Two Prince |Jikook|

1. Bölüm

Sonunda kavuştuk cidden

Uzun yazar notları yazmayı beceremem işte öyle iyi okumalar dileyim andksldkdl

💕

*

Sarayın her tarafı güzelce süslenmiş, her yer rengarenk olmuştu. İlkbaharın gelişi bahanesiyle yapılan hazırlıklar iki ailenin görüşme amacı için de uygun oluyordu. İlkbaharın gelişi iki çocuğun birbiriyle ilk kez böyle bir konu sebebiyle tanışacak olmasıydı.

Aileler her şeyi konuşup çocuklarıyla anlaşmıştı. İtiraz hakkı bile olmayan çocuklar bu duruma ses çıkaramadan onaylamıştı.

Jeon Jungkook için olaylar daha farklıydı. Jimin'i büyüklerinin düğününde gördüğünde bakışlarını bir kez olsun ayıramamış, karşısındakinin güzelliğiyle aklı başından gitmişti. Gözlerini üzerinden çekememesi Jimin'in dikkatini çekmişti, üzerindeki bakışların ağırlığını farketmişti. Ama Jimin ona karşılık verememiş tam tersi başını eğip utanmıştı.

Şimdi, iki genç prens de oldukça heyecanlıydı.

Park Jimin, faytonda az kalan yolun heyecanını üzerinden atamazken Jungkook ile evleneceği düşüncesini aklına kazımaya çalışıyordu. Tepki veremiyordu çünkü ne tepki vereceğini bilmiyordu. Jungkook ise sarayın bahçesinde dolaşıp Park ailesinin gelmesini bekliyordu. Heyecanlıydı Jungkook çünkü Jimin'i ilk gördüğünden beri onun olsun istemişti.

Sarayın bahçesi rengarenkti ve burada Jimin'i görmeyi istiyordu.

Yardımcılardan birkaçı gelerek prenslerinin önünde eğildi. "Prensim, misafirleriniz geldi. Aileniz bahçenin arkasında karşılamak için hazır ve sizi bekliyorlar."

Önünde eğilip köşeye çekilenleri Jungkook görmezden geldi ve hızlı adımlarla bahçenin arka kısmına adımlarını sürdü. Bu anı aylardır bekliyordu, şu an hiçbir şeyi önemsemezdi.

Etrafında uçuşan renkler umrunda bile olmayan Jungkook'un görüş alanına faytondan inen çocuk iliştiğinde yutkunmuştu.

Çoğu prensi kıskandıracaktı güzelliği baş döndürücüydü. Aylar geçmişti onu gördüğü zaman üzerinden, aylar içinde daha da güzelleşebilir miydi bir insan? Ona sahip olmak isteyen insanlar çoğalacaktı evlendiklerinde. Jungkook şimdiden kıskandı bu çocuğu.

Ailesinin yanına yaklaştığında aileler karşı karşıya gelmişti ve iki aile de birbirlerine eğilip selamlamıştı.

"Hoş geldiniz. Yolculuğunuz rahat geçmiştir umarım." Jeon ailesinin kraliçesi, Park ailesine sorduğu soruyla olumlu cevaplar alırken ortamdaki iki çocuğun bakışları birbirine kilitlenmişti.

Jimin kendisini her zamankinden farklı hissederken karşısındaki iri cüsseli adama baktı, onunla evlenecek miydi gerçekten? Hemde çok kısa bir süre içinde, yarın.

İki prensin birbirlerini tanımaları için sadece bir gün vardı, o da bugündü.

"Tabii ki, gayet rahat geldik teşekkürler." Park kraliyetinin kraliçesi cevaplayarak ellerini karın tarafında birleştirip başıyla selamlamıştı.

Aileler aralarında konuşup sarayın bahçesindeki hazırlığa geri dönerlerken çocukları bilerek arkalarında bırakıp onlara rahat bir ortam sağlamışlardı.

Jungkook çocuğu süzüp gözlerine kilitlenmişti. Gözleri çok güzeldi. Yüzüne yerleştirdiği gülüşüyse huzurun temsiliyetiydi, o gülüşte kaybolmak istedi. Jimin, Jungkook'un bakışlarına karşılık verirken düğünde onu tam olarak inceleyemediğini fark etti. Evliliğe karşı çıkmamıştı, iyi ki de çıkmadığını düşündü bir an çünkü Prens Jungkook gerçekten ilgi çekiciydi.