Tallen şehrinin kapıları açılırken içeriye Jkinya Krallığının kraliçesi giriyordu. Etrafta kimseyi görememişti. Merakla etrafa bakarken orda bulunan askere:
- Herkes nerede?
- Tören bahçesindeler majesteleri. Beni takip edin. Bugün hem yas hem de taç törenimiz var.
Kraliçe ve yanındaki adamları ile merak için de tören alanına ilerlemeye başladılar.
Tören alanın da gömülmek için iki tabut bekliyordu. İkisi de çok özenle hazırlanmıştı. İkisi de kral tabutuna benziyordu. Lakin bu çok saçma olurdu. Bu sırada Tom, kraliçenin yanına gelerek:
- Geleceğinizi bilmiyordum. Haberim olsaydı sizi kapıda karşılardım. Lakin gördüğünüz gibi yas törenimiz var. Amcam Kral Umber öldü.
- Nasıl?
- Ben de burada değildim ama bana söylenen zehirlenerek olduğu.
Bu sırada Tallen'ın Kontris'i tören için gelmişti. Herkes yerini aldıktan sonra Kontris, kralın yaptıklarını ve yapacaklarını anlatmaya başladı. Kralın son vasiyet mektubunu okudu. Bu mektup krallar ölmeden önce hazırlatılır. Ölene kadar istedikleri zaman değiştirirler. Kontris:
- Sevgili halkım, yeğenim. Eğer ki bu mektubu şuan dinliyorsanız muhtemelen ölmüşümdür. Bu yüzden son vasiyetim olarak tüm haklarımı ve tacımı yeğenim Tom Tallen'a bırakıyorum.
Kontris'in son sözlerinden sonra tabutlar omuza alınarak gömüleceğe yere taşınacağı sıra Tom araya girerek:
- Kontris. Diğer tabutu unuttun galiba.
Diyerek ona onun da önemli olduğunu belirtti. Kontris özür dileyerek onyn içinde bir şeyler söylemeye başlamıştı. Sadece övgü dolu güzel sözler vardı ağzında. Her iki insan içinde. Srina ağlamaktan gözleri şişmiş kıpkırmızı olmuştu. Büyücü Ghilla başını öne eğerek Kannar lisanın da "Aste nie ennem. Aste." <Huzurlu uyu dostum. Huzurlu.> diyordu. Tom ise öfke ve hüzün ile dolmuştu.
Kontris'in son sözlerinden sonra tabutlar omuza alınarak götürülmeye başlandı. Ardından güzel rahatlatıcı ezgiler ile eşlik ediyordu herkes. Krallık mezarlığına gelindiğinde her iki tabut da kendileri için hazırlanan yerlere gömüldü. Her ikisi içinde sevenleri hediyeler bırakarak yanlarından ayrılmaya tekrar tören alanına dönmeye başladılar. Çünkü sırada taç töreni vardı.
Tom, taç törenin ertelenmesini istemişti. Ama eski kralın sağ kolu ona acele etmesini karanlığın beklemeyeceğini söylemişti. O da yaşadıklarını ve şuan köylerde olanı düşününce doğru olduğuna karar verdi. Lakin aklına da Ankour ile yaptığı konuşma ve teklifi gelmişti. Tallen kralı olması karşılığında Tom onunla savaşmayacak yanında yer alacaktı.
Tören alanına herkes toplandıktan sonra Kontris tekrar en ön konuşma yerine çıkarak:
- Yeni kralımızın taç töreni için burada toplandık. Binlerce yıldır olduğu gibi yine tacı krala giydirmesi için Büyücü Ghilla burada bulunmaktadır.
Ghilla gelerek tacı bulunduğu yerden eline aldı. Tom önünde tek ayağının üstüne diz çöktükten sonra Ghilla tacı kafasında tutarak:
- Ben Kannar'dan büyücü Ghilla. Sen Endroy oğlu Tom Tallen. Seni Tallen'ın yeni ve ölene veya sen haklarından vazgeçene kadar daimi kralı ilan ediyorum. Bu kral hayatın boyunca tek diz çökmen olması dileği ile.
Tacı, Tom'un kafasına yavaşça geçirdikten sonra sol elini kaldırarak dövmenin üstüne su dökerek temizledi. Ardından Tom'un sol elini kaldırara "Yeni Kral" diye bağırdı!
Herkes alkışlamaya başlamıştı. Tom. Artık Kral Tom onları eli ile dur işareti yaparak durdurduktan sonra:
- Halkım, Dostlarım, Kardeşlerim. Büyük savaş kapımıza dayandı. Asıl düşman kötülüğünü saldı. Çok yakında da kapımıza dayanacak. Ama inanıyorum ki onu yerle bir edecek ve eskiden olduğu gibi atalarımızın yaptığı gibi, onu tekrar geldiği yere yollayacağız! Zafer yine bizim olacak!
Halk daha da coşku ile alkışlamaya başlamıştı. Kraliçe de bu söylenenlerden mutluydu. Tom, Ghilla'ya dönerek:
- Baş büyücüler ne dedi? Gelecekler mi?
- Karar almaya çalışıyorlar kralım. Üzgünüm.
- Üzülme dostum. Artık benim de dostumsun. Krallığın dostuğu olduğun müddetçe her daim dostum kalacaksın. Bu senin sorunun değil üzülme. Gördüğüm kadarıyla Jkinya Krallığı bizimle.
Tom, Ghilla'ya gülümseyerek kaleye, tahtına doğru yürümeye başladı. Tören alanındaki herkes dağıldı. Kraliçe de Tom'un peşinden gitti.
Tom, tahtına oturduktan sonra Kraliçeye:
- Gelme sebebiniz umarım karanlık ile savaş içindir.
- Öyle majesteleri. Her şeyin farkındayız. Güçlerimizi birleştirmek istiyoruz.
Bu sırada kapılar açılarak haberci içeri girdi:
- Kralım Jkinya krallığından kötü haberler getirdim.
Kraliçe şaşkınlık ve korku içinde haberciye:
- Ne demek kötü haber? Hem de benim Krallığımdan?
- Anlat.
Dedi Tom.
- Kralım, Kraliçe ayrıldıktan birkaç gün sonra Hnir tarafından krallık ele geçirilmiş. Kraliçe'nin çocuklarını esir olarak almışlar.
Kraliçe hiddetlenerek adete sinirden gözlerinden ateş atmak üzereydi:
- Demek Hnir! Onun kafatasını parçalayacağım. Kıllarını tek tek yolacağım. Acı içinde merhamet dileyecek.
Kral Tom şaşırmış ve sakin bir şekilde Kraliçeye doğru:
- Sakin olun. Onlarda sizden bunu bekliyor. Zamanı gelince intikamınızı alırız. Çocuklarınızı savaşsız ve sessizce kurtarmanın yollarını arayalım. Casuslarımı bunun için görevlendireceğim.
Kraliçe bir şey demeden sinirle Kralın yanından ayrılarak çıktı. Tom tahtında oturmuş bir şekilde boşluğa doğru bakışları dalmış ve düşüncedeydi. İhanet eden krallıklar ve insanların da olacağını fark etmişti. Bu yüzden savaş öncesi kendi içindeki hainleri temizlemeliydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATİS
Fantasy"...Kapı nöbetçisi bağırdı: - Kapıları açın! 5 metre büyüklüğünde 1 metre kalınlığındaki çelikten yapılmış dev kapılar açılmaya başlandı. Tom yanındaki adama: - Bu kapılar insan saldırıları için yapılmadı. Bundan binlerce yıl öncesindeki daha...