-III-

1K 74 67
                                    

Evrenin; kendileri için yaratıldığına inanan bir türdü auranlar. Özünde her biri auran olmasına rağmen birilerini diğerlerinden ayırmaktan hiçbir zaman vazgeçmemişlerdi.

Denge bozulalı çok olmuştu. Zamanla bu ayrım keskin sınırlar kazanmıştı. Kimse neden bu hale geldiklerini bilmiyordu. Tek bildikleri şey: bazıları daha üstün doğuyordu.

***

Enerjilerine hükmedemeyenler: galginlerdi. Çoğu galgen onları beş para etmez görürdü. El sanatlarıyla uğraşırlar, emek gerektiren işler yaparlardı. Mesafe kat etmek için araç kullanırlardı. Çoğu zaman şikayet ederlerdi. Fakat hiçbir zaman harekete geçmezler, bir şeyleri değiştirmek için zaman kaybetmezlerdi. Topraklarına bağlı bazıları ise orduya katılır, bir savaş durumunda öncü birliği oluştururlardı.

Enerji hakimleri: galgenlerdi. Galga'nın üstün ırkıydı onlar. Auralarını besleyen enerjiye yön verme gücü boşuna verilmemişti. Bu güce sahipsen yönetim merdiveninde bir basamak bulabilirdin kendine. Güce sahip olanlar tüm auranların neye ihtiyacı olduğu konusunda yorum yapma hakkı olduğunu düşünürdü. Herkes böyle düşünürdü ve böyle olurdu.

Seviyesi yeterince güçlüyse bir galgen maddesel bir araca ihtiyaç duymazdı. Benliğini sıçratabilecek kadar gücü yoksa bunu sağlayan toplu sıçratma noktalarına giderlerdi. Sadece galgenler bu şekilde yer değiştirebilirdi. Galginler bu noktalara alınmazdı.

Tüm evrene korku salan yok olmuşlar ise galganlardı. İşte hem galginlerin hem galgenlerin ortak noktada birleştiği tek düşman buydu. Bin yıllar önce tüm Galga'nın hakimiyeti onlardaydı. Kimse özgür değildi. Onlar her şeyi bilir her şeye müdahale ederdi. Onlara uymayanların gücü emilir, gerekirse hiçliğe gönderilirdi. Bin yıllar önce Galga'nın görmüş olduğu en büyük savaşta tüm galgen ve galginler mümkün olan tüm güçlerini birleştirdi ve galgan hakimiyetine son verdiler.

***

Fakat her şey yolunda giderken yaklaşmakta olduğu tespit edilen bir tehdit, tekrar tüm gezegeni efsanelere konu olan bir birliğe sürükleyebilir miydi? Galgenler ve galginler tekrar işbirliği yapabilir miydi?

Katu Kant buna zerre inanmıyordu. Yine de öğrencilerine birlik ve beraberliği öğütlemekten vazgeçmiyordu. Vazgeçmeyecekti.

Peki Emorian'ın Diğer Halefi geldiğinde her şey planlandığı gibi mi olacaktı? O bir kurtarıcı mıydı yoksa yok edici miydi? O kimdi? Şimdiye kadar neredeydi?

Emorian'ın Diğer HalefiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin