat bırak artık Korkut!" diye bağırdı. Sesi fazla yüksek çıktığından ben de duymuştum. Asuman kapıyı kapatmaya yeltendiğinde Korkut kapıyı ittirerek içeri girmeye çalıştı. Müdahale etmekle etmemek arasında kaldığım bir kaç saniyenin sonunda müdahale etme kararı aldım ve yanlarına doğru ilerledim.

KIRIK HİKAYEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin