Sir Leon Merlin'le ilgili gerçekleri öğrendiğinde derin bir mahcubiyet ve hüzün duydu. Sonuç olarak kendisi soylu bir aileden geliyordu. Bir kral kadar olmasa da Şanı vardı. Peki ya Merlin? Böylesine muazzam bir kader yazılmışken. Böylesine Muazzam bir güç bahşedilmişken, O sadece hayatını ve güçlerini Arthur'a onun kuracağı yeni dünyaya adamıştı. büyü gücü olanlara iyi bir örnek olabilirdi. Kendisi bir şövalye olsa da hiç bir zaman Merlin kadar Camelot ve Arthur için bu kadar fedakarlık yapmamıştı. Merlin her şeyi karşılık beklemeden yapmıştı. Peki kendisi ne yapmıştı. onca şeyi unutup Merlin'e karşı derin bir nefret duymuştu.
Gwen'in duyduğu üzüntü herkesten her şeyden daha fazlaydı. Hangi kral halkından çekindi, korktu. Düşündükçe o kadar utanç duyuyordu ki, o an yer yarılsa içine girecekti. Kendini toparlamaya çalıştı gözyaşlarını sildi ve ayağa kalktı.
"Pekala ikiniz de Camelot'a geri dönüyorsunız. Hadi"
Gaius ve Merlin birbirine baktı bir süre bir şey demediler. Gwen Merlin'i omuzlarından tuttu ayağa kaldırdı.
"Yıllardır yanlış yapmaktan korktum. Ben zaten yıllardır hata yapmışım ki. Arthur bugün hayatta olsaydı ve bunu görseydi beni hayatı boyunca asla affetmezdi. Lütfen hatamı telafi etmem için Şans verin. Şu an o kadar utanç duyuyorum ki" ağlamamak için zor tutuyordu fakat daha fazla dayanamadı. Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.
Gaius "Siz doğru düşündüğünüz şeyi yaptınız Leydim. Lütfen kendinizi suçlamayın."
Merlin de Gaiusun söylediklerini destekleyerek "Nolursa olsun biz hep Camelot için her şeyi yapmaya hazırız. Leydim"
"O zaman Camelot'a geri dönün lütfen"
Gwen gerçekten çaresiz görünüyordu. Gaius ve Merlinden çok Arthur'a karşı utanç duyuyordu. Gwen eşyaları toplamaya başladı. Merlin hemen önüne geçti"Siz yapmayın-" Gaius araya girerek "Yarın gün batımından önce Camelot'ta oluruz."
Gwen "Hayır bugün yerleşmenizi istiyorum. Leon yanına birkaç şövalye daha al at arabası da getirin eşyaları arabaya koyalım. Bu gece Camelot'ta uyuyacaklar"
Leon sevinmişti. En azından eskiler tekrar bir araya geliyordu. Ve gülümseyerek "emredersiniz Leydim hemen gidiyorum" diyerek atına bindi ve Camelot'a döndü.
Merlin asıl söylemesi gerekeni şimdi söyleyebilirdi. "Size söylemem gereken bir şey var Majeste"
Gwen " Ah evet pazarda söyleyecektin. Seni dinliyorum"
Dün Kristal mağaraya gittim. Yakın zamanda gerçekleşecek kehanetleri görmek için. Ve yaklaşan tehlikelere bizzat şahit oldum. Hizmetçiniz Malia Leydim size tuzak kuran bir varlığa Casusluk ediyor. Sizi yavaş ve acı dolu bir düşüşe hazırlıyorlar. "
Gwen'in içindeki sıkıntı buna çıkmıştı işte. Camelot'ta her zaman bir hain vardı hep Camelot'u düşürmeye çalıştılar.
" Bir varlık derken Nasıl bir varlık? "
Merlin" yüzü kesinlikle görünmüyor. Sadece gücü hissediliyor. Leydim"
"Peki bu görüntüler güvenilir mi" Dedi ve Gaius'a döndü.
"Majeste bu görüntüler geleceğin bölük pörçük izleri. Doğruluk payı her zaman oldu bugüne kadar. Görüntüleri dikkate almalıyız. O varlık kesinlikle bu dünyadan değil ama bu dünyaya gelmeye hazırlanan bir şey."
"Malia büyücü mü o zaman şimdi. Bana nasıl yavaş ve acı dolu bir tuzak kuruyorlar?"
"Bunu bilemeyiz Majeste ancak bu bir çeşit reenkarnasyon. Alemlerin arasında yaşayan o varlık kendisini görmesini istediği kişilere izin verebilir, kendi büyü gücünden karşı tarafa büyü üfleyebilir. Her şeye hazırlıklı olmalıyız."
Gwen " Camelot'a döndüğümüzde Malia'yı takibe alalım suç üstü yakaladığımız anda onu kendim öldüreceğim. Yılllardır sarayın içinde hainler vardı Uther zamanında bile. Artık buna izin vermeyeceğiz. Biliyor musun böyle bir düşünceyi geçtiğimiz gün içimden geçirdim ve hissettim içim sıkıldı. "
Merlin eliyle karşıyı göstererek" Bakın geliyorlar"
Herkes el birliğiyle eşyaları at arabasına yerleştirdi ve Camelot'a döndüler....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALBİON
FantasiaEFSANE ŞİMDİ BAŞLIYOR! CAMELOT'UN GELMİŞ GEÇMİŞ EN BÜYÜK KRALI ARTHUR PENDRAGON BÜYÜNÜN VE DOĞRULUĞUN SAVAŞIYLA YENİDEN DOĞUŞU VE ALBİON TOPRAKLARININ BAŞINA GEÇİŞİNİ BİR HAYRANIN HAYALİNDEN DİNLEMEYE HAZIR MISIN? O ZAMAN ALBİON'UN KAPILARI SENİN İ...