Durmadan koşuyordum arkama dönmeden soluklanmadan peşindeki zombi kurttan kurtulmalıydım onu öldürmem gerek ama yapamıyorum çünkü o benim yıllar sonra bulduğum kız kardeşimdi.
Birkaç Gün Önce Sabahın Erken Saatleri
Alarm sesi ile uyandım yatalı 3 saat olmuştu ama okul beklemezdi hazırlanıp hızlı bir kahvaltı yaptım ve otobüs durağına doğru yürümeye başladım her sabah olduğu gibi instagram da gezmeye başladım bu sırada bir haber sayfasının paylaşımı dikkatimi çekti başlığı
Büyük salgın Türkiye de kırmızı alarm verildi.
Haberin detaylarında tüm dünyayı etkisi altına alan AV-12 adında yeni bir tür grip salgının Türkiye de görülmeye başlandığından bahsediyordu ayrıca virüsün çok hızlı yayıldığı da yazıyordu.
Haberin çok üzerinde durmadan telefonu kapatıp cebime koydum otobüs geldi. Otobüse bindim her zaman ki gibi en arkaya oturdum otobüs yine kalabalıktı az ileride her sabah gördüğüm ve aynı sınıfta olmamıza rağmen hala adını bilmediğim kıvırcık saçlı ve büyük çerçeveli gözlüklü kızda otobüse bindi bu kızda farklı bir şeyler vardı daha öncede aşık olmuştum ama daha önce hiç bir kızı gördüğümde kalbim böyle çarpmıyor ve ellerim titremiyordu.
Biraz sonra otobüs üniversite durağına geldi otobüsten indim kızda tam arkamdan indi durakta kardeşim dediğim ve kimsesizler yurdundan arkadaşım olan Yiğit sevgilisi Buse ile beni bekliyordu.
(Yiğit)- Nerede kaldın be oğlum ağaç olduk bu soğukta.
(Ben)- Geldik işte patlama günaydın Buse.
(Buse)- Günaydın Bulut sen bakma Yiğit'e bizde 5 dakika önce geldik.
(Yiğit)- Hadi içeri girelim yeter ders başlayacak şimdi sabah sabah kızdırmayalım Okan hocayı.
Sınıfa doğru yürümeye başladık yolda bir tane kız öksürerek yanımızdan geçti elinde bir bez vardı ağzını kapatıyordu. Sınıfa girdik Okan hoca derse girmişti
(Okan Hoca)- Ooo Günaydın Yiğit bey Buse hanım Bulut bey isterseniz bir daha ki dersi biraz daha geç bir saatte yapalım sizin içinde iyi olur.
(Ben)- Kusura bakmayın hocam bir daha olmaz.
(Okan Hoca)- Haftaya geç kalırsanız bir daha olmayacak zaten hadi geçin yerlerinize.
Sıramız oturduk arka taraftan Arda seslendi
(Arda)- Günaydın beyler
(Ben)-Sanada günaydın Arda
(Arda)- Ne yaptınız sınav için not hazırlamaya başladınız mı ?
(Yiğit)- O iş benim hatunda kızlardan not bulacak bize
(Arda)- Banada verirsiniz değil mi ?
(Ben)- Hallederiz o sıkıntı değil
Biz aramızda konuşurken birden sınıfta ki bir kaç kişi ve Okan Hoca öksürmeye başladı sonrada aynı anda öksüren herkes yere düşüp titremeye başladılar ağızlarından köpük çıkmaya başladı ilk şoku atlattıktan sonra Buseye ambulansı aramasını söyledim sonra yerdekilere bakmak için bir kaç adım attım ki gözleri açıldı ancak gözlerinin siyahı ve beyazı yoktu gözleri simsiyah olmuştu yerden sıçrayıp üzerimize saldırdılar birden tüm okulu çığlıklar sardı biride benim üzerime atlamıştı üzerimden kaldırmaya çalıştım ancak güçlülerdi Yiğit ve Arda yardım etti üzerimden kaldırıp attılar hepsi kuduz köpek gibiydi ağızlarından köpükler çıkıyordu ve etrafa saldırıyorlardı gözlerimin önünde Okan Hoca ona yardım etmek isteyen birinin üzerine çıkıp kolunu kopardı sınıfın arka kapısına doğru koştuk kapıya ulaştık kendimiz sınıftan dışarı attık koridorda koşmaya başladık sınıflardan herkes koşarak çıkıyordu kampüse ulaştığımızda içeridekiler dışarı çıkmış ne olduğunu anlamaya çalışıyordu o yaratıklardan bir kaçı arkamızdaydı kapının önünde kalabalığın içinde kıvırcık saçlı kızı gördüm üzerine doğru koşup kolundan tutup çektim tam bu sırada hemen arkamızdan bir kaç el silah sesi geldi.
