Aldığım her nefes sayılı, anlatmak için tüketiyorum acıları
Çocuklar koşuyor sokakta birinin topu diğerinin misketleri
Mutlu oluyorsun izledikce masum rüyaları
Son buluyor çektiğin nefesle naçizane hikayen gecede
Tren kalkıyor eski gardan, demir raydan
Ney gibi esiyor duvaklı gelin yanmış dağdan
Kanadı kırık, dalı kırık acılar içinde
Bir gece rüzgar gibi bir ikindin yağmur gibi, ıslatıyor ruhu dibinde
Aldığım her nefes sayılı, anlatmak için tüketiyorum acıları
Balonum gökyüzünde, berrak burukluklar içinde
Maviye doğru yol alır, umudu kayıklar gögsünde
Kapkara güller bezelenir, yattığı mahrem dişine
Sesi yankı eder geceye, akan kan seline
Vurgundur kaldırım gece yarısı saat ikiye
Beş geçer adım adım sona yürüdüğünde
Aldığım her nefes sayılı, anlatmak için tüketiyorum acıları
Tını çınlar ahsen yaz günlerinde
Bir çıplak kalır bir vicdansız temmuz güneşinde
Uçurumdan çıkar tüm şehri seyre
Sokakta çocuklar koşuşturur, eskimiş yol üstünde
Başını alıp gitmek istersin, korkular bileğinde
Yazmakla bitmez, uzun yollar seyrinde
Aldığım her nefes sayılı, anlatmak için tüketiyorum acıları
Karanfile şarkılar söylersin, ahbabın olur kadıköy hancıları
Vapurun yanaşır iskeleye, acılar içinde ceylan avcıları
Susuz geçen gecenin ardında, gülün solması
Bir kalemin bir kağıdı son mısrasında yakması
Kahkalar ardında mutsuz insanların kedeh çarpması
İnsanı aciz kılar, içinde ki çocuğu henüz yeşermeden vurması
Aldığım her nefes sayılı, anlatmak için tüketiyorum acıları
Yarın hiç olmayacak gibi yaşasak da
Bir gün son bulacak tüm anılar, hatıralarla
Merdivenlerin basamakları bitecek o naif şafakla
Karanfiller solacak dalarında
Trenin bitecek o gitti demir yolda
Böyle bir sabahta, yaklaşılır ömrün sonuna
Aldığım her nefes sayılı...