Geri dönüş

1.5K 99 85
                                    

İhanetten Geri Kalan.

11 bölüm.

Beşik gibi sallar hayat bizi
Çeker basar vesikalık resmimizi
Gözlerimiz kimlik belgesi gibi,
Kayıt tutar, ya buz ya bebek mavisi...

Bazen hayat önümüze zor yollar, seçimler koya bilir... Benim hayatım zaten seçimler arasında geçti diye bilirim. İlk olarak babam ve hayalim arasında seçim yapmalıydım, sonra Tolga çıktı karşıma onun evli olduğunu öğrendikten sonra ya onu terk edecektim yada kadın gururumu ayaklar altına alıp ilişkimize devam edecektim. Ben bırakmayı seçtim, yalvardı seviyorum dedi. Kıyamadım... Kalbim bırakamadı onu ama onla da devam edemedi. Son olarak kalbimin sesini bastırıp terk ettim onu. Ne oldu peki? Geldi buldu beni. Bu kez herşey tamam derken kızı hastalandı. Hayat bizim bir yerde olmamızı istemiyor gibiydi. Şimdi yine bir seçim koyuldular karşıma. Ya benim yardımımı bekliyen hasta küçük bir kız çocuğuna yardım edecektim. Sevdiğim adamın kızına... Yada vicdanımı, kalbimi susturup İzmirde kalıcaktım. Ben bunu yapamazdım. Tüm kırgınlıkları, kızgınlıkları bir tarafa bırakıp o kıza yardım etmeyi seçtim.

Herşey bu kadar basit ola bilirdi ama değil. Yine babamı, ailemi terk etmeliydim. İkinci kez. Bunu nasıl yapacaktım hiç bir fikrim yok ama yapmalıydım. Başka yolum yoktu. Babamla yeni aramızı düzeltmişken yeniden bozulacaktı.

Tüm cesaretimi toplayıp babamla konuşma kararı aldım. Tolga'nın yanından ayrılıp eve geçtim. Tolgayla bu akşam İstanbula dönüyorduk. Ya babamla konuşacaktım yada bir şey söylemeden kaçacaktım. İkinci seçeneği aklımdan bile geçirmem yalnıştı. Ben onu bırakıp kaçamam. Annem gibi öylece gidemem. Zaten iki kez terk edilmiş. İlkin de annem, ikinci de ben. Şimdi de terk etsem bir daha beni affetmez. Ne olursa olsun onla konuşmam gerek.

Eve gelince çalışma odasında olduğunu öğreniyorum. Çalışma odasının kapısını çalmadan önce derin bir nefes alıyorum. Kapıyı iki kez tıklayıp içeri giriyorum. Benim geldiğimi anlayınca kocaman gülümsüyor bana.

"Hande? Gel kızım."

Çalışma masasının karşısında duran koltuğa oturuyorum. Gelip yanıma oturuyor oda.

"Bir şey mi oldu kızım?"

"Senle konuşmam gerek, baba."

Elimi alıp dudaklarına götürüyor ve tüy kadar öpücük konduruyor.

"Konuşalım... Bir şey mi oldu?"

Kafamı 'hayır' anlamında salıyorum.

"Baba... Geçen gün Tolga geldi."

Onun ismini duyunca gerildiğini anlıya biliyorum, yine de sakin davranıyor.

"Neden gelmiş?"

"Kızı hastaymış..."

Babam kaşlarını çatıyor.

"Bundan bize ne?"

"Kansermiş baba... Ve doktor bir kardeşi olursa iyilikleri uya bilir demiş. Benden daha doğrusu bebeğimden yardım istedi."

"Sen ne dedin?"

"Ne deme mi bekliyorsun? Ben böyle bir şeye hayır diyemem, baba. Kızı daha çocuk..."

Elimi bırakıp ayağa kalkıyor. Ne tepki vericek diye merak ediyorum ama bir şey yapmıyor.

"Gideceksin yani?"

İhanetten Geri Kalan#HANTOL#Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin