Evet arkadaşalar yeni bir bölümle karşınızdayım biraz kısa oldu kusura bakmayın hepinizi çok seviyorum iyi okumalar medyada öykü var 💙😍
Bestenin ağzından 💙
Sabah yine bir rutin haline gelen öykünün adımı haykırmasıyla uyandım paytak paytak banyoya ilerledim okul kıyafetlerimi giyip saçımın uçlarına hafif maşa yapıp bıraktım okula giderken pek makyaj yapmam ama dukakların solgun görünmesini sevmediğim için şeftali tonunda parlatıcımı sürüp aşşağıya indim hiç kahvaltı yapasım yoktu bu bir ilk di tarihi not etmem gerektiğini düşünsemde sonradan vazgeçtim masaya oturdum eliöe çatalımı alıp zeytinlerle oynamaya başladım.
Kahvaltımızı yapıp okula gidicektik ama ben nedensiz bir şekilde yürümek istiyordum çocuklara söyleyip yürümeye başladım öykü gelmek için nekadar ısrar etsede izin vermedim tek kalmak en iyisi die düşünürken yanımda duran arabanın sesiyle irkildim cam yavaşca açılırken kim olduğunu çok merak ediordum ki bu kişin yusuf olduğunu gördüm arabayı biraz ileri park edip yanıma geldi ve sanki dün akşam hiçbir şey olmamış gibi samimi bir şekilde "Günaydın" dedi onun neşeli çıkan sesine karşılık ben de sesimin neşeli çıkmasını umarak "Günaydın" dedim konuşöaya dalmışken okul kapısında beni bekleyen öykü ve tahayı görünce gülümsedim ve öyküye sarıldım neden böyle birşey yaptığımı bende bilmiordum ama benim moralim bozukken onunda moralinin bozulcağını biliordum o yüzden onuda kendimide daha fazala üzmenin manası yoktu herzaman oturduğumuz banka ilerlerken yusıf müdürle konuşacağını söyleyip yanımızdan ayrıldı hepsinin gözü benim üzerimde iken ben sessiz kalıp telefonuma gömüldüm sessizliği bozan kişi meriç oldu meriç "yusufla buluşacağını söyleseydin öykünün seninle gelmek ile ilgili ısrar etmesini izin vermezdim" dedi gerçekten bunu meriç mi söyledi inanamıyorum ya içimdeki ağlamak isteğini gömerken açıklama yapmak istiordum ama kalbimi çok kırmıştı hızşa kalkıp okuldan çıktım arkamdan uğur geliyordu beni arabasına doğru çekip binmemi sağladı kendiside şöför koltuğuna geçip boğaza doğru sürdü eskiden çok fazla gittiğimiz bir parka getirmişti tam karşımızda kız kulesi dururken arkamışda galata kulesi vardı nekadar güzel bi manzaraydı böyle başımı uğurun omzuna koyup kız kylesini izledim sessizli bozan uğurun cümleleri olmuştu uğur "yusufla buluşmadığına meriç dahil herkez bilio ama meriç biraz düşünmeden konuştu sen onu takma tamam mı benim güzel kardeşim" dedi zorla gülümseyip "neden bukadar soğuk davrnıyor yusufa çocuğun bir sorunu yok onunla ama o iletişim bile kurmaya çalışmadan önyargıda bulunuyor tamam meriç soğuk kanlı peki ya taha taha neden sevmedi anlamıyorum hem meriç ben be yusufun arasında bişey olduğunu nasıl düşünür hangi mantıkla ya " diyip ağlamaya bailadım uğur cebinden çıkardığı peçete ile göz yaşlarımı sildi biraz daha oturup okula ilerledik ilk dersi kaçırmıştık allahtan ilk iki ders boşmuş matematik hocamızın bir hafta izni varmış sevinsem mi üzülsem mi bilemedim.
Öğle arasına gelmiştik meriçle tek kelime dahi konuşmamıştım insan bir özür diler ama yok herzamankibankımızda otururken yusufun bize doğru geldiğini farettim yusıf "beste birşey konuşabilirmiyiz?" dedi bende kafamı salladım ve banktan kalktım ve onu takip ettim okulun arka bahçesinde olan banklardan biride oturduk bana biraz yaklaşığında gerilsemde ona fark ettirmemeye çalıştım "ee ne söyliceksin" die balıklama atladım konuya yusuf kulağıma biraz daha yaklaşıp "sadece senin nekadar güzel bir kız olduğunu söylemek için gelmiştim" dedi biraz geri çekilip teşekkür ettim ve kalktım bukadar yaklaşmasına gerek yoktu derken kolumdan tutup sırtımı duvarla birlaştirdi canım acıdığı için azımdan hafif bir inilti çıkmıştı bana yaklaşmaya çalışırken onu ittirmeye devam ediyordum ki birden geriye doğru çekildi ve yere yığıldı karşımda meriç yere yatıp birtane yumruk attı tam birdaha vurucaktı ki taha onu tuttu ben olayın şokunu atlatamadığım için yere oturup ağladım taha ve ikizler yusufu kaldırıp biryere götürürken meriç de yanıma oturup aliyle çenemi tutup ona bakmamı sağladı eliyle gözyaşlarımı silere sert bir tonda "ağlama" dedi ona doğru dönüp sıkıca sarıldım bu rahatlamama yardımcı olmuştu elimle gözyaşarımı silip meriçten yarıldım ona doğru bakamıyordum çünki utanıyordum yusufun böyle bişey yapacağına ihtimal vermiyordum Allahtan meriç gelip kurtardı beni kafamı yere eğip "teşekkür ederim" dedim sadece sesiyine sokuk kanlılığını koruyara "teşşür etmene gerek yok seni bu pislik herifin elinden ikinci defa kurtardım farkındaysan" dedi ve hafif bir tebessüm etti bende kafamla onu onayladım haklıydı ona ona doğru dödüm ve "özürdilerim en başta sizi dinlemeliydim ama bana çok samimi yaklaştı böyle birşey yapacağına ihtimal vermemiştim" dedim mahcupça meriç ise biraz daha yumuşak bir sesle "sabah yusufla buluşmadığını bende biliorum o çocuğun sana bakışlarınoda sevmemiştim sabah söylediğim şey için bende özür dilerim senin böyle birşey yapmıyacağını bilsemde sinirle ağzımdan çıktı" dedi sonra öykü yanımıza geldi onu kantine yollamışlardı sanırım çünki elinde su şişesi ve çikolatalı sütle gelmişti suyun kapağını açıp bana uzattı biraz içtikten sonra ona geri verdim lavobaya gidip elimi yüzümü yıkadım ve kalan son iki dersimize girmek için sınıfa yöneldim.
Okuldan çıkıp eve geldiğimizde odama uçuş yaptım çok yorgundum telefonumu alıp bildirimlere bakınca bağırarrak ağlamaya başladım resmen okulun instağram sitesinde benim yusufun ve meriçin fotoğrafı vardı.
Yusufun ağzından
Telefunum sesini duyunca elimdeki kanlı pamuğu bir kenara fırlatık telefonu kulağıma götürdüm
"ne var sude"
Sude
"fotoğrafları instagram sitesine koydum yarın herkez sen meriç ve küçük sürtüğümiz besteden bahsedicek"Yusuf
"aferim boşuna dayak yememiş olsaydım o verdiğin paradan daha fazlasını isteyebilirdim"Sude
"neyse kapatıyorum benimle bir alakan yok sende bilmiorsun sitede fotoğrafın olduğunu tamam mı eğer bu işin altında ben olduğum öğrenilirse seni parça paraça yapar poşet poşet hayvan barınaklarına yollarım tamam mı?"Yusuf
"beni tehdit etmeyi kes sude paramı verdiğine göre arımzdaki bütün bağlar koptu ne ben seni tanıyorum ne sen beni hadi kapattım" diyip birşey söylemesine izin vermeden telefonu kapattım bakalım bizim hakkımızda ne yazmışlar.Oğuzun ağzından 💙
Bestenin odasından gelen ağlama sesiyle hep beraber oraya doğru koştuk beste yatağında oturmuş telefona bakıp ağlıyordu telefonu elinden çekip neye baktığına bakmaya başladım ağzımdan "hassiktir" die bir küfür çıkmıştı kim yaptı lan böyle birşeyi kim odadan hızla çıkıp arabama atladım bunu bulabilecek birini tanıyordum telefonla kenanı arayıp nerde olduğunu öğrendim o oraya doğru ilerledim bu işi kim yaptığını o kesin bulabilirdi hacker gibi birleydi ilk olula dayanan bir arkadaşlığımız vardı yardım edeceğine emindim.
Bestenin ağzından 💙
Oğuz odadan çıktıktan sonra öykü bana yaklaşıp sarıldı rahatlamama yardımcı oluyordu meriç ve taha odada dört dönüyorlardı uğur ise oğuza ulaşmaya çalışıyordu instağram sitesinde benim meriç ve yusufu aynı anda idare ettiğimi yufusla buluşurken meriçe yakalanıp masum rolü yaptığımı resmen başlığınıda okulumuzdaki küçük sürtük yapmışlardı kim yaparki böyle birşeyi.
Oğuzun ağzından 💙
Kenan bunun kimin yaptığını kolay bir şekilde öğrendiğinde ona teşekkür edip eve doğru sürdüm arabamı kimbilir benim güzel kardeşim nasılda ağlıyodur bunun hesabını sürtüğe ve yanındaki yusufa fena bir şekilde ödeticem.
Evet ardaşlar pazartesiden sonra bir hafta fazla aktif olmicam şimdiden özürdilerim ama telafi edeceğime emin olabilirsiniz hepinizi çok seviyorum aşkilettalarım 💙 😍
Sizce oğuz sude ve yusufa ne yapar?
Meriç veya beste aşklarını nezama açıklayacaklar?
Hepinize ben birsüri mavi kapl aşkilettalarım kendinize iyi bakın 💙😍

ŞİMDİ OKUDUĞUN
5i bir arda
Genç Kurgu6 arkadaşın maceralarını anlatan bir kitap olucak biraz aşk biraz macere biraz kavga biraz kardeşlik eşittir 5i bir arada 😂😍