Ilk hikayem oldugu icin pek taninmiyorum. Ama bu vote ve yorumlari engellemez.
Hemen deri ceketimi alip masadakilere de "Ben cikiyorum" diye seslenerek kapiyi carpip ciktim.
Herkesin hayran kaldigi simsiyah motoruma atlayip eski depoya dogru yola ciktim. Eski depoya vardigimda telefonumu unuttugumu farkettim. Bi küfür savurdum. "Hassiktir"
Mavi
Atlas'in telefonuna gelen mesaj her neyse cok merak ediyordum. Onu bu kadar acele ettirecek sey ne olabilirdi ki. Annem dusunceli halimi gorunce
"Bir sorun mu var Mavi? Kahvaltini da yapmamissin. Ayrica Atlas aceleyle nereye gitti oyle. Sen biliyorsundur." dedi. Annemin dedikleriyle düsüncelerden arinip
"Bilmiyorum annecim. Ben doydum, iceriye gidiyorum." dedim. Annem basiyla onayladiktan sonra salona gectim. Ne olmus olabilirdi ki. O an da Atlas'in telefonunu burada unuttugunu gordum.
Baksam mi bakmasam mi diye ikilemde kaldigim sirada kotu tarafim '''Bak o telefona''' diye bastirirken iyi tarafim '''Sakin bakma. O Atlas'in telefonu. Baktigini ogrenirse cok kizar. Ayrica o senin telefonuna izinsiz baksa kizmaz misin?''' deyince iyi tarafima hak verdim. Kotu tarafim bi an da '''Bi kereden bisey olmaz. Hani o sana 'Bizim aramizda gizli sakli yok' derdi''' deyince ona da hak verdim. "Bak,bakma,bak,bakma" diyen ic seslerimi elimi havada sallayarak yok edince telefona dogru yollandim.
Mesajlara girip en son gelen mesaji actim. Mesaj Berke'dendi.
Berke
"Hemen gelsen iyi olucak kuzen. Burda gormeyi cok isteyecegin birsey var. Eski depodayiz"
yazan mesajla endiselenmistim. Ne olmus olabilirdi ki. Masanin uzerinde ki babamin arabasinin anahtarini ve montumu aldim. Hâlâ kahvalti yapmakta olan anne-babama
"Ben cikiyorum. Arabanin anahtarini da aldim babisko" diyerek babamin cevabini beklemeden ciktim evden. Son model arabaya atlayip eski depoya yollandim.
Atlas
Kapiyi acip iceri gidigimde tanidik bir yüzle karsilasmistim. Bu yuz kaslarimin catilmasina neden olmustu. Bombos depoda bir sandalye ve o sandalyenin ustunde benim bas dusmanim Aras GÜNHAN pisligi duruyordu.
"Bu pisliğin burada ne isi var." diye gürlemistim. Koray enistemle Berke bana ayni anda "Siz nerden tanisi-"derken o pislik "Hosgeldin Atlas AKAR" dedi.
"Kes lan sesini piç! Ve eniste simdi soyleyin bu piç kurusunun burada ne isi var?" diye bagirdim tekrar. "Aa ayip oluyor ama AKAR" diye soyismimle hitap edince "Sus lan soyadimi o pis agzina alma pezevenk." deyince Aras pisligi sinirle ayaga kalkmaya yeltendi. Enistemin adamlari onu durdurmustu.
"Noldu lan, köpeklerin olmadan karsıma cikmaya götün yemedi mi?" diye laf salatasi yapmaya baslayinca yavas yavas piç kurusunun yanina yollandim. Su ana kadar kimseye vurmadiğim bi gucle suratina bi tane gecirince yere yapişti pislik.
"Kimin götü yememis lan gavat. Bi daha söyle, duyamadim." "Senin" deyince bi tane daha gecirmek istedim ama tuttum kendimi. Enistemle Berke'ye "Çıkın" diye gürledim. Ne kadar hayir deseler de adamlariyla beraber ikisi de çıkmisti.
"Al lan karsindayim. Kopek dedigin adamlarim da yok n'apcaksan yapsana." diye gürledim. Yumruğunu sıkıp bana dogru geldi. Tam cakacakken elini tutup bi tekme attim. Abartisiz 2.80 uzadi yere.