İntikam Değişimi (TAMAMLANDI.)

"Şeytanı Öldürmek."(Final!-1-)

Thurisaz- Years Of Silence/ AnathemaMusic- Parisienne Moonlight

Diğer şarkıya denk gelene kadar dinlemenizi tavsiye ederim. 

Bölüm sonuna tepkinizi yoruma yazmayı unutmazsanız çok sevinirim bebekler. Yıldızı da parlatalım mı?🌟

İyi Okumalar İntikam Ailesi...

---

Plan...

---

Öfkemin ulaştığı parmaklarım yumruk olup yüzünü bulduğunda hiç beklemediği bu hamle karşısında geriye doğru sendeledi. 

Gelen insanları savaşa katıp, kanlarını akıtmasına izin vermeyecektim.

Bu savaş, aramızda ki tüm öfkeyi hissedip falezi daha hırslı döven dalgaların ucunda son bulacaktı. 

Kendini toparladığında bakışlarını sırıtarak yüzüme çevirdi. Gözlerinde kaçışan tilkilerini gördüm. Bu sefer benden korkuyordu. Yapabileceklerimden... 

"Gerçekten mi?" diye sordu patlayan dudağının kenarında akarak özgürlüğüne kavuşan kanı elinin tersi ile yok ederek. "Gerçekten bu halde beni yenebilecek misin?"

"Babam bir keresinde..." Babamın adı geçtiği an sertleşen yüz hatlarına, gözlerinin içine akan katran siyahı öfkesine sırıtarak baktım. "...demişti ki 'Beyninin her kıvrımını öfke kaplayan birini yenmek, sadece fiziksel güçle olmaz.'" Durdum ve sırıtışımı yok ettim. "Sen en büyük yenilgiyi kalbine karşı yaşamışsın zaten." 

Beni sevmesi başlı başına bir yenilgiydi. İntikam yeminine yenilgiydi. Kalbine yenilgiydi.

Ayağımı hafif geriye çekerek rahat bir pozisyon aldım. "Bu yüzden seni yenmeyeceğim. Yok edeceğim." 

Kalbime bir mürekkep parçası düştü. Durgun duran suyu dalgalandırarak boyarken orada yazılmış güzel olan ne varsa hepsinin üzerini boyadı. Kapının ardına sakladığım sevdiklerime bulaşmaması için sarf etsem de babamın ayakları o mürekkebin içinde bekliyordu. Onu oradan ya ben çekip çıkartacaktım ya da ittirerek yok olmasını sağlayacaktım. 

Ama önce Serkan'ı yok etmeliydim. 

Aramızda pek bir mesafe olmadığı için tüm beden hareketlerini inceledim. Parmaklarını yumruk haline getirdi. Ciğerlerine temiz bir nefes gönderdi ve sonra gözlerini kapattı.

Açtığında ise gözbebeklerinin içinde kendimi görebileceğim kadar berrak bir bakışla karşılaştım.

Bu beni afallattı.

Tüm öfkesini bir anda nasıl bastırmıştı?

Mürekkep denizinin içinden bir el üzerinde durduğum iskeleye uzandı ve ayak bileğimi kavradı. 

Ayağını ufacık oynatmasıyla beraber kalkan yumruğunu kolumla engellerken kendime gelmem gerekiyordu. Beni o denizin içine çekmek isteyen el tamamen ona aitti. Onu boğduğum denizde benimde ölmemi istiyordu. Durdurduğum kolunu kolumu ters çevirerek arasına sıkıştırdığımda benden kurtulmak için çabaladı. Tamamen koluna odaklandığı için karnına atacağım yumruğu fark edemedi. Bağırışı etrafta yankılanırken sakin olmayı denedim. 

Az önce gözünde gördüğüm berraklıkla boşluğa düşmüştüm. Daha dikkatli olmalıydım. 

Kolunu bıraktığım için gerileyerek karnını tuttu. Canının acısından faydalanıp oyalanmadan ayağımı kaldırıp kafasına vuracakken ayak bileğimi yakaladı.

Kendine doğru çekti. 

Denizin serin ve karanlık sularına çekildim. 

Mürekkep denizi, sadece kalbime değil, tüm bedenime bulaştığında karanlığı iliklerime kadar hissettim.