LP-11

318 37 26
                                        


Bölüm şarkısı....Gökhan Türkmen-Çatı katı  en baştan itibaren dinleyebilirsiniz.

LP-11

YAĞMUR

Yatakdan hızla kalkarken ayak topuğumu yatağa vurup dengemi kaybettim ve kütüphaneye çarptım. Duvara monte olsada hafiften sarsılan kütüphanem suan okuduğum ve yarısı dısarda kalacak sekilde koyduğum kitabın düşmesine sebep oldu. Tabiki kafama.

Ben yere düşüp telefon elimden fırlarken birde kafama düşen kalın kapaklı kitap sayesinde acıyla inledim.

"Ahh!"

Annem hızla odama dalarken

"Yağmur! Noldu?"

Gözlerim, açık kapının arkasından kalan telefon ile annem arasında gidip gelirken

"Düştüm. Ayağım kaydı ama iyiyim."

Yerimden doğrulurken düşen kitabımıda alıp gülümsedim. Annem kaşları çatık bir sekilde bana bakarken telefondan yükselen sesle annemin bakışları odamda dolaştı.

Dudağımı ısırırken  içimden,

'Aha bittim'

Annemin bakışları beni buldu.

"Birisiyle mi konuşuyordun?"

Başımı sallayıp hızla telefonuma yöneldim.

"İrem, beni aradıda. Senin işin bittiyse in sen. Ben hemen hazırlanıyorum."

Annem odamdan çıkarken telefonumu direk kulağıma dayadım.

"Bir dakika."

Telefonu uzaklaştırırken ahşap merdiveninin annem inerken çıkardığı sesi dinledim ve telefonu tekrar yaklaştırdım.

"Alo?"

"Merhaba."

Sesi çok yorgun geliyordu ve bu durum benim canımı yakmıştı.

"Nasılsın?"

Güldü.  O kadar sesiz bir gülüştü ki bu.

"Aynı, ev bark çoluk çocuk. Sen nasılsın?"

Gülümsedim.

"Nolsun ya? İş güç ev derken soldu ömrüm."

"Düştün mü az önce sen?"

Elim kitabın düştüğü yere giderken güldüm.

"Evet, kafama kitap düştü."

"Seni sakar bir kız olarak bilmezdim."

Bakışkarım odamda dolaşırken yatağıma geri oturdum.

"Değilim zaten sadece heye-...."

Cümleme devam etmezken sesizlik oldu.

"Heyecanlandın?"

Sessiz sorusuna görmesede başımı salladım.

"Heyecanlandım."

"Sanki daha önce hiç konuşmamısız gibi. Sarılmamışız gibi."

Gözlerim tül perdemden içeri süzülen ışık huzmelerine kayarken

"Hayır, sadece...çok özlemiş gibi."

Sessizlik aramızda imzalı bir anlaşma gibi hükmünü sürerken telefondan kapının kapanma sesi geldi. Ya bir yere gidiyordu ya da biri odadan çıkmıştı.

"Neyi özlemiş gibi?"

Sorusuna gülerken kolumu bedenime doladım.

"Eskişehri özlemiş gibi. Her seyini havasını insanlarını."

Lösemili Pasta Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin