●• 8 •●

6.9K 301 62
                                    

Medyada Yüzyüzeyken Konuşuruz Ne farkeder var. 😊 Keyifli okumalar. Desteklerinizi bekliyorum 😹💕

Odanın bahçeye çıkan kapısından çıktık beraber. Bahçenin de dışarıya çıkan bir kapısı vardı. Kapıdan çıkarken aklıma gelen fikirle ona döndüm.

"Yine otobüsle mi gideceğiz? Otobüsle gideceksek ben hiç almayayım. Bu sefer korumalarım da yok, tacize uğramak için daha çok gencim."

"3 koruma yerine tek ben varım ve gayet de yeterli olur. Ben varken yanımdaki kıza kimse dokunamaz, bunu unutma."

"Ha yani otobüsle mi gidiyoruz?"

"Motorum diğer kapının önünde. Çıkışta da otobüsle gitmeyeceğim için arkadaşa getirttim."

"Çok iyi yapmışsın. Aferin zeki çocuk. Tuttum seni."

"Tut, bırakma." Deyip güldü ve göz kırptı. Bu hareketi kızları gerçekten etkileyecek boyuttaydı. Buna bende dahil miydim? Sanmıyorum.

Yeşil gözlerini inceledim biraz. Gerçekten ondaki yeşilin tonu o kadar güzeldi ki. İnsanın, gözünü çıkartıp kendine takası geliyordu. Gözleri neden daha önce dikkatimi çekmemişti? Hemde böylesine güzellerken.

Çene kemiklerinin üstündeki sakallarını inceledim sonra. Kirli sakalı vardı, en sevdiğimdi kirli sakal. Ve sakalın, erkeğin makyajı olduğunu düşünenlerdendim. Sakalına baktıkça dokunasım geliyordu. Allah'ın en özendiği kulu olabilirdi. Maşallah maşallah Allah sahibine bağışlasın.

Artık bakışlarımı çekmeyi düşünüp uygulayacakken konuşmasıyla bakışlarımı gözlerine çıkardım.

"Üzerimde ne hayaller kuruyorsun? Merak ettim ve ortak olmak isterim memnuniyetle!"

"Yüzünü yumruklarımla parçalıyordum, kendimi kaptırmışım işime. Ha ortak olmak istersen bende memnun olurum." Dedim gülerek. Hep o mu laf söyleyip gülecekti? Ama benimki gerçeklik payı olmayan bir laftı. Düşüncelerimle söylediklerimin arasında hiç bir bağlantı yoktu. He bide düşündüklerimi söyleseydim! Zaten kendileri egonun başkanı, benim düşündüklerimi öğrense Nirvanaya ulaşırdı.

Onun egosuna laf ederken kendim ego kasmam da ayrı bir ironi.

"Kesin öyle düşünüyorsundur. Utanmana gerek yok. Bende seninle ilgili hayallerimi söyleyeyim mi?"

"Ne hayalin var senin benimle be."

"Şimdi bir otele gitmişiz ne yazık ki çift kişilik oda kalmış." Güldü ve tekrar konuşacakken engel oldum ve işaret parmağımı dudağına koydum. Kafasını bana çevirdi.

"Tamam yeter duymak istemiyorum."

Parmağımı öptüğü gibi geri çektim elimi. Dudağını yaladı.

"Kremli eller." Dedi ve güldü.

"O kremli ellerle ağzına vurmamı istemiyorsan sus!"

"Öyle bir şey yaparsan hayalimi gerçekleştiririm." Dedi ve hınzırca sırıttı. Önüme döndüm.

Motorunun yanına gelmiştik. O çoktan oturmuşken ben hâlâ motora bakıyordum. Daha bir kaç gün önce rakibim olarak yarıştığım motora binmek ne kadar doğruydu?

Ama şuan doğruyu yanlışı düşünmenin zamanı değildi. Anıl soru sormadan arkasına bindim ve ellerimi arkaya yerleştirdim.

"Nereye gidiyoruz?"

"Ne sabırsızmışsın! Dakika başı nereye nereye. Kaçırmıyoruz ya."

"Belki kaçırıyosun nerden bileyim?"

Yarış TutkunlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin