Sempatik çocuksu hâlleri ona kızmama izin vermiyordu.
-Benim bakışlarım sahipsiz...Ya senin? Belki sevgilinle seni çekerim olmaz mı?
Anlamsızca bu soruya vereceği tepkiyi,cevabı deli gibi merak ediyordum.
Önce sustu... Sonrasın da kıpkırmızı olmuş yüzünü kaşıyarak "Ne mutlu ki bana benim de sevgilim yok" dedi.
Onu daha fazla utandırmamak için duymamış gibi devam ettim yola.Bu günün de sonu yine Çınar Baba gibi görünüyordu.
-Merhaba Çınar Baba.
-Hoşgeldiniz gençler nerden böyle?
"Bakış avından" dedi Deniz.
Bakış avı... Deniz'in bu sözüne hep birlikte kahkaha atarken Çınar Baba bir den duraksadı.
Yerde duran o isimsiz kitabı yine eline aldı.Bir kaç kez elini kitabın yüzün de gezdirip "Bakış" dedi.
Deniz elini Çınar Baba'nın dizine koyarak "Eşin mi aklına geldi? "diye sordu.
O dev gibi adam gözlerinden kitaba düşen damlaları sildi."Hiç aklımdan çıkmadı ki" dedi.
Çınar Baba'nın aşkı olan o büyülü,güzel kadını şimdi daha çok merak etmiştim.
-Adı neydi?
-Zuhâl.
-Peki bu kitap?
Bu soru üzerine Çınar Baba usulca kitabın kapagını açtı. Sayfalar da yer alan fotoğraflara dokunarak bu kitap değil albüm dedi.
Albümün ilk sayfasın da eli belinde mağrur bakışlı çimen gözlü saçları beline kadar sarkan inci küpeli bir kadın vardı.Bir kadın ancak bu kadar soylu ve asil görünebilirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MEDUSA ETKİSİ
RomanceProfesyonel fotoğrafçı olan Sezin, bir macera arayışıyla hiç bilmediği küçük bir şehire yerleşir.Bu şehir de bir kaza ile tanıştığı Deniz ise Sezin'e her durumda eşlik eder. Deniz sırlarla dolu bir adamdır ve büyüleyici masum bir güzelliğe sahip ol...