Koşmaya devam ediyorduk binadan dışarı çıktık dışarı da karışmıştı etrafta birbirine saldıran insanlar vardı her yer kan olmuştu okulun otoparkına doğru koştuk otoparkta bir jandarma arabası vardı arabaya doğru koştuk arabanın içinde iki asker vardı onlarda dönüşmüştü dışarı çıkmaya çalışıyorlardı ama kapıyı açamıyorlardı yanımda ki kız elini çekti.
(Kız)- Neler oluyor sizde kimsiniz sen neden beni çekiştiriyorsun kolumdan.
(Ben)- Özür dilerim o yaratıklar birden saldırınca ne yapacağımızı bilemedik seni de kapını önünde görünce refleksle kolundan tutup çektim.
(Kız)- Sen her kafana esince insanları kolundan tutup çekermisin ? Yinede teşekkür ederim düşündüğün için ama bundan sonrasını ben halledebilirim .
Kız arkasını dönüp çıkışa doğru yürümeye başladı
(Ben)- İyi hallet o zaman yardım edende suç.
(Arda)- O şeyler neydi öyle birden delirdiler.
(Buse)- Dün haberlerde söylemişlerdi Türkiye'ye yeni bir virüs gelmiş AV-12 adında ondan olabilir mi ?
(Yiğit)- Bildiğimiz Zombi işte bunlar başka açıklaması olamaz birden delirmeleri Okan hocanın o çocuğun kolunu koparması hepsinin tek anlamı bu
Birden üzerimize bir kaç kişi saldırdı bunlar o yaratıklar yani zombilerdi bizi ısırmaya çalışıyorlardı bana saldıran zombiyle biraz boğuştuktan sonra jandarma arabasının arka koltuğundaki silahı gördüm zombiyi ileri itip camı kırdım ve silahı aldım önce tam karşımdaki zombiye bir kaç el ateş ettim sonra zombi filmleri aklıma geldi ve zombiyi kafasından vurdum daha sonra diğer bir kaç zombiyide vurdum ilk defa elime silah almama rağmen hepsini kafalarından vurmuştum birden burnum kanamaya başladı her yerim titriyordu kemiklerimin kırıldığını hissettim bir şeyler oluyordu gözlerimden de kan akmaya başladı ayakkabımın yırtıldığını gördüm tüm bunlar olurken Arda, Yiğit, Buse benden uzaklaşmıştı birden yere dört ayak üzerine düştüm artık daha farklı hissediyordum etraftan kan kokusu alıyordum daha fazla ses duyuyordum bir şey beni kendisine doğru çağırmaya başladı sese doğru koşmaya başladım.
İlk bölüm için biraz uzun oldu ama kusura bakmayın hikayeye yorum yapar hatam varsa söylerseniz sevinirim :D :D
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zombilerin Şafağı
Ciencia Ficciónİnsanoğlu kendini dünyanın yegane sahibi olarak görüyordu ta ki o güne kadar. Doğa dünyanın kontrolünü yeniden ele geçirmek için hareket geçti. Çocukluktan yetişkinliğe kadar duyduğumuz tüm efsanelerinin gerçek olduğu ortaya çıkıyordu. Zombi, Vamp...