#kim na young - say goodbye.
❦[9 ay önce / Hatay Devlet okulu.]
"Bunu bana neden yapıyorsun?"
Ağlamaktan sarsılan kız, önümdeki soğuk mermere çöküp havlusu açılmasın diye soğuktan kıpkırmızı kesilmiş elleriyle onu sıkıca tutuyor, bir taraftanda bağırıyordu.
"Çünkü bunu hakediyorsun. Daha fazlasını bile hakediyorsun!" dedim ifadesizliği gömdüğüm sesimle. Karşımda ağlaması yada spor dersindeyken kıyafetlerini çöpe attığım için duştan sonra havluyla ortada kalması umurumda değildi. İsterse bütün okula böyle rezil olabilirdi bile.
Bu onun yaptıkları karşısında tüy gibi kalırdı nasıl olsa.
"Tamam anladım yaptığım her şey benim hatamdı," diyerek derin bir hıçkırığı dudaklarından saldı İrem. "Ben hatalıyım! Ben çirkinim! Ben kaşarım! Ben ucubeyim! O kadar lüzumsuzum ki yaşamaya bile hakkım yok. Burnum büyük, saçlarım kokuyor, çillerim var. Çok kötüyüm. İnsanların bana bakınca midesi bulanıyor. Anladım artık. Anladım. Yaptığım her şey benim hatam."
Zihnimin içine düşüp orayı karartan birşeylerin varlığınğ hissettim aniden. Karşımdaki çaresiz kızın bakışlarından içime doğan bir güneşti belki de bu, ama beni aydınlatmak yerine sadece ruhumu yakıyordu. "Ama sen çok mu huzurlusun, çok mu mutlusun? Tek bir hatan dahi yok, yine de mutlu musun?"
Cevap vermedim.
"Mutlu musun diye soruyorum!" diyerek bağırdı İrem. Islak saçları yüzüne yapışmış, soğuktan çenesi titriyordu.
"Herkes hata yapar ama hiç kimse yaptığı hataların bedelini böyle ödemek zorunda değil! Sen böyle yapınca benden bir farkın kalıyor mu?! Benden farklı olmuyorsun ki! Benim gibi bir ucubesin sende! İkimizde canavarız. Etrafımızdakilere zarar veriyoruz. Oldu mu?"
Yine cevap vermedim. Sol elimi yanımdaki soğuk mermer duvara yaslayarak ifadesiz bakışlarımı yerde gittikçe iki büklüm olan İrem'in üzerine diktim. Cevap vermediğimi fark ederek daha da şiddetli ağlamaya başladı ve sarsılarak bedeni daha da küçüldü.
"Ben de insanım!" diye konuştu hıçkırıklarının arasından. "Ben de hata yapabilirim! Neden bana bunu yapıyorsun ki?"
Birkaç adım geriye attım ama kapıyı kapatıp kilitlediğim için hemen kaçamazdım buradan. Sırtımı soğuk kapıya dayandığımda İremi kilitlediğim bu odaya kendimi hapsedilmiş gibi hissettim.
İrem içini boşaltırcasına bir süre daha ağladı. Daha sonra ağlayışları sessiz iç çekişlere bıraktı yerini. Ve sayıklar gibi konuşmaya devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
taç yaprağı
Ficção Adolescente"İntihar etmek havalı bir şey değil ki," diye fısıldadım bir süre sonra. "Aptal." © yamen 2018