SENSİZLİK FAKÜLTESİ

21 3 2
                                    

Girmek için ne sınav gerekli, ne lise diploması ne de ikamet belgesi. Tek şartı var bu fakültenin SENsizliğin gölgesi. Gittiği an başlıyor ve nefes aldığın sürece devam ediyor. İlk günleri çok zordur. Hani hiç ingilizce bilmiyorsundur da tüm dersler ingilizcedir ya öyle bir şey işte.
Bu fakülteye girene çok rastladım da mezun olana hiç rastladım daha, yaşamım boyunca. Dünyanın en büyük yüzölçümüne sahip, en büyük fakültesi.Adresi belli değil. Belki de evrenin her yeri. Derslere devam mecburiyetin yok ama mecbur kalırsın her dersi görmeye. Bikaç zaman sonra seçmeli ders diye seçmeli aşkları seçersin. En zor ders ilk girdiğindedir. Üstelik de gece dersi. ""ilk SENsiz geceler" yani. Uyuyamazsın, uyuduğunda ansızın uyanıp sabahı sabah edersin, yarın asılacağını bilen bir mahkum misali. Ve ilk öğrendiğin, en uzun gece 21 ARALIK değil ilk 21 SENsiz gece olduğudur...
Duşta, yemekte, otobüste, yolda, evde, işte, cafede , barda , kalabalıkta, yalnız kaldığında, uyurken, içerken , ibadet ederken her saniyen devam eder dersler. Ve bir kez kayıt olmuşsundur, ne kaydını dondurabilirsin ne bırakıp gidebilirsin...
Kaçmayı denersin bir süre. Belki kısa bir tatile , belki hiç bilmediğin bir şehre, belki de bildiğin bir şehrin bir ücra köşesinde 3. sınıf bir otele hapsedersin kendini. Başaramazsın... Rektör de, Profesör de , öğrenci de SENsin.
Yoklama yaparsın bazen.
YALNIZlık!..
Burada hocam
Aferin, bak en azimli sen çıktın. İlk andan beri devamsızlığın olmadı hiç.
Alkol!..
Burada hocam...

Zamanla azalır, hafifler acılar. Her gece " UNUTTUM" diye bağırırsın öfkeyle karışık. " SİKTİR ULAN" diye yankılanır sesin sessizlikte. Bazen günlerce hiç aklına gelmez. Tam tamam mezun oldum dersin. Bir şiir , bir şarkı, bir roman, bir mekan hatırlatır SENi , anlarsın devam ediyor dersler, yer SENsizlik FAKÜLTESİ...

Düşünürsün, zamanla bilinçlendikçe. İlk birkaç ay; ümidin vardır. " Arayacak" diye. Telefon çalar " Buyrun SENsizlik Fakültesi" diye açmak istersin sessizce... Ama arayan hep SENsizliktir. "Dönecek" dersin, "Gelecek ve vereceğim bitirme tezimi, mezun olacağım birgün" Ve bu hayallerle ana dersleri görmeye başlarsın. 1- Gurur 2-Dönse bile eskisi gibi olur muyuz? 3- İntikam 4- Neden girdim bu fakülteye?... Dersler uzar geceler daha da uzar... Anlamaya çalıştıkların, anlamlandırmaya çalıştıkların, alkolle unuttum sanıp ertelediğin gerçekler, anlamsız gerekçeler, uykusuz geceler... Bir bakmışsın her gece derslerde bir BEN, bir BEN ve bir BEN daha... Tartışmaların başlar, bir kızarsın bir gülersin, bir ağlarsın karşılıklı. Bilirsin yalnız olduğunu yine de daha bir koyulaşır sohbetleriniz. Ve nihayet ilk sınavın. "Bir şizofren olarak yaşamayı nasıl öğrenebilirsin?"
Öyle ya bir BEN,, yalnız kalabalıklarda..
Bir BEN, SENdeki BENi kurtarmaya çabalamakta...
Bir BEN, SEN sandığı vücutlarda...

Dedim ya mezun olanı görmedim, zaten mezun olunacak bir fakültede değil. Tek bildiğim bu okulun öğrencisinin çok olduğu. Sakın bu fakülteyi merak etmeyin , birgün olurda girerseniz çekip gitmeyi de boşa denemeyin...
15.03.2005 İST-YALOVA @N(U®@T

SENSİZLİK FAKÜLTESİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin