LP-12

332 42 34
                                        

YAĞMUR'DAN

 Sınıftan çıkıp lavaboya yöneldiğimde içimde halâ kötü bir his vardı.

İçeri girip kapıyı kapattığımda Hilal de tuvaletten çıkıp elini yıkamak için yanıma geldi.

"Ne o kız suratın sirke satıyor?"

Aynada kendime bakarken

"İçimde kötü bir his var."

Hilal gülüp

"Normal, okul insanda hazımsızlık yapıyor."

Ona dönüp kalçamı lavaboya dayarken

"Bu öyle değil yani ne bileyim anlatamıyorum."

Hilal peçeteliğe yöneldiğinde peçete bulamayınca elini pantolununa sildi.

"Her ne için olursa olsun içini ferah tut kötü haber tez yayılır ve gördüğün gibi ortalıkta test kitaplarına bön bön bakan bizlerden başka kimse yok."

Gülüp başımla dışarıyı işaret ettim.

"Yeni yetmeleri unuttun."

Hilal gülerken kızılımsı saçlarını düzeltti.

"Ha birde onlar."

Birlikte dışarı çıkıp sınıfa girdiğimizde çantama uzandım.

"Telefonunu açma istersen ders başlayacak."

Hilal e omuz silkip telefonu açtım.

Bildirim sesi ardı ardına sınıfta duyulurken telefonun sesini kapatıp yerime oturdum ve sıranın altına aldığım telefonun ekranına baktım. Bilinmeyen numaradan gelen mesajı açtığımda sertçe yutkundum. 6. hislerimin kuvvetinden nefret ediyorum.

Kimden:05..............; Merhaba tatlım ben Elif ablan. Numaranı Yalaz ın telefonundan buldum. Rica etsem okul çıkışı Yalaz ı arar mısın?

Mesajla bakışırken anlamsızca kaşlarım çatıldı. Benden neden böyle bir şey istiyordu ki?  Numarayı rehbere kaydedip

Kime:Elif Abla;Bir sorun mu var?

Mesajıma cevap gelmezlen hoca sınıfa girdi. O görmeden telefonu uçak moduna alıp çantanın içine attım.

Tarih hocası sandalyeyi çekip  otururken yılın önemi hakkında ki konuşmasını yapmaya başladı. Başımı koluma yaslayıp gözlerimi yumdum.

Ne  olmuştuda Elif abla özel olarak bana mesaj atma gereği duymuştu? Yoksa... Yalaz tedaviyi mi bırakıyordu? Yok ya. Öyle bir karar alsa bana söylerdi. Hande duyardı en azından.

"Biri her zaman ki gibi dersimde uyukluyor Ygs de tarihi boş bırakacak arkadaş herhalde."

Lafın her zaman ki gibi bana geldiğini bilip başımı kaldırdım ve gülümsedim.

"Yok hocam uyumuyordum bu sefer, dalmışım öyle."

Hoca dudaklarını birbirine bastırıp arkadaşlara baktı sonra yine bana döndü.

"İşte bende bir gün arabayla yola çıktım. Tam böyle otoyola girdim dalıvermişim. Kaza ediverdim. Zor kurtuldum arabada perte çıktı tabi. Acaba anlata bildim mi?"

Tarih hocamızın her zaman ki gibi yaptığı anettoduna(yanlış yazmış olabilirim) gülümseyip

"Anladım hocam."

10. sınıfın her tarih dersinde uyumuştum Allah var. Her seferinde uyuduğumu bilip bana okumamı söylerdi. Tabi ben ayılıncaya kadar iki üç kere adımı seslenirdi. Sıra arkadaşımda (Cidden Allah razı olsun 10. sınıf ta sıra arkadaşlığımı yapan arkadaşlardan.) kaldığımız yeri göstereverirdi. 10. sınıfıda öyle bitirmiştim. Tabii tarih notlarım 90 altı gelmediğinden sözlümden de kıramamıştı. Aslında çok tatlı bir insandı notum düşük olsada sözlümden düşeceğini düşünmüyordum.

Lösemili Pasta Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin