İkinci bölüme yetmiş okunma gelmiş, dedim ben neyi yanlış yapıyorum.... O bölümü diğerlerinden 1000 kelime uzun yazmıştım bu bölümü de uzun yzyrm arkdşlr .s .s YA HAYIR YANİ BİRİNCİ BÖLÜM ELLİ OKUNMAYSA İKİ DE ÖYLE OLSUN BEN ÖYLE GÖRDÜKÇE İÇİM FENA OLUYOR,
" Marinette hızlı ol Prens her an çekimlerden gelebilir."
Kafamı hızla sallayıp dolaplara ve çekmecelere bakmaya devam ettim. Eğilip komidinin çekmecesini açınca gözlerim küçüldü ve aynı hızla tekrar kapattım çekmeceyi.
" Sessiz ol Marinette!"
Adrien'ın özel eşyalarını görmüştüm... İç çamaşır gibi... Ama orada Ladybug desenli şey de vardı... Işığı görüyorum galiba... Ben ne yaptım da bunları görüyorum... Neden... Adrien... LANET OLSUN SANA.
Yanaklarım utançtan kıpkırmızı olurken hemen kalktım ve üstümi silkeledim.
" Tikki burada Ladybug'lu boxer dışında enerjinin yayılabileceği kahraman şeyi yok!"
Tikki o ne der gibi bakınca facepalm yapıp etrafta dolaşmaya başladım. Tikki de önümde geri geri uçup nerede olabileceğini düşünüyordu. Tam balkona ilerleyecekken aniden durdu.
" Marinette, şu an o şeye çok yakınız!"
" Ladybug'lu bo-"
" Hayır hayır, enerji kaynağına!"
Etrafıma baktığımda yanımızdaki Adrien'ın annesiyle bir tablosu dışında hiç bir şey yoktu. Yani balkona giden yolda ne olsun ki?
Bir kitapta tabloların arkasındaki kasalarla ilgili bir şey okumuştum. Acaba gerçek olabilir miydi?
Tablonun kenarını tuttum ve çektim. Bana doğru gelmeye başlayınca bir kapak gibi olduğunu anlamıştım. Düşündüğüm gibi içinde gri bir kasa vardı. Şifreli...
" Marinette! Adrien geliyor!!"
Hızla tabloyu eski yerine ittim ve ondan bir kaç adım uzaklaşıp dışarı bakıyormuş gibi yaptım. Yaklaşık olarak bir saattir tabloyu arıyorduk ve ben daha erken kalksaydım daha fazla vaktimiz olabilirdi. Adrien yaklaşık üç saattir çekimlerdeydi çünkü. Uyandığımda Adrien da Chat de ortalıkta yoktu.
" Marinette ben duşa-"
Aniden bir şey duvarı yıkmıştı. Üstüme gelen betonlar ile yere devrildim ve gözlerim dehşetle açıldı. Sürünerek uzaklaşmaya çalışıyordum daha fazla düşmesin diye. Ne zaman olduğunu anlamadığım bir süreçte Adrien beni omuzlarımın altından tutup kaldırdı ve uzaklaştırdı beni duvardan. Kaşları çatılmış o tarafa bakarken ben beni indirsin diye çırpınıp duruyordum. Bu çocuk bu kadar uzun muydu!!
" İndirsene artık! Benim işim *tekme atmaya çalışır* gücüm *tekrar tekme atmaya çalışır* var!!!"
Adrien'ın sonunda dikkatini çekebilmiştim ve beni yavaşça yere indirdi. Sonra gülümseyecek gibi oldu ama gülümsemesi yüzünde dondu ve hemen arkasını dönüp koşarak odadan çıktı. Bu çocuğun nesi var anlamıyorum...
Duvara döndüm tekrar. Bunu Akuma'dan başka bir şeyin yapmış olma ihtimali yüzde kaçtı? Hemen dönüştüm ve yoyomla aşağı indim. Bu... Chloe?
" Adribalım nasıl bana böyle davranır! Çekimlere onu ziyarete gelmeme ramen!!"
Bu kötü olmuştu... Adrien'i Ladybug olarak azarlamam gerekecek sanırım. İçten içe iyi yapmış diye düşünsem de onun devamı şu şekilde geliyordu; iyi yapmış bok etmiş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Command Lady |MariChat|
FanfictionMarinette; ailesi ölünce gitmek zorunda kaldığı hizmetçi yetiştiren yetimhaneden, Kral Gabriel'ın onu oğlunun özel hizmetçisi olarak almasıyla kurtulmuştu. Ama bu bi kurtuluş mu yoksa daha kötüye iniş mi bilmiyordu. Adrien'in huysuz tavırları onu bu...