10. Leydim.

1.8K 155 250
                                    

Şimdi diceniz ki hani 1k özel bölüm falan, ama ben de dicem ki, SİZİ DAHA FAZLA BEKLETMEYE GÖNLÜM EL VERMEDİYDİ,

Bİ DE; UMARIM OKUNMA SAYISI CİDDEN DÜŞMEMİŞTİR DE DUYURU DİYE AÇMIYONUZDUR .s .s

İŞTE YBNİZ :)

MERAK ETMEYİN BU SEFER DUYURU DEĞİL OKUYUN

" Hayır hayır onu oraya koyma!!"

Prens mrens demem vururum ağzının ortasına. NE İSTİYON LAN KÖPEK!

" Nereye KOYAYIM?"

Koyayım derken sanki ona bi tane koyacakmış gibi baktığım için gözleri küçülmüştü. Bu halleri bana Chat'i hatırlatıyor.. Gahh pire torbası!

" BANA KOYAMAZSIN BEN PRENSİM!!"

Kibirli kibirli yürümeye başladığında kıçına tekme atmak istemiştim...

" Prens'im, bunu nereye koymamı istersiniz?"

" At çöpe, napayım Chloe'nin hediyesini!?"

Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırıp odadan çıktım. Yürürken şans eseri bahçıvan Ivan'la karşılaşmıştım. Şş kimseye söylemeyin ama ben Ivan'ı Mylene'le shipliyorum. Çok tatlılar yav..

" Ivan, bunu bahçeye ekebilir misin, Prens istemiyormuş."

Ivan gülümseyip kafasını sallayınca ben de gülümsedim. Elimdeki kocaman buket kırmızı gülü Ivan'a uzattım. Adrien'in odasına dönerken içten içe 'mesaim ne zaman bitiyor, bitsin şu işkence' modundaydım. Şş prens duymasın.

" Chloe'yle yarın nişanımız var.."

Ee?

" Napıyım? Senin yerine mi nişanlanayım?"

Kaşlarını çatıp bana bakınca elimde olmadan gözlerimi devirdim. Bazen bu çocuğu anlayamıyorum.

" Yani uygun kıyafetleri hazırla."

Tıslama.

" Tamam."

Dolaba yaklaştım ve 62615171617 kıyafet arasından bir takım elbiseyi seçip dolabın tutma yerine astım.

" Odana dönebilirsin. Uyuyacağım."

Oh sonunda.

" Tamam."

Arkamı dönünce kocaman sırıttım ve odadan hızlı adımlarla çıktım. Huysuz pislik.

***

Yarınki nişanda saraydaki görevliler de bulunacakmış. Ben de bu yüzden dolabın kapağını açtım. Orada bulunan tek şey olan pembe kaprim ve beyaz çiçekli tişörtüme şöyle bir göz attım. Bunlarla hayatta davete gidemezdim.

Cebimden TELEFONUMU çıkardım. Evet bir telefonum var.

Rehberimdeki sayılı kişi arasından Alya'yı hemen bulup üstüne tıkladım. İki üç çalışta açmıştı. Canımsın Alya.

" Alo Marinette?"

" Selam Alya, senden ufak bir şey isteyebilir miyim?"

" Tabi ki!"

Sıkıntıyla nefesimi üfledim. Onu rahatsız etmek istemiyordum çünkü okuluna ve derslerine odaklanması gerekiyordu.

Command Lady |MariChat|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin