Canlarım yavru kartallarım:)
Üzerinize afiyet, ben biraz hastayım, hafta sonu da oğlan falan derken bir gün geciktim.
Aslında bir gün gecikmekle kalmadım, bugün yayınlamayı umduğum çok uzun bölümü tamamlayamadım.
Ama biten kadarını yayınlıyorum, yine az değil, üçbin küsur kelime. Sizi haftaya kadar bekletmem, bir iki gün içinde geri kalanını da yayınlarım.
Hale ile Serdar bu hafta kavuşacak, kararlıyım:)
Ama onlar kavuşmadan Serdar'ın Hale'ye büyük bir güzellik yapması gerekiyor, o güzelliği yarın okuruz:)
Bugün Emre-Serdar shipliyoruz ehehe:)
Şaka şaka, çok duygusal bir Emre-Gamze bölümü de var:)
Çok çok sevgiler,
Ayşe
VE SEN EZİLİRSİN
Serdar karşıya geçip Ordu Evi'nin otoparkına geldiğinde, Emre'yi arabasının kaportasına tünemiş, onu beklerken buldu.
"Arabamdan uzaklaş."
Emre hiç kıpırdamadı.
"Sana bi iyilik yapasım var, zorlaştırma istersen."
Serdar kaşlarını kaldırdı.
"Sen? Bana? İyilik?"
Emre sevimli sevimli omuzlarını kaldırdı.
"Ya. Ben de inanamadım kendime."
Serdar cevap vermeden dudağını bükünce, Emre mevzuya bodoslama girdi.
"Hale'nin nerede olduğunu biliyorum."
Serdar'ın yüzü ifadesizdi.
"Neredeymiş?"
"Suriye'de."
Serdar'ın yüzü hala ifadesizdi.
Uzadıkça uzayan bir sessizlikten sonra Emre kaşlarını çattı.
"Bak bunu beklemiyordum işte."
Serdar piskopat piskopat hafifçe gülümsedi.
"Ne bekliyordun? Teşekkür mü?"
Emre zıplayarak Serdar'ın arabasından indi.
"Yoo... Sorular bekliyordum. 'Emin misin' 'Suriye'nin neresinde' 'Niye Suriye'ye gitmiş ki o manyak' 'Nerden öğrend...'"
Serdar Emre'nin sözünü kesti.
"Ne zamandır biliyorsun?"
Emre sevimli sevimli omuzlarını kaldırdı, nefesini verdi.
"Iıı... Bir ay olmuştur."
Serdar başını kaldırdı, gökyüzüne baktı, sonra bi burnunu çekip boynunu kütürdetti.
Ve Emre'ye kafayı koydu.
Emre uçup az önce indiği kaportaya sırtüstü yapışırken, Serdar hızla arabasına bindi ve kontağı çalıştırdığı gibi sinirle gazı kökledi.
Araba öne doğru fırlayınca, Emre kaportadan aşağı kayıp arabanın altında kalmamak için son anda döndü, parmaklarını sileceklerin hemen altındaki boşluğa geçirdi, beş saniye içinde nerdeyse yüz km hıza ulaşarak otoparktan çıkan arabaya can havliyle tutunmaya çalışırken bağırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇATLASIN DÜŞMANLAR (Savaşma seviş Serisi 2)
General FictionKamuflajlı kollarının kızın sarı bukleleriyle oluşturduğu tezata gülümsedi. Sonra gözlerini aşağıya indirdi. Bedeniyle duvar arasında küçücük kalan bir kız. Beyaz dantelin örtemediği göğüslerin arasındaki muhteşem vadi. Kızın kokusuyla sarhoş olmu...