Uykumu bölüp beni sarhoş eden sesi dinlemeye başladım. Elimi sağ tarafa attığımda Urgay yoktu gelen ses onun banyoda olduğunu gösteriyordu. Gelen su sesiyle iyice mayıştım gözüm kapanıyordu. Yağmur sesini andırıyordu adeta ve yağmur sesini çok severdim. Uykum vardı ama uykuya geçemiyordum o anda banyonun kapısı açıldı ve ılık hava derime işledi. Yarı açık gözlerimle Urgay'ı izlemeye başladım. Pantalonunu banyoda giymişti sadece üst kısmı çıplaktı. Onun harika bir vücudu vardı diğer erkeklere kıyasla heykel gibiydi vücudu. O vücut için çok çalışmış olmalıydı.
Dolaptan bir gömlek alıp üstüne geçirdi ve düğmeleri iliklemeye başlayarak arkasını döndü bana baktı. Ona baktığımı anladı mahçup bir şekilde gülümsedim yanaklarım çoktan al al olmuştu.
"Uyumuyor muydun sen?" diyerek yanıma uzandı ve çıplak kolumu öpmeye başladı.
"Yeni uyandım" diyerek önüme gelen saçlarımı geriye ittim.
"Sana izin bütün gün yatabilirsin" dedi gözlerimin içine bakarak ve sonra ekledi.
"Bunu hakettin"
Utanarak yüzümü kolumun altına aldım. Bu hareketime güldü. Yorgundum ve uykum vardı ama yatmak istemiyordum ve acıkmıştım.
"Urgay dolaptan bir gecelik verir misin? Duşa gireceğim" dolabı işaret ederek konuştum.
Ayağa kalkıp dolabımdan orta boyda bir gecelik alıp yanıma geldi.
"Bunu geceleri giymen gerekir banyoya girerken değil" diyerek konuştu. Biliyordum öyle olduğunu.
"Ben banyoya senin yanında çıplak gidebileceğimi sanmıyorum" diyerek gülümsedim.
"Çıplak gitmeni çok isterdim" dediğinde hırçınlaştım ve elinden geceleği aldım.
"Bende senin çıplak gezmeni isterdim ama istediğimiz olmuyor" diyerek konuştuğumda bana imayla bakmaya başladı. Yine utandırdı beni hemen geceleği üstüme geçirip yataktan kalkmak için yeltendim.
"Şuan çok fena sertleştim çabuk git banyoya" diyerek üstüme gelmeye başladı gülüp banyoya kaçtım.
Banyoya girdiğimde geceleği üstümden çıkardım ve kendimi yıkamaya başladım. O beni kötü hissettirip anında iyi hissettirebiliyordu bunu nasıl yapıyordu cidden bilmiyordum. Vücudumu yıkarken çok az çıkmış sert göbeğimi sevmeye başladım. Onun merakla kollarıma gelecek gününü bekliyordum. Belimin yanları ağrıdığı için masaj yaparak yıkandım son kez durulanıp duştan çıktım ve havluya sarındım saçlarım çok uzamıştı öyle ki sardığım havludan çıkmışlardı sinirle saçlarımı kurulayıp banyodan çıktım. Urgay odada değildi. Dolaptan iç çamaşırlarımı ve yeşil elbisemi alıp hızlıca giyinmeye başladım. Aynadan kendime bakıp parfüm sürdüm. Saçlarımı tarayıp açık bıraktım odadan çıkmadan odayı gelişigüzel topladım ve düzenledim kaynanam odama girse beni çok ayıplardı. Odadan çıkıp çalışma odasına uğradım Urgay bir şeylere gömülmüş okuyor ve çizim yapıyordu ona yaklaşıp ne yaptığına bakmaya başladım.
"Ne okuyorsun?" diye sordum ve onu korkuttum. Kendini toparlayıp okuduğu kitabı kapadı.
"Siyaset,halk ilişkileri gibi konular" diyerek fazla üstünde durmadı.
"Bir şey çiziyordun neydi o? " diyerek kitabin arasındaki kağıdı çektim.
"Bir harita. Şuan bizim olan sınırlar ve almak istediğim yerler" diyerek açıkladı. Haritayı çok detaylı çizmişti.
"Çiziminin iyi olduğunu bilmiyordum" diyerek yanına gittim ve haritayı ona verdim.
"Ben her şeyi iyi yaparım" diyerek kendini övdü gülümseyerek " Umarım bebeğimiz sana çeker " dedim ve gülümsedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benim Han'ım
De TodoUrgay, Saygı Bey'in büyük oğluydu. Daha küçük yaşta cesurluğu ve yiğitliğiyle bilinirdi. Geleneklere göre 9 yaşına geldiğinde kendine bir eş seçti. Evini, karısını geçindirebilecek yaşa geldiğinde seçtiği eşini karısı yapacaktı. Urgay, Börte'yi seçt...
