DefÖm NewYork'a Kaçış 2.Sezon

Mutluluk Sebebi

Ömer'den

Defne bayıldıktan sonra.Sedye getirip
Kontrole aldılar doktor bir kaç muane yapmasini gerektiğini söyleyerek muaneye götürdü.Bir oraya bir buraya volta atiyordum.Aceba defne'm in neyi var.Yine fazla stress mi yapti.Yine benim yüzümden galiba off off ben napıcam ya.Onu stressten uzak tutmam gerekiyor sanirim.Biraz da şu sinirlerime hakim olmam lazım.

Defne'den

Muane odasina girdikten sonra doktor gülerek bana bakmaya başladı.Allah'ım manyak mi bu adam ya? Niye gülüyorsun kardeşim.

Doktor leo:Ma'am come hear pleas (Hanım efendi buraya gelin lütfen)
Doktorun dediğini yapıp ultrasyon  yanına gittim.Sedye ve ultrasyon cihazı vardı

Doktor leo:Pleas reach the bed, I need yi look your stomach with ultrasound device (Lütfen yatağa uzanın, ultrason  cihazı ile karnınıza bakmam gerek)

Karnıma neden bakacakmış ki bayılmam ile karnımın ne alakası var bu doktor da ultra manyak çikti hey Allah'ım ya.

Defne:Why?What have my stomach ?I just little tried.For being tired ı must be fainted.(Neden?Karnımda ne var ki?Ben sadece biraz yoruldum.Yorulduğum için bayılmış olmalıyım)

Doktor:I am doctor ma'am not you.Pleas listen me.Do  it what ı say.
I suspect some things.You will happy when i be sure.(Ben doktorum hanımefendi siz değil.Lütfen beni dinleyin.Ben ne dersem onu yapın.Bazı şeylerden şüpheleniyorum.Emin olduğum zaman mutlu olacaksınız)

Valla çatlak bu doktor delirtecek beni seni söyleyeceğin hangi şey beni mutlu edebilir.Gebertecem bu doktoru ruh hastası sen nasıl doktor oldun ya bayilinca karına değil kalbe , tansiyona felan bakılır.Bunda beyin yokki.

Defne:Okey doctor.Look at my stomach.But i want to go home fast.I am so tried.(Tamam doktor.Karnıma bak ama ben hızlı eve gitmek istiyorum çok yoruldum.)

Doktor aleti alıp karnıma bakmaya başladı çok keyifli görünüyordu.Yoksa yok yok adet günüm gecti diye stresliydim ben yok olamaz canım.Bi yanlışlık var bu iş

Doktor:Mrs iplikçi you are pregnant three weeks  .Congratulations Baby is very healthy.
(Bayan ipliķçi 3 haftalık hamilesiniz tebrikler.Bebek gayet sağliklı)

Defne:What?I am pregnant ?Are you sure.Look again(Ne hamilemiyim ?Emin misiniz ?Tekrar bakın.)

Doktor:Yes i am sure.look heer pleas.
(Evet eminim buraya bakın lütfen.)
Ultrason cihazına bakar bakmaz ı küçük sey'i gördüm.O küçük şey benim bebeğim mi şimdi?Kıyamam ben kuzuma daha küçücük ben ona bakamiyorum galiba ben çok kötü bir anne olacağım.

Defne birden hüngür hüngür ağlamaya başlar göz yaşları sel gibi akıyordur.(Ömer gel sustur şunu kurban olayim bak sana çocuk doğmadan bir vuslat daha yazarim gözünü seveyim.Hormanlar kafa yaptı defne'ye)

Doctor:Ma'am don't cry pleas.Do t9u want to call your husband? (Hanımefendi ağlamayın lütfen.Kocanizi çağırmamı istermisiniz?)

Defne:Pleas call him but don't say i am
pregnant.I want to tell him.(Evet onu çağirin lütfen ama ona hamile olduğumu söylemeyin ben söylemek istiyorum)

Doctor:Okey

Doctor:Mr iplikçi your wife call you.Come with me pleas.(Bay iplikçi karınız sizi çağiriyor benimle gelin lütfen)

Ömer:Thank you doctor.

Ömer den

Odaya girdiğimde defne ağlıyordu sarılıp göz yaşlarından öptüm.

Ömer:Ne oldu birtanem? neden ağliyorsun? çok mu üzdüm seni?Özür dilerim sevgilim.Bir daha üzmicem seni şimdi sil o bir ömür hatırlık kahve gözlerinden yaşları.

Defne:Ömer ben çocuğumuza iyi bakamamişim çok küçük.Ben çok kötü bir anneyim.Çocuğumuza bakami (yorum bile demeden ömer bağırmaya başladı)

Ömer:Ne çocuğumuz mu dedin?Bizim bebeğimiz mi olacak. SENI seviyorum sevgilin *diyip yüzümün her yerine öpücükler kondurmaya başladı sonra doktorun camına çikıp ordan bağırmaya devam etti )

Ömer:I love you daphne , I love youuuuuu.I love you so much.(SENI seviyorum defne.Seni seviyorum seni çok seviyorum)Diyip beni yanına alıp camın kenarina götürdü

Ömer: This women my wife and she
Is pregnant.And ı love him so much.I love you daphne (Diyip dudağima yapıştı herkes bize bakiyordu)Zaten buraya geldiğimizden beri sürekli bir vukaat oluyor ve herkez bize bakıyor alıştım sanirim bende ömer'e karşilık verdim sonra dönüp ellerimi tuttu.Herkes alkışladı bizi

Ömer:Dile benden ne dilersen sevfilim.Sen bana hayatimin en güzel hediyesini verip beni baba yapıyorsun.Ne istersen yapaçağım.

Defne:Ne istersem mi? (Ömer ellerime öpüçükler koymaya başladı gözlerinden bir iki damla mutluluk gözyaşı akti)

Ömer:Ne istersen?

Defne:Özge ile barışacaksın

Ömer:?

Eveeet canlar biliyorum çok uzun süre oldu ve bu bölüm çok kısa oldu ama bu aralar çok yoğunum kusuruma bakmayın lütfen.Ama artık bölümleri daha uzun yazacağım her bölüm biraz daha uzatacağim 3 bin 4 bin kelimelik bölümler yazmaya çalışacağim.Sabriniz için teşekkür ediyorum vote ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.Sevgiler saygılar