Bir Çift Göze Aşık

BÇGA -17-

Uyandığımda başım çatlıyordu sanki kafamın içinde filler tepiniyordu. Yataktan kalktığım gibi banyoya girdim hızlı kalktığım için gözlerim kararmıştı. Yüzümü yıkadıktan sonra aynada kendime baktım. Berbat görünüyordum. Açık kahverengi saçlarım dağılmıştı, dalgalı buklem yüzüme yapışmıştı. Beyaz olan tenim daha çok solmuş bir vampire benziyordum. İçeri salona gidip etrafa bakındım her taraf dağınıktı. Ece uyanmamıştı.

 

Mutfağa girip kendime su aldım ve aspirin içtim. Kollarımı sıvayıp temizliğe giriştim. Kaç gündür evle ilgilenemiyorduk...

 

Kendimi koltuğa attığımda bacaklarımın ağrıdığını hissettim. Gerçekten yorulmuştum ama ece hala uyanmamıştı ve aslıda gelmemişti. Aramalı mıydım? Ama çok merak ediyorum... Hayır aramayacağım.

 

Kapının kilidi zorlandığında hemen kalkıp kapıya gittim ve delikten baktım bu aslıydı. Başka bir şey dileseydim keşke diye geçirdim aklımdan. Kapıyı açtığımda Aslı'nın yüzü gülüyordu sevinçle geldi ve çantasını koltuğa bırakıp o da yanına oturdu.

 

 

 

"Yüzünde güller açıyor?" dedim yanına oturduğumda.

 

 

"Mira dayanamıyorum... Çığlık atacağım galiba." dedi elini kalbine koyarken. Bu haline gülmüştüm.

 

 

"Güzel bir geceydi yani? Buna sevindim. Gerçekten."  tebessüm etmeye çalıştım benim için hiçte iyi olmamıştı.

 

 

"Mira... Eminim mert seni çok seviyor bu her halinden belli sadece biraz zor birisi." dedi göz kırparak.

 

 

"Niye bağırıyorsunuz ya!" sesin geldiği yöne baktığımızda ece karşımızda pijamalı ve uykulu gözlerle bize bakıyordu. Karamel saçlarını topuz yapmıştı. Ve çorabının teki yoktu. Bu haline gülmüştük.

 

 

"TÜNAYDIN prenses. Uyandığınıza göre kahvaltınızı hazırlayalım mı?" dedim şeker sesimle.

 

 

 

"Im... evet olabilir." dedi yanımıza yatarken. Yanımda ki yastığı alıp yüzüne fırlattığımda afallamıştı.

 

 

"Dalga mı geçiyorsun öğlen oldu! Ben ise evi temizledim. Kahvaltıyı sen hazırlıyorsun!" dedim emir verici tonumla. Yüzüme bıkkınlıkla baktı ve yerinden kalktı. Sonra tekrar bize bakıp yanımıza geldi.

 

 

 

"Önce ne olduğunu anlat! Yoksa gitmem."

 

 

 

"Ah tamam anlatacağım." dedi aslı Ece'nin kolundan tutup yanına çekerken.