14 ❦ ayna'yı öldüren yansıma

1.2K 154 98
                                    




#Arrow to athens - city of angels.


#Arrow to athens - city of angels

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



bana bir senfoni söyle

kaybettiğimiz şeyler için,

melodisini tekrarla

hayallerinden ayrılmış kalpler için olan şarkının,

ulaşılamayan bir ses,

asla ulaşılmayan bir ses.




Yakın zamanda bir adam tanıdım.

Pek konuşmuyordu, pek gülümsemiyordu ve pek yaşamıyordu.

Bakışlarında koca bir hüzün vardı, sanki yüzyıllardır yaşıyordu ama hayattaki amacını hiç anlamamıştı. Boyu çok uzun değildi, teni ve gözlerinin içi parlamıyordu, gözlerinin çevresinde hafif kırışıklar vardı ve onu yolda giderken tesadüfen görsem eve gittiğimde unutacağım bir sıradanlıktaydı. Onu özel kılan şeyleri yoktu.

Bir adam vardı.

Sessizliği senfoniydi. Her sözcüğü notalara atılan mürekkep kadar ağır ve dağınıktı. Cümleleri asla ruha dokunan bir müziğe dönüşmezdi. Havada savrulup bu dünyadan yok olurdu sessizce.

Tıpkı adımları gibi. Onunla birlikte yürüdüğümüzde adımlarının kaldırıma bıraktığı sesi duymazdım. Sanki yanımda hiç kimse yokmuş gibi olurdu.

Bu kadar sessiz bir adamın nefesleri nasıl bu kadar gürültülü olur diye düşünmeden edemiyordu insan. Nasıl dünyanın zehirli havasını böyle derin derin içine çeker, akciğerlerinin intihar etmesini amaçlamış gibi durmadan nefes alırdı? Dokuz milyar insana yeten dünyanın havası nasıl bir tek ona yetmezdi?

Sözde benimle dert ortağı olacaktı ama hep ben anlatıyordum. Beni teselli etmediği yetmiyormuş gibi hiç kendisiyle ilgili konuşmuyordu da. Tek taraflı dert ortağı olmuştuk sanki. Sadece ben anlatıyordum. Belki de anlatmamasının nedeni bana güvenmiyor oluşuydu; sonuçta yamuk saçlı, çok ve yalan konuşan arsız bir alt komşunun kızına güvenemezdi.

Ben olsam ben de güvenmezdim demek isterdim ama ben sanırım güvenirdim. Çünkü benim için o kişini ilk gördüğün an önemliydi, göz göze geldiğim kişiler içime öyle bir işlerdi ki onlarla aramda görünmez bir bağ oluşurdu. Ama ne ironi ki bu kişiler bir elin parmağını geçmeyecek kadar nadirdi.

taç yaprağıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin