"Taylor bak ortaklardan William Andersoon" dedi.Taylor'ın uzattığı eli sevecenlikle sıktım.Arkamda oturan Steven kalkıncaya kadar herşey güzeldi.
"Sen,senin burda ne işin var ?"
Steven ve Taylor aynı şekilde çığlık atarcasına bu cümleyi söylemişlerdi.Angelena bana soran bakışlarla baktı.Bende bilmediğimi göstererek omuzlarımı silktim.Angelena sonunda dayanamayıp "Siz tanışıyormusunuz?" dedi.Steven ise durmayıp;
"Biraz önce üsütümün dağıldığını ve biriyle tartıştığımızı söylemiştim.İşte cadı sarışın kızımız sizin kardeşiniz çıkıyor bayan Moore."
"Ben mi cadıyım ? Sizden özür dilediğim halde konuyu uzattınız.Alt tarafı pantolonunuza kahve döktüm" dedi Taylor galiba herşey gerginleşiyordu.
"Sizin döktüğünüz kahve yüzünden belkide hayatım boyunca çoçuk sahibi olamayabilirdim."
Steven abartmıştı cidden.Hemen araya girip müdahale etmek isterken sarışın Moore araya girdi.
"Ne güzel dünyayı sizin genlerinizden engellemiş olurdum" dedi.Ablası işte.
Angelena kardeşi Taylor'a bakarak susmasını istedi.Evet Steven konuşmadan araya girmem gerekiyordu.Çünkü Steven gözünü yumar ağzına geleni söylerdi.
"Steven galiba Taylor'dan özür dilemen gerek"
Angelena fikrimi mantıklı bulacak ki kardeşine dönüp;
"Taylor seninde bir özür borcun var sanırım" dedi
Taylor ablasına benzediğini söyledim.Şimdi bunu kanıtladımıştı.Kızgın suratıyla bana dönerek;
"Hayır dilemiyeceğim.Üzgünüm bay Andersoon sizinle tanıştığıma çok memnun oldum" dedi ve aramızdan ayrıldı.Steven tabi bu cevaba boş kalmadı.
"Bende özür dilemeye meraklı değilim.Bayan Moore yaşananlar için üzgünüm.Kardeşiniz çok...inatçı" dedi ve benim daireme gitti.Bizde Angelena ile biribirimize bakakaldık.
"Üzgünüm.. ben yani"
"Ahh hayır bayan Moore.Steven ileri gitti sanırım.Onun adına ben özür dilerim.
"Taylor inatçıdır.Bende onun adına özür dilerim"
"Kardeşlerimizin özür borçlarını biizm üstümüze kaldı sanırım" Angelenaya bunları söylerken yüzündeki hafif utanır durumunu görmüştüm.
"Evet,galiba.Böyle bir tanışma olmasını istemezdim doğrusu"
"Siz merak etmeyin ben bu olayı halledeceğim"
"Peki size güveniyorum o zaman.Akşam görüşmek üzere bay Andersson" derken kadınsı içgüdüsünün bir an dışarı çıktığını farkettim.
"Maskenizi iyi bağlayın bayan Moore" dedikten sonra onun içeriye girmesini bekledim.Girdiğinde zaman kaybetmeyerek Steven'nın yanına ulaştım.
"Oğlum sen ne yapıyorsun ? Ne öküz birisin" dediğimde beni takmayarak elindeki içkisinden bir yudum aldı.
"Aletime kaynayan kahve döktü.Üstüne üslük zeytinyağı gibi üste çıkmaya başladı"
"Kız haklı valla.İyi en azından biraz durulursun" Elindeki içkisinin son damalsını suratıma attı.Piç
"Ablası benim kız kardeşi senin olsun" ne diyordu bu ?
"Steven adam ol,kardeş falan dinlemem.Düşündüğün şeyi aklından geçirme"
"Hiç paylaşımcı değilsin abi"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hep Seni Bekledim
Teen FictionAnnesini ve babasını kaybetmiş güzel kadın Angelena Moore.Ölen babasının istediği projeyi alabilmek için İngilterede'ki tüm şirketleri yerle bir eden kadın.Kalbinin kapısına mühür vurmuş bir kadın.Ta ki Amerikanın soylu ailelerinden ve şirketini dün...