24.BÖLÜM
5 GÜN SONRA...
Güneş beş gündür yüzünü göstermiyordu.Bembeyaz kar almıştı güneşin yerini ve bugün doğum günümdü.On yedi yaşıma giriyordum.Drew beni bugün yemeğe çıkaracaktı.Bu arada sem'in durumu şuan gayet iyi dün taburcu edildi şuan evde dinleniyor.Yemek yedikten sonra belk drew bir otelde kalmamız için ısrar eder ve o oda'da neler yapabiliriz bunları hayal ediyordum.Yaşıma göre çok olgun olduğum her hal ve hareketimden bellidir.Camın önüne bir sandalye çektim ve oturdum.Kar her yeri bembeyaz yapmıştı pamuk gibiydi.Bir kaç dakika bakındıktan sonra cebimden, telefonumu çıkardım ve Emilyi aradım."Alo Emily sensin değilmi? Emily!" Ses gelmiyordu.Emily diye on kere bağırmıştım neredeyse."Ahaha! Buradayım korktunmu ha?" Yüreğime inmişti bir şey oldu sanmıştım."Hayır hiçte korkmadım salak şey." Emily gülerek."Doğum günün kutlu olsun drew ile bir planınız varmı?" Emily ile konuşurken bir yandan buhar olmuş cam'a yıldızlar çiziyordum."Evet var akşam yemeği." Emily gülmeyi sürdürdü."Koskoca Drew TOMSEN ve sade bir akşam yemeği ha?" Yakında sağır olmanın nasıl bir duygu olduğunuda tadacağım galiba bu gülüşten sonra."Hiç bir fikrim yok Emily neyse kapatmalıyım duş alacağım,hangi elbiseyi giyeceğime falan karar vereceğim sonra görüşürüz."Duş almak için üst kata çıktım...
Aynada kendime baktığımda suratımda üzgün bir ifade vardı.İlk olarak bunu silmekle işe koyulmalıydım.Odama girdim ve gardolabımı açtım.Emily'nin bana hediye ettiği elbiseyi çıkardım gerçekten çok güzeldi.Elbisemin rengine uygun makyaj yapmaya başladım.Ardından Banyoda saçlarıma fön çektim.Elbisemi giydim ve hazırdım saate baktığımda drew'in burada olması gerekiyordu.Böyle düşünür düşünmez zil çaldı.Gıcırdayan merdivenlerimizden aşağı inip kapıyı açtım.Drew siyah bir takım elbise giymişti.
"Çok yakışıklı olmuşsun." Narin bir ses tonuyla."Sende çok güzel olmuşsun harika görünüyorsun." "Teşekkürler canım çantamı alıp geliyorum." Saat 8.00'dı ve sabahtan beri kar yağıyordu.Kar'ı ne kadar sevsemde bu kadar yağması kötü bir durumdu.Çantamı alıp aşağı indim.Evin kapısını kirtledim ve Drew benim kapımı açtı.Arabaya bindim ve yolculuğumuz başlamıştı.
Akşam yemeğini yiyeceğimiz yere varmıştık.Aşırı derecede lüks duruyordu.Arkama baktığımda kaza olmuştu."Bunlar hep kar yüzünden oluyor." Drew"Bugün senin doğum günün huzurlu ve mutlu olmanı istiyorum bu arada canlı müzik var." Ben gülerek."Çok sevindim." Drew"Fakat bir sorunumuz var bu canlı müzik için aşırı talep olduğu için seçmeler başlatmışlar yani yarışma gibi yemek yedikten sonra başlayacak juri olurmusun dediler bende kabul ettim." Ben konuşmaya başladım."Bunu yapmak için bir yarışmaya ihtiyaçları yok bence neyse hadi girelim." Kocaman bir sahne vardı ve onun önünde duran binlerce masa çok büyüktü burası.Bir garson geldi ve sandalyemi çekti.Aslında bunu Drew yapacak diye umuyordum.
1 SAAT SONRA...
Romantik bir yemekten sonra aslında biraz şarkı dinlemek iyi olacak gibiydi.Bir adam bizim masamıza doğru geliyordu."Kusura bakmayın sizi rahatsız ediyorum fakat juri üyemizin biri kaza yaptığı için sevgilinizin juri olmasını istiyoruz tabii siz kabul ederseniz." Çok mutlu olmuştum."Kabul ediyorum." Oturduğumuz yerden kalktık Drew benim elimi tuttu ve adamı izledik sahnenin önündeki masaya oturttu bizi."Buradan çıktıktan sonra otel bizi bekliyor olacak." Diye fısıldadı kulağıma hayallerim gerçek olmuştu.Çok fesatımdır.Sahneye bir adam çıktı ve isimleri okuyacağını daha sonra okuduğu kişilerin sahneye çıkıp şarkı söyleyeceğini belirtti.
"Christin Brown!"
"Ne?" konuşan drewdi.Ne diye bağırmıştı.Şarkı devreye girmişti.Don't rain on my prade gelecek kişinin sahnede çıkmasını beklerken restoranın girişinden geldi ve şarkı söyleyerek sahneye doğru yürümeye başladı."Sorun nedir drew?" Drew"Chris eski sevgilim." Şok olmuştum kıza baktığımda siyah saçlıydı,esmerdi,üstün'de turkuaz bir elbise vardı.Çok güzeldi zaten sesine söylenecek söz yoktu.Sahneye girmeden bizim masamızın önüne geldi Drew'e öpücük falan yolluyordu.Drew ilk başta ne kadar üzgün görünsede şuan gülüyordu.Benim ise Christin'e karşı yüzüm gülüyordu fakat o bana bakmayı bırakınca sinirleniyor ve içimden küfür ediyordum.
"Tanrım ne doğum günü ama..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖZ (TAMAMLANDI)
ComédieKonu ; AnaBella, adında ki on altı yaşında bir kızın hayatı sorunsuz ilerlerken bir anda alışveriş merkezinin vitrinine araba çarpmasıyla birlikte kırılan cam parçalarının , gözüne girmesi hayatını tamamen değiştirecektir. Tüm Hakları Saklıdır©Mar...