《12. Bölüm》

1K 56 28
                                    

Baekhyun rahatlamayla iç çekti. Ev sahibinin gelmeyecek olması iyiydi çünkü her kimse karşısına çıkıp 'Özür dileriz yatağınızda işi pişirdik' diyemezdi. "Seni çok özledim." Baekhyun sırıtıp dudaklarını sevgilisinin dudaklarına bastırdı. Açık açık davetti bu. Kai fırsattan istifade Baekhyun'un alt dudağını dudakları arasına alıp emmeye başladı. 

Baekhyun zaten çıplak olan bedenini Kai'nin üstüne attı. Ellerini Kai'nin iki yanına koyup destekledikten sonra dudaklarını Kai'nin dudaklarından ayırıp boynuna indirdi. Kendine ait izleri tabii ki de bırakacaktı. "Ah, Baekhyun!" Kai vücudunu resmen kavuran bedenin yumuşak saçlarının diplerine yavaş yavaş masaj yapmaya başladı. 

Baekhyun yumuşak dokunuşlarla kendinden geçerken emmeye devam etti. Diliyle göğüslere kadar ince çizgi çekip küçük tepeciklere geldiğinde kısa bir ara verdi. Kai'nin ifadesine kısaca baktıktan sonra küçük tepeciği dudakları arasına alıp çekiştirdi, emdi ve dişlerini sürttü. Kai o an sevgilisinin gerçek olup olmadığını düşündü. Gerçekten çok iyi hareket ediyordu ve sevgilisine mutlaka nasıl bu kadar iyi bildiğini soracaktı. 

Baekhyun çok uzatmadan küçük öpücüklerle biraz daha aşağı kaydığında Kai onu durdurup hızla altına aldı. Baekhyun ani değişimle şaşırsa da durum hoşuna gittiği için sessiz kalıp Kai'den gelecek olan atağı beklemeye başladı. İlk atak geldiğinde Baekhyun kendinden geçtiğini hissetti. Kai penisini kışkırtıcı bir yavaşlıkta Baekhyun'un deliğine sürtmeye başladı. "Ka-i yapma şu şeyi." Baekhyun sinirle ve zorlukla konuştu. 

Dedikleri parçalar halde çıkmıştı. Kai biraz daha onu sinir ettikten sonra aniden Baekhyun'un içine itti kendini. İkisi de kasılmıştı. Baekhyun acıdan, Kai ise zevkten.

***

İkisi de sırayla duş aldıktan sonra mutfağa geçmişlerdi. Baekhyun önünde duran kahve bardağını dudaklarına götürüp birkaç yudum aldı. Sıcak kahve ağzını yaktıktan sonra midesine kadar aynı şekilde yakarak gitti. Bu iyi hissettirmişti. "Ne zaman geri döneceksin?" sordu Baekhyun. Giderken tek başına dönme planı yoktu. Burada birlikte dört gün geçirebilirlerdi sadece. Ve bu ikinci günleriydi. Ve neredeyse yarısı bitmişti bile. 

"Bilmiyorum. Geri dönmek istemiyorum. Fakat dönmek zorundayım." Kai başını öne eğerek mırıldandı. O aklı başında olmayan kızla uğraşmak istemiyordu. "Kai sana söylemek istediğim bir konu var. Yani daha doğrusu danışmak istediğim bir şey var." Baekhyun kendinden emin görünmek istedi. "Ne danışacaksın?" Kai merakla gözlerini sevgilisinin gözlerine kenetledi. 

"Ben o kızı şikayet etmek istiyorum. Bizi rahatsız ettiği ve özellikle de kendi haklarımızı çiğnediği için. Odamıza habersiz girip eşyalarımızı karıştırdı, tehdit mesajları attı, yetmezmiş gibi bana zarar vereceğini söyledi. Bence bunlar polisin bize yardım etmesi için iyi kanıtlar." Baekhyun, Kai ortadan kaybolduğundan beri bu konuyu düşünüyordu. "Tamam o zaman. Seul'e döndüğümüzde şikayet ederiz. Sonra okula geçeriz." Kai gülümsedi ve Baekhyun'un masanın üstünde duran ellerini elleri arasına aldı. 

Baekhyun'un aklına Kyungsoo ve Min Hwan'ın buraya geldiğinden haberi olmadığı gelince hızla pantolonunun cebinden telefonunu çıkartıp Kyungsoo'nun numarasını tuşladı. "Kimi arıyorsun?" Kai sevgilisinin yüzündeki telaşlı ifadeye karşılık olarak sordu. "Kyungsoo ve Min Hwan'a buraya geleceğimi söylemedim. Kafamı kıracaklar." Baekhyun telaşla söyledi. O sırada hattın diğer ucu telefonu açtı. "Geri zekalı Byun Baekhyun nereye gittiğini sanıyorsun?! Buraya geldiğinde seni öldüreceğim!" Kyungsoo üst üste tehditlerini sıraladığında sesinin tonunu Kai bile duymuştu. 

"Sakinleşir misin Kyungsoo. Gerçekten özür dilerim. O an Bay Oh'dan nerede olduğunu öğrendiğimde haber verme fırsatı bulamadım. Gerçekten bilerek olmadı." Baekhyun üzgünce söyledi. Arkadaşlarını endişelendirmek istememişti. "Her neyse. Ne zaman geleceksiniz buraya?" Kyungsoo sordu. Baekhyun söyleyip söylememekte emin olamadı daha iki gün burada olacağını. "Uh! Şey-" Baekhyun kekelemeye başlamıştı ki Kyungsoo'nun iç çekmesi böldü. "Kekelemeden konuş Baekhyun!" tehditkar tonda söyledi Kyungsoo. 

PromiseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin