Düğün ve İtiraf -1-

3.5K 105 63
                                    


Aslında tek bölümlük bir hikaye olacaktı ama baktım çok uzuyor, iki parçaya ayırmaya karar verdim. Bu bölüm beni Skillet denen muhteşem grupla tanıştırdığı için Dramalar Kraliçe'sine ithaf edildi.   

Bölüm şarkımız Feel İnvincible. Bölümün konusuyla alakası yok ama hikayelerimdeki Hermione hep yenilmez bir kadın.  

Who can touch me cause I'm - I'm made of fire. Who can stop me tonight? I'm hard wired. You make me feel invincible

Zincarla'ca çevirisi: Kim bana dokunabilir ki, ben ateşten yapıldım. Bu gece beni kim durdurabilir ki, sana koşullandım. Beni yenilmez hissettiriyorsun.

Keyifli okumalar.

***

"Yakında bir yerde" diye mırıldandı Harry kendi kendine. "Bir yerde... Bir yerde..."

İhtiyaç Odası'nda dağılmış diademi arıyorlardı, geriye sadece yılan kalacaktı. Tabii bir de Voldemort'un kendisi. Ama şu an bunu düşünmüyorlardı, önce diademin işi bitmeliydi. Ama hesaba katmadıkları bir ayrıntı vardı, odada yalnız olmayabilecekleri. 

Malfoy, Crabbe ve Goyle'un odaya girdiğini farketmemişlerdi. Crabbe ve Goyle'un amacı efendilerine hizmet etmekti ancak Draco'nun değil. Bir süredir değil. Potter'ın diademi neden istediğini bilmiyordu ama Voldemort'tan kurtulmaları için Harry'nin o odadan sağ çıkması gerektiğini biliyordu. "Önceliğin Potter olmalı" demişti Snape. "Gerekirse kendini açık et ve güvenli noktalardan birine cisimlen. Bütün düzenlemeleri yaptım." Hogwarts'ın içinde buharlaşmak ya da cisimlenmek mümkün değildi, eğer saf değiştirdiği ortaya çıkarsa saklanacak yeri olmayacaktı. Umrunda olduğu da söylenemezdi zaten. Ölüm yiyen işaretini aldığından beri geçen kısa sürede Voldemort'un hüküm sürdüğü bir dünyada yaşamaktansa temiz bir ölümü tercih edecek hale gelmişti zaten. Özellikle malikanedeki geceden sonra. 

Babası Xeno'ya şantaj yapmak için Luna'yı kaçırdıklarında Draco pek şaşırmamıştı, ölüm yiyenlerin ahlak kurallarıyla pek işi yoktu ne de olsa. Her şeyi bırakıp gitmeye karar verdiği akşam Luna'yı malikanenin mahzenine getirmişlerdi. Hogwarts'tayken arkadaş olmasalar da yıllardır tanıdığı biriyle karşılaşınca kaçamamıştı. Luna zararsız ve iyilik dolu bir insandı, onu bırakıp gitmeye gönlü el vermemişti. Luna'nın deli olduğunu söyleyerek işkence görmesini engellemişti. Luna'nın egzantrikliği sır değildi zaten, hemen inanmış ve mahzende Ollivander ile birlikte çürümeye bırakmışlardı. Ollivander pek kendinde olmuyordu. Draco mümkün olduğu kadar sık mahzene giderek Luna'nın gerçekten delirmesini engellemeye çalışmıştı. Potter ve ekibi kaçarken Luna'yı da götürdüğünde rahatlamıştı. Kaçışın ardından kopan kıyamet yatıştığında bir mektup almıştı. Hayatında gördüğü en tuhaf kuş getirmişti mektubu, sadece "Teşekkürler" yazan bir mektup. Luna'dan geldiğini biliyordu, uzun zamandır ilk kez gerçek anlamda mutlu olmuştu.

Harry'yi köşeye kıstırmaya çalışırken karşılarına kız çıkmıştı. Draco bakışlarını kaçırdı. Bellatrix Hermione'ye işkence ederken seyretmek zorunda kalmıştı. Şimdi kızın gözlerine bakamıyordu. Harry ve Ron arkalardan koşarak kıza doğru geliyorlardı. Crabbe asasını kaldırıp "Sıcak sever misin pislik?" dediğinde bir saniye bile düşünmeden Hermione'nin üstüne atlayıp kızı yere yıktı. Üstüne tamamen kapanarak alevlerden korudu. Snape "Önceliğin Harry" demişti ama cadının gözlerinin önünde kavrulmasına izin verecek değildi. Bir kez çaresiz kalmıştı zaten, hayır, ikinci kez olmasına izin vermeyecekti. O yüzden alevler sırtını yakıp geçerken acıyla homurdansa da, Hermione genç adamı üstünden atmaya çalışarak çığlık çığlığa Ron ve Harry'ye seslenmeye devam etse de, kıpırdamadan durdu. Draco kafasını kaldırdığında zebani ateşinin Harry ve Ron'u takip ettiğini gördü. Ayağa fırlayarak yanan cübbesini üstünden attı. Hermione Harry'nin yaptığı büyülerin işe yaramadığını görünce yardıma gitmek için hamle yaptığında Draco'nun gömleğinin de yandığını gördü. Draco acıdan kasılan parmaklarıyla gömleğini düğmelerini açmaya çalışıyordu. Hermione dönüp iki eliyle Draco'nun yakasından tutup hızla çekti. Düğmeler sağa sola fırlarken gömleğe asılıp kendi de yanmadan yere fırlattı. Hemen dönüp Harry ve Ron'a gitmek istedi ama yıkılan dolaplar ve raflar yüzünden ilerleyemedi. Aynı durum arka taraf için de geçerliydi, Draco'yla ikisi alevlerin arasında kalmışlardı, Draco kızı boşu boşuna kurtarmıştı. 

YILLAR SONRA - DRAMIONE ONE-SHOT HİKAYELERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin