Kabus

152 19 15
                                    

Gözlerini büyütüp bana baktı. Şu şeyi niye bu kadar abarttığını anlamıyorum. Elleriyle saçlarını geriye yatırdı.

"Bu bu imkansız !!"

"Niye ? Unutkan olabilirim. "

"Üniversite yıllarımda liseli bir arkadaşım psikoloji okurken böyle bir olayla karşı karşıya kalmış. Yani insanın 12'den öncesini unutmuş olması için ağır bir olayla karşılaşması lazım. "

Korkum daha da artmıştı. Her tarafımı ateş basmıştı.

"Olamaz mümkün değil ! Bunca zaman niye ortaya çıkmamış ki ?!"

"Bilmiyorum Seokjin ! Sen boşver. "

"Annemi hatırlamam lazımdı. En azından sesi...
Ama hiçbirşey yok kafamda sadece babamı hatırlıyorum. "

"Tamam boşver uyu sen. Ben... Ne desem bilmiyorum. Bir şekilde halledeceğiz. "

Dedi ve ayaklandı.
Elinden tutup yatağa oturmasını sağladım.

"Gitme.
Benimle uyu. "

Elini bir hışımla çekti.

"Sabah Tae ile oynaşmayayım , olmaz !"

"Özür dilerim. Sonuçta sen benim arkadaşımsın.
En sevdiğim. "

"Artık tek değil miyim ?!"

"Yoongi var. "

"Eh iyi bari hadi uyuyalım. "

Deyip yanıma uzandı.
Hissediyorum sevecekti beni.
Beni gayet iyi tanıyordu. Ama fırsat vermiyordu ki.
Onu sevdiğimi hatta aşık olduğumu da biliyordu.
Ama karşılık veremeyecek olduğundan salak rolünü oynuyordu.

"Seni seviyorum Sojung..."

Diye fısıldayıp uyudum.

"Baba !"

Bu lafı yüzünden tokat yedi küçük çocuk.

"Baban öldü , annen de ve şimdi kardeşin. En son sen küçük çocuk ..."

İğrenç adamın sözleri içini titretmişti.

Derken beyaz bir kedi gördü. Ama kendisinden büyük bir kedi gördü. Ağzında küçük bir çocuk cesedi vardı.
Çocuğun yere damlayan kanlarından dev bir ev belirdi önünde.
Ve ev küçük çocuğun üzerine yıkıldı.

Bu kabusu görünce ağlayarak yerimden sıçradım. 
Birden bir sahne belirdi önümde. Babamla ben vardım.
Sojung yoktu. Koşarak yanıma geldi.

"Kabus o sadece !!"

"Hatırlıyorum !
Küçükken babamı vurmuşlardı. Annemi zorla götürürken. "

"Sakin ol ! Neresinden vurulduğunu gördün mü ?"

"Omuz !"

"Oraya bakman lazım ! Birşeyler uydur.
Ahh ! Niye iş günüm ki bugün !!?"

"Sorun yok. "

Dedim ve gözyaşlarımla terimi silip üzerime ceketimi aldım.
Koşarak babama gittim.
Tabii ki bana sinirliydi.
Ama beni affetmeye mecburdu. Üzerini değiştirmek için odasına gitti. Bende yanına gizli olarak gittim. Omzunda beyaz bir leke vardı.
Hemen odaya daldım.

"Ne var Seokjin ?!"

"Omzuna ne oldu baba ?!"

Yüzünü büyük bir hayretle buruşturup bana baktı.

"Nasıl hatırlamazsın kardeşini ve anneni kaçırınca onların arkasından senle ben gitmiştik. 10 yaşındaydın sanırım. Arabadaydın. Zorla gelmiştin. Daha sonrasında vuruldum. Ama arabaya kadar gelmeyi başardım.
Fakat anne ve kardeşinin olduğu bina yanıyordu.
Orada öldüler. "

"Ne ??!!!?! Benim kardeşim mi var ?!"

"Vardı. O yangında öldü. Delik deşik etme işi.
Sen o adama git hemen ! Niye buraya geldiysen ?! Salak !"

O laflarını sıralarken ben çoktan gitmiştim bile...

Bunca zaman kandırılmıştım. Büyük bir sinirle Yoongi'nin yanına gittim.
Kapıyı bu sefer hizmetli açmıştı.
Yoongi odada oturmuş tavana bakıyordu. İlk olarak onun yanına gittim.
Bana baktı. Gözleri alev alıyordu sanki. Ağlamıştı.

"Ne oldu ?!"

"Bugün şömineyi yakarken... Ağlama sesleri duydum. Sonra zorla çekiştirildiğimi gördüm.
Ben... İyi değilim Seokjin. "

"Bende bugün bir kardeşim olduğunu ama öldüğünü öğrendim. Nasıl bu kadar sakinim anlamıyorum. "

"Daha delirmedin çünkü. Çok yakında delireceksin !!"

"Ne diyorsun be ?!!"

"Şaka lan şaka !! Amcam yukarda. Bir garip. Sanki eritilmiş kaşar gibi "

"Oh... İyi olacak. Ya da..."

"Ya da ne ?!"

"Amcan son evrede. Bu ilaç çok kuvvetli ya ölecek ya yaşayacak... "

"Sen elinden geleni yaptın. Amcam ölse bile harika bir dost kazandım. "

....

Eve neredeyse baygın olarak gittim. Bugün daha da yorgundum çünkü kafama baktırmak için hastaneye gitmiştim. Fakat daha bahçe kapısındaydım ki Taehyung denen o pisliği gördüm. Bizim evin kapısından çıkıyordu. Gülümsemem solmuştu.
Yanıma geldi.

"Biz barıştık SokukJin , ay pardon Seokjin !"

"Seni sokmamı istemiyorsan git !"

Güle güle gitti.

Eve büyük bir sinirle gittim.

"Bir daha benimle uyuma !"

"Niye ? Ne oldu niye bu kadar sinirlisin ?!!"

"Taehyungla barışmışsınız ! Oynaşmak yetmiyor galiba !?!!!!"

Bana tokat attı.

"Bir daha seninle uyumayacağım ! Babamın borcunun büyük bir kısmı hazır ! Gidiyorum. Artık 1 ay sonra boşanırken görüşürüz. "

Dedi ve eşyalarını toplayıp gitti.

Why?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin